Hammadde tedarikinde aksamalar yaşanabilir

Özellikle tekstil hammaddesi üretimi ve ticaretinde büyük potansiyele sahip olan deprem bölgesinde toparlanmanın uzun süreceği ve Türkiye’nin tekstil üretiminin bu durumdan olumsuz etkileneceği belirtiliyor. Depremzede bölgelerdeki üretim kaybının, aynı işi yapan diğer bölgelerdeki sektör temsilcilerinin kapasite artırarak karşılayabileceği dile getiriliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Hammadde tedarikinde aksamalar yaşanabilir

Esra ÖZARFAT- Ali ŞAHİN/BURSA - Osman Nuri BOYACI/DENİZLİ

Türkiye, bir yandan deprem bölgesinde yaşanan felaketin yaralarını sarmak için insanüstü bir çaba sarf ederken bir yandan da üretimin, ticaretin durduğu bölgeden sağladığı hammadde tedarikini nasıl karşılayacağının planlarını yapmaya başladı. Özellikle tekstil hammaddesi üretiminin merkezi olan bölgede toparlanmanın uzun süreceği ve Türkiye’nin tekstil üretiminin bu durumdan olumsuz etkileneceği belirtiliyor. Öte yandan İskenderun merkezli boru ve inşaat demiri üretiminde yaşanan sıkıntıların pek çok sektörü olumsuz etkileyeceği kaydediliyor. Bölgeden aldığı tekstil hammaddesi ile üretim yapan illerin başında gelen Bursa ve Denizlili sanayiciler, o bölgenin kaybını diğer bölgelerde aynı işi yapan sektörün diğer oyuncularının kapasite artırarak karşılayabileceğini dile getiriyor.

“Tekstil sektörü pazar kaybetti”

Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi (NOSAB) Başkanı ve OSBUK Yönetim Kurulu Üyesi Erol Gülmez, Gaziantep ve Kahramanmaraş’taki sanayi tesislerinde büyük hasar meydana gelmediğini belirterek, elektrik ve gaz temin edilememesi ve insan gücü olmaması nedeniyle üretimlerin tamamen durduğunu söyledi. Gülmez, “Hatay gibi yerlerde ise üretimi bırakın ayakta kalan bina neredeyse yok. Adana ve Mersin gibi illerimizde ufak tefek aksaklıkların dışında sanayide bir sorun yok. Antep, Maraş ve Hatay’da üretimin olmadığını biliyoruz” dedi. Bölgedeki tekstil üretiminin ve ticaretin yıkımdan çok etkileneceğini belirten Gülmez, “Özellikle bölgenin Ortadoğu ile ticareti çok fazlaydı. Türkiye’nin yanı sıra Suriye gibi yakın çevrenin de depremden etkilenmiş olması o coğrafyadaki ticareti özellikle tekstil sektörü odağında olumsuz yönde etkileyecektir. Yaklaşık 14 milyon insanın yaşadığı bölgedeki tüketim kaybı ve bölgeden yapılan ticaret göz önüne alındığında özellikle tekstil ihracatının olumsuz etkileneceğini, tekstil sektörünün pazar kaybettiğini söyleyebiliriz. Ancak otomotiv gibi sektörlerin o bölgedeki kayıpları batıda üretim yapan firmalar tarafından telafi edilebilecek kayıplardır. Ülke bazında baktığımızda ise bir kayıp olmaz. O bölgenin kaybını diğer bölgelerde aynı işi yapan sektörün diğer oyuncuları kapasite artırarak karşılayabilir” diye konuştu.

“Boru ve inşaat demiri sevkiyatı etkilendi”

Deprem bölgesinde fiziki yapılardaki kayıpların yanı sıra personel ve psikoloji anlamında da büyük kayıplar yaşandığını vurgulayan Evo Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı Anıl Alirıza Şohoğlu, “Bu kayıplar çok fazla. Psikoloji kısmındaki kayıplar doğal olarak üretim sürecine yansıyor. Üretim ve imalatlar düşmüş durumda. İnsanlar sahaya gelemez bir halde. Bütün bu bağlamda İskenderun’daki demir çelik üretiminde de daralma yaşanıyor ve bu birçok sektörü etkiliyor. Özellikle boru ve inşaat demiri sevkiyatında büyük sıkıntılar var. Bu konunun düzelmesi ile ilgili öngörülebilecek bir durum da yok. Öncelik bölgede insani kaygılar. Bu kısımda da insanların önemli bir barınma sorunu var. Devletimizin bu sorunu çözdükten sonra kaybolan işgücünü yerine nasıl koyacağımız konusunda da önemli bir çalışma yapması gerekecek” dedi.

