Garanti BBVA/Keçecioğlu: “Para piyasası fonları ömrünü tamamlamadı”
Garanti BBVA Portföy Genel Müdürü Hülya Türkmen Keçecioğlu, 2025’in ilk yarısında da para piyasası fonlarının cazibesinin devam edeceğini belirterek faiz indirimlerinin başlamasıyla birlikte sahneyi tahvil/bono, hisse senedi fonları ve fon sepeti ile paylaşacağını dile getirdi.
ŞEBNEM TURHAN
Yatırım fonları ve özellikle para piyasası fonları 2024 yılının yıldızı oldu. Garanti BBVA Portföy Genel Müdürü Hülya Türkmen Keçecioğlu, para piyasası fonları için ömrünü tamamladı demek için henüz erken olduğunu söyleyerek faiz indirimlerinin başlamasıyla güçlü Türk lirası ve gerileyen faiz hadleri sayesinde, tahvil/bono fonları, hisse senedi ve fon sepetlerinin öne çıkacak diğer yatırım fonları olacağını vurguladı.
Bu yıl 5b5 milyon yatırımcının yatırım fonlarına olan ilgisi sonucunda, sektörün büyüklüğü 9 ayda 2.3 katına çıkarak 4.1 trilyon TL’ye ulaştı. Keçecioğlu, en popüler enstrüman olan para piyasası fonlarına ise bu yıl 1 milyondan fazla yeni yatırımcı katıldığını ve yatırım hacminin 4 kat büyüyerek 1.4 trilyon TL’yi aştığını dile getirdi.
Keçecioğlu’nun verdiği bilgiye göre 2024 yılında para piyasası fonlarına olan bu ilginin arkasında, yatırımcıya sunulan iki temel avantaj görülüyor. Enflasyon karşısında, öngörülebilir reel getiri sunması ve ihtiyaç anında ya da farklı bir yatırım fırsatı doğduğunda her an ve zarar etmeden nakde dönme imkanı. Keçecioğlu, “Bu cazibenin 2025’in ilk yarısında da devam etmesini öngördüğümüzden, ‘para piyasası fonları ömrünü tamamladı’ demek için henüz erken. Ama sahneyi paylaşacağı başka güçlü fonlar olacak. Zira 2025, dezenflasyon programının olumlu sonuçlarının finansal enstrümanlar üzerinde etkilerinin belirginleştiği bir yıl olacak” dedi.
Önümüzdeki aylarda enflasyonda düşüş sinyallerinin daha da belirginleşmesini ve yılın ilk aylarında faiz indirimlerinin başlamasını beklediklerini söyleyen Keçecioğlu, şunları söyledi: “2025 yılı boyunca faizler kademeli olarak düşerken, Türk lirasının güçlü kalacağını ve özellikle ilk 6 ayda yüksek reel faiz ortamının süreceğini öngörüyoruz. Böyle bir ortam, özellikle iyi yönetilen para piyasası fonlarının cazibesini koruyacağı anlamına gelir. Öte yandan, güçlü Türk lirası ve gerileyen faiz hadleri sayesinde, tahvil/ bono fonları, hisse senedi fonları ve fon sepetleri öne çıkacak diğer yatırım fonları olur.”
2025 yılsonu enflasyon beklentilerinin yüzde 25 olduğunu ve piyasada işlem gören 10 yıllık tahvilin bileşik getirisinin ise yüzde 30 seviyelerinin üzerinde olduğunu belirten Keçecioğlu, “Enflasyondaki düşüş henüz fiyatlara yansımış değil, bu fiyatlamanın başlamasıyla özellikle uzun vadeli tahvillerde önemli bir getiri potansiyeli görüyoruz. Yılbaşından itibaren kamu ve özel sektör bono ve tahvillerine yatırım yapan borçlanma araçları fonları da yatırımcılar için cazip bir alternatif olacak. Bunun yanı sıra, 2025’te hisse senedi piyasasının da yeniden yükseliş trendine gireceğini düşünüyoruz. Faiz indirimlerinin başlaması ve sektörel bazda şirket bilançolarının düzelmesiyle beraber, buradaki getiri potansiyelinin de açığa çıkması beklenebilir” diye konuştu.
