İhracatçı reeskont için ‘ayar’ bekliyor
İhracatçılar maliyeti ticari kredi faizini sollayan TL reeskonttan darbe yedi. Vade sonu faizi yüzde 45’e çıkan TL reeskonta ciddi bedel ödemek zorunda kalan ihracatçı, bir an önce düzenleme yapılması gerektiğini, aksi halde ihracatın daralmasının kaçınılmaz olduğunu savunuyor.
MERVE YİĞİTCAN
Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 30’a çıkarmasıyla TL reeskont kredilerinde vade sonu faizinin yüzde 45’e dayanması, ihracatçıların uygun maliyetli kredi avantajını da yitirmesine yol açtı. Türkiye’nin kaynak girişine ihtiyaç duyduğu bu dönemde ihracatçının yoğun olarak kullandığı TL reeskont kredilerinde maliyetin ağırlaşmasının ihracatı daraltacağına dikkat çeken ihracatçılar, Merkez Bankası’ndan bu noktada bir ayarlama yapmasını bekliyor. EKONOMİ’ye konuşan ihracatçılar, burada kredi maliyetinin yüzde 30’u geçmemesi gerektiğini savunurken, faizin dönem sonu alınmasını da içeren bir düzenleme ile ihracatçılara kolaylık tanınmasını istiyor. Edinilen bilgiye göre, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) TL reeskont kredisinde artan maliyet karşısında iş dünyasının taleplerini Merkez Bankası’na iletirken, görüşmelerin sürdüğü öğrenildi.
“Rekabetçi bir ihracat kredisine ihtiyaç var”
Konuya ilişkin sorularımızı yanıtlayan Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, “Reeskont kredileri ihracatçı için cazibesini maalesef kaybetti” derken, bu maliyet artışının ihracatı doğrudan olumsuz etkilediğini vurguladı. Çelik, “Maliyetinin politika faizini geçmeyeceği daha rekabetçi bir ihracat kredisine ihtiyaç var” diye konuştu.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz de, küresel piyasalarda daralmanın yaşandığı bu dönemlerde her maliyet artışının çarpan etkisi yarattığını belirterek TL reeskonta talebin düştüğünü söyledi. Politika faizi düşükken TL reeskont faizi ile arasındaki makasın bu kadar yüksek olmadığını, ancak politika faizinin artmasıyla reeskont faizinde makasın çok hızlı açıldığına dikkat çeken Öksüz, “Burada bir yanlış var, bunu düzeltmeliyiz. Politika faizi yüzde 30’a çıkınca, TL reeskontun faizi yüzde 45’i buldu. Politika faizi yüzde 50’ye çıkarsa, bu sistemde TL reeskontun faizi yüzde 100 olacak. Bu mantıksızlığın düzeltilmesi gerekiyor. İhracatçının kullandığı kredi yüzde 30’ları geçmemeli. Bu konuda ihracatçılar girişimlerde bulunuyor. Merkez Bankası’nın en kısa zamanda gerekeni yapacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Başka kaynak yok yine kullanılacak”
İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Çetin Tecdelioğlu, şu anda başka kaynak olmadığı için ihracatçıların bu enstrümanı kullanmaya devam edeceğini vurguladı. Piyasada banka faizlerinin yüzde 50’nin üzerine çıkmaya başladığını belirten Tecdelioğlu, bu noktada ihracatçının uygun maliyetli kredi kullanabilmesi için gerekli ayarlamaların yapılmasını beklediklerini dile getirdi. Yüksek enflasyon ortamında yatırım iştahının gittikçe kaybolduğunu, özkaynakların yeterli gelmediğini vurgulayan Tecdelioğlu, ülkeye kaynak girişini hızlandıracak, faizleri aşağı çekecek politikaları yakından izlediklerini de sözlerine ekledi.
TOBB Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sanayi Meclis Başkanı Yavuz Eroğlu ise kaynak sıkıntısının yaşandığı bu dönemde iç piyasayı daraltmak adına adımların atılmasını, hatta ticari kredi faizlerinin artırılmasını anladıklarını, ancak Türkiye’nin ihtiyacı olan dövizi ülkeye getirecek olan ihracatçının kredi maliyetinin bu kadar artmış olmasının doğru olmadığını savundu. “Ticari krediler daraltılsın ama reeskontu daraltmak ihracatı daraltır. Bu çok mantıklı bir şey değil” diyen Eroğlu, “Bu maliyete rağmen yine de firmalar almak zorunda kalacak. Çünkü ihracat yapmak için finansmana ihtiyacı olacak. İhracatçı firmaların çoğunluğu reeskontla dönüyor” dedi. Birçok sektörde ihracatçıların pazar kaybettiğini hatırlatan Eroğlu, “Maalesef ihracatçılar aldığı kredide de rekabetçi değil. Parasal sıkılaşma tamam, iç talebi yavaşlatma tamam, ama bizim bunu düzeltmemiz gerekiyor. Finansmanın zor bulunduğu bu dönemde önden ödemeyle faizin bu kadar yüksek olması akla yatkın değil. Olması gerek basit, ihracatı artırıcı önlemler alınmalı. TL reeskontta da son iki artış döneminde kredi kullananları da geriye dönük kapsayacak şekilde rahatlatıcı bir düzenleme yapılmalı” ifadelerini kullandı.
TL reeskont cazibesini yitirdi
TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meclisi Başkanı Şeref Fayat, kısa bir süre önce TL reeskontta günlük limitlerin artırıldığını hatırlatırken, şu anda bu faiz oranlarıyla TL reeskontun da cazibesini yitirdiğini dile getirdi. Şu an gelinen noktada TL reeskont kullanarak ticaret yapmanın ‘cepten vermek’ anlamında geldiğini vurgulayan Fayat, “Böyle bir marj maalesef yok. Bunu ödemek mevzu bahis değil. Zaten kredibilitesi olanlar şu anda ticari krediye ulaşabiliyor. Hatta reeskont yerine yüzde 7-9 faizle bulabilirsek döviz kredisine bile razıyız bu aralar. TL’ye bu maliyeti vermektense kur riskini üstlenmek ihracatçıya bu aralar daha mantıklı geliyor” dedi. Fayat, ayrıca TL reeskontta faizin dönem sonu kesilmesi şeklinde bir ayarlamanın da şart olduğunu sözlerine ekledi.
REESKONT KREDİLERİNİN REZERVLERE KATKISI ERİYOR
Reeskont kredilerinin döviz rezervlerine katkısı son yılların en düşük seviyelerine indi. Merkez Bankası tarafından açıklanan verilere göre, reeskont kredilerinin döviz rezervlerine katkısı 2020 yılından itibaren düzenli bir şekilde düşerken, tutar 2020’de 23,06 milyar dolar, 2021’de 21 milyar dolar, 2022’de de 17,6 milyar dolara kadar indi. Bu yıl da tutar oldukça düşük seyrederken, yılın ilk 7 ayında reeskont kredilerinin döviz rezervlerine katkısı 2 milyar 574 milyon dolarda kaldı. Geçen yılın 7 ayında bu tutar 12 milyar 680 milyon dolar düzeyindeydi. Beklenti ise yılsonuna kadar bu tutarın 4,3 milyar dolar seviyesine ulaşması yönünde.