“Polyester kısmına Bursa katkı sağlayabilir”

Deprem bölgesinde önceliğin insan hayatına odaklandığına vurgu yapan Kutlucan Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Kutlucan, “Bölgede küçük ölçekli ürün satışı yaptığımız firmalar var. Bölgede ekonomik anlamdaki olaylar ve üretim zaten ikinci plana atılmış durumda. Kahramanmaraş’ta üretimlerin durduğunu ve bazı fabrikaların halkın barınma ve gıda ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanıldığı konusunda bilgiler geliyor. Kahramanmaraş ve Gaziantep tekstilde yoğun bir bölge ama üretilen ürünler bölgeye ve kendisine özgü sektörlerde. O yüzden oralardaki iş yükünün Bursa gibi kentlere kaymasını da çok mümkün görmüyoruz. Belki polyester tarafındaki kısma Bursa katkı sağlayabilir” dedi. Öte yandan Maraş’ta iplik üreticisi firma olduğunu belirten tekstilciler, pamuk ipliği üretimi noktasında üretim ve tedarikte yaşanacak sıkıntıların tekstil sektörünün geneline yansıyabileceğini söyledi. Tekstilciler, “Bursa, Antep, Maraş, Denizli gibi tekstil üretiminin yoğun olduğu iller koordineli hareket eden, birbirine bir şekilde bağlı iller. Yaşanan sıkıntılar tüm bu illerdeki tekstil üretimini de etkileyecektir. Özellikle Maraş’ın toparlanmasının uzun süreceğini düşünüyoruz” dedi.

“Piyasada oluşan boşluk problem yaratabilir”

Deprem bölgesinde bazı tedarikçilerinin bulunduğunu belirten May Fren Sistemleri Genel Müdürü Taner Yılmaz, “Ülkemiz açısından da kritik öneme sahip fabrikaların bulunduğu bir bölgeden bahsediyoruz. İskenderun’daki demir çelik fabrikasının yanı sıra Antakya tarafında hava ve yağ filtresi konusunda ciddi üreticiler mevcut. Ülkemizin ihtiyacı da çoğunlukla bölgedeki bu tedarikçilerden sağlanmakta. Aldığımız bilgilere göre bölgede hasar alan fabrikalar olduğu gibi ciddi personel kayıpları da yaşanmış durumda. Bu yaraların sarılması ve faaliyetlerin yeniden başlaması sürecine kadar piyasada oluşan boşluk bazı problemleri de beraberinde getirebilir” diye konuştu.

“Konuşmak için erken”

Deprem bölgesinde birçok sektörün yanı sıra geri dönüşüm konusunda da önemli firmaların yer aldığını hatırlatan Burkasan Genel Müdürü Birhan Denktaş, “Şu an o bölgede insani bir seferberlik yaşanıyor. Birçok firma gibi bizlerde yardımlarımızı yapıp iş makinelerimizi oraya gönderdik. Çalışma hayatı sonraki aşama. İşyerleri konusunda önemli kayıplar var. Çalışanlar aynı zamanda depremzede konumunda ve büyük sorunlar yaşıyorlar. Böyle bir durumda ekonomiden bölgede bahsedemeyiz. Kahramanmaraş ve Gaziantep’teki tesislerin durumunu ve o bölgedeki geri dönüşüm faaliyetlerine farklı bölgelerden nasıl destek olunacağı gibi konuları insani durumlar sona erdikten sonra görebiliriz. Bunları konuşmak için henüz erken” dedi.

Denizli, iplik ve demir-çelikte yoğun tedarik sağlıyor

Bölge illerinden Kahramanmaraş, Gaziantep ve İskenderun ile yoğun ticaret yapan illerden birisi olan Denizli ise, özellikle Kahramanmaraş’tan yılda 150-170 bin ton arası iplik tedarik ediyor. Kentin iş dünyası temsilcileri bölgedeki sanayi kuruluşlarının üretimi durdurmasının özellikle tekstil, hazır giyim ve demir-çelik sektöründe tedarik zincirinde aksamalar yaşanacağını, bazı ürünlerde arzın azalması nedeniyle fiyatlarda yükselmeler olabileceğini düşünüyor.

