İhracatçı kârlılık için reçete hazırlıyor

Artan maliyetlere karşın döviz kurlarının baskılanması, parite etkisi ve dış talepteki yavaşlama ihracatçının kârlılığını aşağı çekiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İhracatçı kârlılık için reçete hazırlıyor

İmam GÜNEŞ / İSTANBUL

Küresel resesyon, enerji-emtia-petrol fiyatlarındaki artış, siparişlerin düşmesi ve fiyat rekabetçiliği gibi nedenlerle maliyeti artan ihracatçı, 2023 yılında kârlılık sağlamak için pazar çeşitliliği, enflasyon muhasebesi gibi başlıklara odaklanırken, kamudan da destek bekliyor.

Türkiye’nin 2022 yılında ihracata dayalı büyüme hedefi, 110,2 milyar dolarlık ticaret açığı ve ihracattaki karlılığın azalması ile sonuçlandı. Yurda getirilen dövizde yüzde 40 + 30’luk bozdurulma hamlesi ile kur bozdurmadan zarar eden ihracatçılar, Rusya-Ukrayna savaşının enerji fiyatlarını artırması, küresel resesyon beklentileri ile siparişlerin düşmesi, hammadde ve petrol fiyatlarındaki artışlar nedeniyle işletme maliyetlerinde zorlu bir yıl geçirdi. Buna karşın son 1 yılda kurun baskılanmasıyla rekabet avantajını kaybetmemek için kısmi fiyat artışlarına giden ihracatçılar karlarından feragat etti. İhracatçılar geçen yıl sadece Euro/Dolar paritesinden 14 milyar dolar kayıp yaşadı. İhracatçıların verdiği bilgiye göre, karlılığı azalan sektörlerin kayıpları 2021 yılına göre yüzde 3 ila 15 arasında azaldı.

2023 yılına endişeli başlayan ihracatçılar yılın ilk yarısında ihracat rakamlarında düşüşler yaşanmasını muhtemel görüyor. İkinci yarıda ertelenen siparişlerin gelmesiyle kayıpları telafi etmeyi planlayan ihracatçılar, karlılığı artırmak için de formül geliştiriyor. Başta katma değerli ürün talep eden pazarlara yönelmeye hazırlanan ihracatçılar, yüksek teknoloji yatırımları ve ithal ikameyi karşılayacak yerli yatırımları artırmayı planlıyor. Bu kapsamda kamu tarafından da destek bekleniyor.

İhracatçılar, hükümetten talepte bulundu

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe de 2 Ocak’ta açıklanan ihracat rakamlarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan talepler de bulunmuştu. Gültepe, sanayide kullanılan elektrik ve doğalgaz fiyatında yapılan indirimlerin artmasını beklediklerini, Eximbank ve Merkez Bankası’nın uzun vadeli finansman kredileriyle ihracatçılara daha çok katkı vermesi gerektiğini söylemişti. Yeşil dönüşüm ve dijitalleşmeyle ilgili bütün yatırımların bölge ayrımı gözetilmeksizin destek kapsamına alınmasını beklediklerini vurgulayan Gültepe, şirketlerin sermaye yapılarının korunabilmesi için enflasyon muhasebesi uygulamasının 2022’yi kapsayacak şekilde öne çekilmesini talep etmişti. 6 Ocak’ta da Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile bir araya gelen Gültepe ve TİM yönetim kurulu üyeleri özellikle finansmana erişimin kolaylaşması ve enflasyon muhasebesinin yapılması konusunda destek istedi. 

