Giyim ithalatı tarihi rekorda
Yakın döneme kadar Türkiye’nin göreli rekabet üstünlüğüne sahip sektörleri arasında ilk sıralarda yer alan hazır giyimde, ithalat patlaması dikkat çekiyor.
YENER KARADENİZ / İSTANBUL
Enflasyonun altında kalan kur artışı ve yüksek üretim maliyetleri, tüketim ürünleri ithalatında artışa yol açarken söz konusu kalem içinde yer alan hazır giyim, rekor kırdı. Geçen yılın tamamında ihracatın yüzde 6’nın üzerinde düştüğü hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe ithalat, yerli markaların öncülüğünde yılın 11 ayında yüzde 15’in üzerinde artarak 4 milyar dolar seviyesini aştı ve tüm zamanların yıllık değerlerini geride bırakarak rekor kırdı. Geçen yılın tamamında ithalatının yılın 4,5 milyar dolar ile kapanması bekleniyor. Bu yıl ise bu rakamın 5 milyar doları da aşması bekleniyor. Söz konusu gelişmede yabancı markaların artan satışlarının yanı sıra Türk markalarının yurtdışı tedarike öncelik vermesi de etkili olduğunu dile getiren sektör temsilcileri, yılbaşından itibaren uygulanmaya başlanan İlave Gümrük Vergisi’ndeki (İGV) düzenlemeye rağmen kurun değerli TL’nin etkisi ile ithalatın süreceğini dile getiriyor.
İthalat artış oranı yüzde 15
Dünyanın sayılı üreticileri arasında yer alan Türkiye’de hazır giyim sektörü, son yıllarda iç dinamiklerde yaşanan değişimler dolayısıyla uluslararası arenada rekabetçiliğini kaybediyor. Bunun sebeplerinin başında ise yüksek üretim maliyetleri ve enflasyon oranının altında kalan kur artışı olarak öne çıkıyor. Öyle ki geçen yılın tamamında enflasyon oranı yüzde 44 seviyelerinde gerçekleşirken, kurdaki artış yalnızca yüzde 20 seviyelerinde kaldı ve aradaki 20 puanlık fark şirketlerin gelirlerinde önemli oranda düşüşü beraberinde getirdi. Gelişme ihracatta düşüşü ve buna bağlı olarak kapanma ve istihdam çıkışlarına yol açarken ithalatta ise adeta patlama yaşandı. TİM verilerine göre 2024’ün tamamında hazır giyim sektörü ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 6,9 düşerek 17 milyar 920 milyon dolara gerilerken, ithalat ise geçen yılın 11 ayında bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 15 artışla 4 milyar 20 milyon dolar seviyesine çıktı.
Mısır’dan konfeksiyon ithalatı yüzde 168 arttı
En fazla ithalat yaptığımız ülke 733 milyon dolar ile Çin olurken, onu son dönemde Türk yatırımcıların odağında yer alan Mısır takip etti. Mısır’dan gerçekleştirilen ithalat 11 ayda bir önceki yılın da tamamını geride bırakarak 260 milyon dolara yükseldi. Yılın tamamında bu rakamın 300 milyon dolara yaklaşması bekleniyor. son 5 yıllık rakamlar incelendiğinde ise Mısır’dan yapılan hazır giyim ve konfeksiyon ithalatının yüzde 168 artış gösterdiği görülüyor. En fazla ithalat yapılan ülkeler sıralamasında Mısır’ı 304 milyon dolar ile Bangladeş, 161 milyon dolar ile Vietnam ve 64 milyon dolar ile Hindistan izledi. Ülkedeki markaların önce kendi deposuna gönderip oradan Türkiye’ye ihraç etmesi ile üretimden olmasa da ithalatını artıran bir diğer ülke ise İspanya oldu. Inditex markaları ve Mango’yu bünyesinde bulunduran İspanya’dan yapılan ithalat ise 2024’ün 11 aylık döneminde 110 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Koruma önlemleri ithalatı durdurmaya yetmez
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, 4 milyar dolarlık ithalatın 2,5-2,6 milyar dolar ortalama seviyelerden bu seviyeye yükseldiğini belirterek, “Yaptığımız toplam ihracatın yüzde 14-15’i kadar ithalat yapıyorduk. Geçen sene 4 milyar doların üzerine çıktık. Yılın tamamında bu rakamın 4,5 milyar doları aşması bekleniyor. İki sebebi var. Birincisi maliyet enflasyonu. Bu nedenle özellikle yerel markalar yurtdışından tedarik yapıyor. Bangladeş, Çin ve Mısır gibi ülkelerden getirip burada satıyorlar. Bunun önüne geçmek için bir miktar artırıldı İGV oranları. Ama bence bu koruma önlemleri ithalatın önüne geçmeye yetmez” diye konuştu.
Türkiye’nin markaları da Türkiye’den üretimi azaltıyor
TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, Türkiye’nin ihracatta pahalı kaldıkça ithalatın da artmaya devam edeceğini belirtti. Fayat, “Bu durum Türkiye’nin sadece ihracatta düşüşüne yol açmıyor aynı zamanda ithalatı da tetikliyor. Bu nedenle Türkiye tüm dünyada yaygın olarak faaliyet gösteren Türk markalarına da üretim yapamaz hale geldi. Türkiye’nin markalarında yurtdışından tedarik oranları önce yüzde 20’lere sonra yüzde 35’lere geldi. Zaten gümrüklerde sıkıntı olmasın diye önce yurtdışı operasyonlarında dışarıdan tedarikte önceliklendirmişlerdi. Şimdi bu gümrük vergilerine rağmen yurtiçi operasyonlarında da aynı yolu izleyerek rekabetçi olmaya başladılar. Çünkü dünyadaki rakipleri onların karşısında Uzakdoğu’dan başka yerden üretim yaparak çok daha kırıcı oluyorlar. Ben ithalattaki artışın ithal yabancı markalardan ziyade bizim yerli markalarımızdan kaynaklandığını özellikle belirtmek istiyorum. Türkiye’nin markaları da Türkiye’de üretimi azaltıyorlar” ifadelerini kullandı.
İGV’YE RAĞMEN İTHALAT BU YIL 5 MİLYAR DOLARI BULABİLİR
Son yıllarda sabit kur nedeni ile ara malı ve makine tesisat yatırımı düştü. Bunlar önemli zira burada meydana gelen artış ya da düşüş üretimin öncü göstergesi olarak biliniyor. Şeref Fayat, “Değerli TL maalesef tüketim kaleminde ithalatı artırdı. Dış ticaret açığını azalması ile ilgili konuşmaları anlamakta zorlanıyorum. Tüketim harcamaları katlanarak gittiği halde üretime gidecek olan kalemler azaldığı için dış ticaret açığı düşüyor. Türkiye’deki hazır giyim de kendi markalarına bile üretim yapamaz hale gelince buradaki durum da dramatik hale geldi. Rekor 3 milyar dolar iken şimdi 11 aylık 4 milyar dolar oldu. Büyük ihtimalle 4,5 milyar dolar ile kapatacak yılı. Bu şekilde baskılanan kur devam ettiği sürece Türkiye’nin markaları da Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı markalar da ithalatlarını artıracak. Bu yıl da daha farklı bir senaryo beklemiyorum. Artırılan İGV’lere rağmen bu yıl ithalatın 5 milyar doları bulmasını bekliyorum. Zira bizim pahalılığımız İGV’den çok daha fazla etkiliyor maliyeti” dedi.