Denizli, Maraş’tan 150 bin ton iplik alıyor

Uğurlular Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi Osman Uğurlu ise, Denizli’nin tekstil sektöründe Kahramanmaraş ve Gaziantep ile iç içe geçmiş bir tedarik ilişkisi içinde olduğunu vurguladı. Uğurlu, “İplikte, plastik sektöründe Maraş ve Antep Denizli’nin önemli tedarikçi kentleri. 170 bin tona yakın iplik alıyoruz. Tedarik zincirinde aksamalar olabilir. Ayrıca deprem bölgesi Türkiye ekonomisi ve ihracatına da önemli katkı sağlıyor. Bu illerde üretimin durması ihracat performansını da etkileyecektir. Denizli’deki iplik firmaları tedarik zincirinin aksamaması için elinden gelen çabayı gösterecektir. Bölgede üretimin gecikmesi halinde ithal iplik ikamesi yapılır. Plastik sektöründe de bölgeden önemli oranda tedarik sağlıyoruz. Önce bölgenin yaralarını millet olarak sarmalıyız” diye konuştu.

“Demir-çelik sektörü de etkilenir”

Askon Demir Yönetim Kurulu Başkanı Okan Konyalıoğlu ise, tekstil sektörünün yanı sıra demir çelik sektörünün de bölgede Türkiye’nin sektörde hatırı sayılır üretim yapan firmalarının bulunması nedeniyle etkileneceğini söyledi. İskenderun Demir Çelik, Tosyalı gibi önemli tesislerinde üretimin durduğunu belirten Konyalıoğlu, “Demir çelik üretimi yapan yüksek fırınların kapanması risk. Üretimin durmasının sektöre negatif etkileri olacak. Metal sektöründe talep daralması tekstil ve doğaltaş sektöründeki kadar derin değildi. Hammadde sıkıntısı olması yüksek olasılık. Bir diğer sıkıntı da bu tesislerin ne zaman üretime başlayacağının belli olmaması. Öngöremediğimiz bir sıkıntı yaşayacağız” dedi.

Denizli Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Tefenlili de, Denizli’nin Gaziantep ve Osmaniye’den fıstık tedarik ettiğini, şu anda tedarik sıkıntısı yaşanmadığını, tarımdaki işgücü kaybı yaşanmaması halinde kuruyemiş sektörünün sorun beklemediklerini dile getirdi.

“Üretim 6 ay aksayabilir”

Denizli İhracatçılar Birliği Başkanı Hüseyin Memişoğlu, Denizli’nin özellikle Kahramanmaraş’tan 150 bin tonu aşan miktarda iplik tedarik ettiğini belirterek, “Bölgede üretim yapan tesisler de depremden ciddi oranda etkilendi. Bu tesislerin 6 ay üretim yapması zor gözüküyor. Üretim tesisleri hasar gördüğü gibi makinalar da yerlerinden oynadı. Denizli bölge ile ciddi ticari ilişki içerisinde. Özellikle Maraş’tan çok fazla iplik alıyoruz. Üretimin durması konfeksiyon, örme kumaş ve ev tekstilinde tedarikleri bir süre etkiler” dedi.

“Dış giyim ve örme kumaş etkilenir”

MRC Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Cillov, Kahramanmaraş’ta büyük iplik üretim tesislerinin bazılarının depremde hasar gördüğünü söyledi ve “Denizli bir tekstil kenti. Maraş’tan hatırı sayılır miktarda iplik alıyor. Depremde bölgedeki tesislerin üretimin durması tedarik zincirinde kırılmalara yol açar ve Denizli bundan etkilenir. Fiyatlarda artış yaşanabilir. Dış giyim, örme kumaş ve ev tekstili öncelikli etkilenen sektörler arasında yer alır” şeklinde konuştu. Menderes Tekstil Genel Müdürü Ali Atlamaz ise, tekstil ve konfeksiyon sektöründe dünya pazarlarında yaşanan talep daralmasının yaşandığını, bu nedenle deprem bölgesinde üretimin durmasının tekstil sektöründe tedarikte sıkıntılar yaşansa da ciddi bir soruna neden olmayacağını söyledi.

Ekonomi