Kârlılığı en fazla azalan küçük işletmeler oldu

2022 yılının ihracatta sektör lideri olan kimyevi madde ve mamullerinde de karlılıklar azaldı. Kârlılık durumlarının şirkete ve sektöre göre değişim gösterdiğini kaydeden İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister, “Fiyat rekabeti dolayısıyla şirketlerin genel olarak karlılıklarının azaldığını düşünüyoruz. En fazla etkilenen şirketler çoğunlukla küçük ölçekli işletmeler oluyor. Burada şirketlerin sermaye ihtiyacı ve finansmana ulaşımın önemi ortaya çıkıyor. Ayrıca şirketlerin enflasyon muhasebesinin olmamasından dolayı kur kaynaklı kazançlarından vergi ödemeleri devam ediyor. Muhasebesel olarak bu durumun bir an evvel çözümlenmesi gerekir. Rekabetin daha az olduğu, teknoloji yoğunluğu ve katma değeri yüksek ürün üretimine geçmeliyiz. Bu vesileyle elde edilecek üstünlük ve hatta tekel olma şansı ihracatımızı da olumlu etkileyecektir. Önümüzdeki dönem de sıkıntı her ne olursa olsun yine ihracatla aşabiliriz” dedi.

Sanayide yenilebilir enerji kullanımının artırılması hedefleniyor

Rusya-Ukrayna savaşının çıkmasıyla birlikte istisnai bir yıl yaşandığını, bununla beraber devam eden korumacılık önlemleri ve enerji maliyetlerindeki artış gibi etmenlerin çelik sektörünün performansını olumsuz etkilediğini ifade eden Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkanı Adnan Aslan, özellikle enerjideki zamların maliyetleri ciddi oranda artırdığını kaydetti. Enerji maliyetlerinin üretim maliyetleri içerisindeki payının bir önceki seneye göre 4-5 kat yükseldiğinin altını çizen Aslan, şöyle devam etti: “Artan enerji maliyetlerinden dolayı Türk çelik sektörü rekabetçi konumundan uzaklaşmaya başladı. İhracat performansını etkileyen sorunlarla da baş etmeye çalışan Türk çelik sektörünün 2023 yılında da korumacılık önlemleri ve enerji maliyetlerindeki artışlar en önemli gündem maddeleri olacak. Sanayide yenilenebilir enerji kullanım ağırlığını mutlaka artırmamız gerektiğinin bilinciyle çalışmalarımızı planlayacağız.”

“Yüksek teknoloji üreten firmalara destek verilmeli”

Geçen yıl siparişlerdeki talebin 2021 yılı kadar canlı olmadığının altını çizen Elektrik-Elektronik İhracatçıları Birliği Başkanı Güven Uçkan, dayanıklı tüketim mallarında talepte azalma olduğunu, fiyatların aşağı yönlü ilerlediğini ifade etti. 2023 yılının sıkıntılı bir yıl olarak geçeceğini söyleyen Uçkan, şu açıklamaları yaptı: “Tedarik zincirlerinin bozulması, piyasa fiyatlarıyla çalışılma olanağının kalmaması, talepteki düşüşler, tüketicilerin temkinli davranmaları, ithalatta yaşanan sıkıntılar bu yıl önümüze çıkacak. Makroekonomik dengelerin oturduğu bir düzenin olmasını bekliyoruz. Sektörümüzün kilogram ihracat fiyatı 5,5 dolar civarında iken yüksek teknoloji olan LCD’lerin 23-24 dolarlarda. Sadece yüksek teknolojiyi üreten ve ihraç eden firmaları kapsayacak destekler verilirse ihracat katma değerli bir şekilde artar.”

“Sabit kur devam ederse 2023’te de kârlılık zor”

İhracatçılar olarak satılan ürünlerde sektör çeşitlendirmesi yapmanın önemli olduğuna dikkat çeken İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, şunları söyledi: “Ürün çeşitliliği avantajımız var ancak toplu miktarda ürün alanlar taleplerini Uzakdoğu’ya yöneltiyor. Müşterilerin talepleri doğrultusunda esnek ve ürün çeşitliliğiyle hızlı teslimat yapmamız lazım. İkinci olarak pazar çeşitliliği yapmamız gerekiyor. Ülke sayısını artırmamız ve dünyadaki büyük markaların tedarikçisi olmamız lazım. Ülkelerin lokal e-ticaret sitelerinin tedarikçisi olmamız, hub depolar kurmamız gerekli. Transit ticaretten aldığımız payı büyütmeliyiz. Dünyanın geçiş noktası olmalıyız. İthalatta da sektörel bazda ürünleri belirleyip, ölçek ekonomisi için neler yapabiliriz diye çalışma başlatmalıyız. Koruma önlemleri getirerek, bu yatırımları teşvik etmeliyiz. Birlik olarak karlılığı sağlamak için bu çalışmalara önem vereceğiz. Ancak kur uygulaması sabit kur anlayışıyla devam ederse 2023’te de karlılık zor. En azından ihracatçılar için teşvikli kur verilmeli.”

