İşleme hacminin artması ekonomiyi büyütecek

MEHMET HANİFİ GÜLEL

Meyve suyu endüstrisi tarımsal üretim ile direkt bağlantılı bir sanayi kolu olarak yer alıyor. Yeni dönemde sektörün yüzde 10’larda olan meyve işleme kapasitesini kademeli olarak yüzde 30’lara çıkarmayı hedeflendiğine dikkat çeken Meyve Suyu Endüstrisi Derneği (MEYED) Genel Sekreteri İpek İşbitiren, artan meyve işleme hacmi ile ihracat, istihdam ve yatırımların ekonomiyi büyütmeye katkı sağlayacağını kaydetti.

Türkiye’nin iklim özellikleri ve coğrafi konumu ile dünya meyve üretiminde önde geldiğini belirten İşbitiren, FAO’nun 2020 verilerine göre kiraz, incir, kayısı ve ayva üretiminde dünyada birinci, domates üretiminde üçüncü, elma üretiminde dördüncü, turunçgiller üretiminde ise sekizinci sırada yer aldığını söyledi.

Meyve üretiminin 2022’de bir önceki yıla göre yüzde 7,7 oranında artış gösterdiğini ve 27 milyon tona dayandığına vurgu yapan İşbitiren, “Bunun 1,7 milyon tonu, yaklaşık yüzde 10’u meyve suyu endüstrisi tarafından satın alınıyor. Alternatifi olmayan bir sanayi olarak Türk meyvesine 4 ila 7 kat arasında değer katarak yaklaşık yüzde 25’i iç piyasa ve geri kalanını dış piyasalarda satılan meyve suları ve konsantrelerinin üretiminde kullanılıyor” dedi.

Endüstrinin bir milyon çiftçi ve ailesine gelir kaynağı sunarak kırsal kalkınmaya yarar sağladığını vurgulayan İşbitiren, 18 ilde 43 fabrika bulunduğunu ve yeni fabrikaların açılması beklendiğini aktardı. Endüstrinin dönemsel olarak 60 ila 100 bin kişi arasında değişen bir istihdam hacmi ortaya koyduğunu ifade eden İşbitiren, “Sektörde kadın istihdamında yüzde 35’ler seviyesi ile ön sıralarda yer alıyor. Öte yandan, yıllık 5 milyon doları aşan düzeyde Ar-Ge yatırımları da endüstrinin diğer bir katma değer alanı olarak öne çıkıyor” diye konuştu.

İhracat 500 milyon dolara dayandı

Endüstrinin geçen yıl yüzde 7,53 büyüyerek 450 milyon dolar ihracat yaptığını aktaran İşbitiren, son beş yılın verilerine göre ise ihracatta ve dış ticaret fazlasında dolar bazında yüzde 50’ye varan bir büyüme sağlandığını söyledi. Ham maddenin tamamına yakınının Türkiye’de yetişen meyve/sebze olmasından dolayı dış ticaret fazlasının yıllık yüzde 95 seviyelerinde olduğuna dikkat çeken İşbitiren, “Bu yılın ilk 4 ayında döviz kuru ve enflasyon seyri ile küresel ekonomik gelişmeler ihracatı olumsuz etkiledi. Ocak-nisan döneminde geçtiğimiz yıla göre tonajda yüzde 20’lik bir düşüş görülse de dolar bazında sadece yüzde 6,51’lik bir kayıp ile ihracat 150 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Önümüzdeki aylarda olumlu gelişmeler ile yılsonunu büyümeyle kapatmayı hedefliyoruz. Diğer yandan ihracatımızı 1 milyar dolar seviyesine çıkartmak için çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

Türkiye pazardan yüzde 3,1 pay alıyor

Türkiye kişi başı 10 litrelerde olan meyve suyu tüketiminin, Avrupa ve Amerika’da 30 litreyi bulduğunu bildiren İşbitiren, “Dünya ihracat pazarı International Trade Centre (ITC) verilerine göre 2022’de yaklaşık 16,2 milyar dolar olarak gerçekleşirken, Brezilya yüzde 13,50’lik pazar payı ile birinci, Hollanda 2’nci, İspanya 3’ncü ve Türkiye yüzde 3,1’lik pazar payı ile 12’nci sırada yer alıyor. Türkiye ihracatının yarısını ABD ve Kanada’ya yapılırken, ikinci sırada AB ülkeleri ve üçüncü sırada Uzakdoğu ülkeleri geliyor. Toplamda 135’ten fazla ülkeye ihracat yapılıyor. Sektörün ihracatında elma suyu yüzde 55, karışık meyve sebze suları yüzde 10 ve diğer meyve suları ise yüzde 35 olarak yer alıyor” şeklinde konuştu.

Juiceful Istanbul Summit 12’nci kez yapılacak

Meyve suyu endüstrisinin Türkiye’deki en kapsamlı ve en üst düzey buluşması olan Juiceful Istanbul Summit’i bu yıl 21 Eylül’de 12’nci kez düzenleyeceklerini aktaran İpek İşbitiren, “Zirve, Radisson Collection Hotel Vadistanbul’da gerçekleşecek. Sektörün gelişimine yerel ve küresel düzeyde vizyoner katkılar sağlamayı hedefleyen zirve, MEYED’in de 30’uncu kuruluş yılı olması sebebiyle ayrı bir önem taşıyor. Nitelikli iş birliklerine adım atmak i çin doğru platform ve her sene artan bir memnuniyet ile sonuçlanıyor” dedi.