“Maliyet baskısını hafifletecek önlemler alınmalı”

EKONOMİ gazetesine değerlendirme yapan Gültepe, ihracatta kârlılığın azalmasının temel olarak maliyetlerin fiyata yansıtılamamasından kaynaklandığına dikkat çekti. Fiyat artırıldığında pazar kaybetme riskinin bulunduğunu ifade eden Gültepe, “Hatta maliyetleri fiyata yansıtmak bir yana çoğu zaman müşterilerin indirim talepleriyle karşı karşıya kaldık. Kârlılıklardaki düşüşler her sektörün kendi iç dinamiklerine göre değişiyor. Bu süreçte devletimizin ihracatçıların üzerindeki maliyet baskısını hafifletecek önlemleri alması büyük önem arz ediyor. İhracatta kârlılığın oluşabilmesi için kurların seviyesi de kritik önem arz ediyor. Biz yüksek kur istemiyoruz. Biz müşterimize rekabetçi fiyat sunabilmek için kurun enflasyona paralel hareket etmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.

2021 yılı mumla aranıyor

Dolar kurunun uzun bir süre 18,5 TL seviyesinde kalmış olmasının ihracattaki karlılığın önemli ölçüde düşmesine sebebiyet verdiğini aktaran İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı, “2021 yılına göre karlılıklarımızda yüzde 3-4 gibi düşüşler oldu. Bu yıl, uzak ülkelere ihracat stratejisinin gerçekleşebilmesi için özellikle navlun ve enerji konusunda otoriteden destek bekliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız yılsonu ihracat rakamlarını açıklarken ihracatçının, üreticinin finansmana ulaşımını kolaylaştırmak üzere belirli modeller ve paketler üzerinde çalışıldığını söylemişti. İnşallah bu paketlerin bir an önce yürürlüğe girmesiyle finansmana daha hızlı ulaşmak istiyoruz” dedi.

Mobilyada karlılığın yüzde 15’lere kadar düştüğünü, normal karlılık seviyesinin minimum yüzde 30 olduğunu söyleyen Akdeniz Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (AKAMİB) Başkanı Onur Kılıçer, karlılık olarak 2021 yılını mumla aradıklarını, 2023 yılında alımlarda katma değerli ürünleri tercih eden başta ABD gibi büyük ülkelere yöneleceklerini vurguladı.

Rekabet gücü ve karlılığı düşüren nedenler

* Petrol, emtia ve enerji fiyatlarında yaşanan artışlar

* Navlunda Uzakdoğu ile makasın kapanması

* İşletme maliyetlerinin artmasına rağmen, kurun sabit kalması

* Enflasyon muhasebesinin yapılmaması nedeniyle kur kaynaklı kazançlardan alınan verginin ilave yük oluşturması

* Döviz bozdurma zorunluluğundan dolayı alım-satımda yaşanan kayıplar

Karlı ihracat için neler talep ediliyor?

* Enflasyon muhasebesinin yapılması

* Yüksek teknoloji üreten firmalara özel destek verilmesi

* İthal ikameyi karşılayacak yatırımlar için destek sağlanması, ithalatta korumacılık önlemleri uygulanması

* Kurun serbest bırakılması

* Sanayide kullanılan elektrik ve doğalgaz fiyatında yapılan indirimlerin artırılması

* Eximbank ve Merkez Bankası’nın uzun vadeli finansman kredileri sağlaması

* Yeşil dönüşüm ve dijitalleşmeyle ilgili bütün yatırımların bölge ayrımı gözetilmeksizin destek kapsamına alınmasını

 

Ekonomi
Bu konularda ilginizi çekebilir