Fon sepeti 2025’te öne çıkacak fon grubu olacak
Keçecioğlu, piyasa koşullarına göre dinamik yönetilen fon sepeti fonları da yatırımcılarına sunacağı getiri fırsatlarıyla 2025’te öne çıkacak fon grubu olacağını söyleyerek hisse senedi fonlarının da BİST100’den daha iyi bir performans izlediğini ifade etti.
Bu yılki gibi piyasada volatilitenin yüksek olduğu dönemlerde profesyonel yönetim ve hisse senedi seçimlerinin öneminin daha fazla ortaya çıktığını dile getiren Keçecioğlu, “Tek tek hisseye yatırım yapmak yerine hisse fonları aldığınızda, endeks üzeri getiri elde ederken volatilite kaynaklı riskleri de dengelemiş oluyorsunuz. Örneğin; 28 Ekim itibarıyla BIST-100 Endeksi yatırımcılarına yılbaşından beri yüzde 19,8 getiri sağlamış, TEFAS verilerine göre hisse senedi fonları ise aynı dönemde yüzde 33 seviyesinde bir getiri sunarak endeksin üzerinde performans göstermiş. Hisse senedi fonları hem bizde hem de sektörde önemli bir büyüme kaydetti. Sektörün hisse senedi fon büyüklüğü 2023’de 100 milyar TL iken yüzde 89 büyüyerek ekim ayı itibarıyla 189 milyar TL’ye ulaştı. Bizim hisse fonlarımız ise sektörün de üzerinde, yüzde 160 büyüme gösterdi” dedi.
Risk değeri yüksek fonlara ilgi eskisinden daha fazla
Yatırım fonlarına ilgiyi finansal okuryazarlığın artması da destekledi. Garanti BBVA Portföy Genel Müdürü Hülya Türkmen Keçecioğlu son yıllarda yatırımcıların risk-getiri dengesini gözetmeye çalıştığını gözlemlediklerini söyleyerek “2024 yılında yatırımcı adedinin en fazla arttığı 2 fon grubu gördük; düşük riskli para piyasası fonları ve görece daha yüksek riskli hisse senedi fonları. Her iki fon grubu da 1 milyon yeni yatırımcı kazandı. Dolayısıyla doğru anlatıldığında, stratejisi ve performansı şeffaf bir şekilde izlenebildiğinde risk değeri yüksek olan yatırım fonlarına olan ilginin eskisinden daha fazla olduğunu görüyoruz” dedi.
Öte yandan bu seneki gibi özellikle yüksek faiz döneminde düşük riskli ürünlerin getirilerinin daha cazip olmasının, yatırımcıları bu tarafa daha fazla yönelttiğini kaydeden Keçecioğlu, “Hacimsel anlamda hem TL’de hem de dövizde riski düşük, getirisi öngörülebilir yatırım fonları artış gösterdi. Sektörün 2024 yılındaki hacimsel büyümesinin yüzde 80’den fazlası düşük riskli fon gruplarından geldi” diye konuştu.
Fonların yatırımcı potansiyeli hala çok yüksek
Hülya Türkmen Keçecioğlu, MKK verilerine göre, ekim sonu itibarıyla yatırım fonlarındaki yatırımcı sayısının 5.4 milyon seviyesine yaklaştığını hatırlatarak 5 yıl içinde yatırımcı sayısının yaklaşık iki katına çıktığını söyledi.
Yatırım fonlarında yatırımcı sayısını iki veriyle karşılaştırdıklarını söyleyen Keçecioğlu, şöyle konuştu: “Bu rakamları iki farklı veriyle karşılaştırıyoruz: İlki, toplam bankacılık müşteri sayısının ne kadarında yatırım fonu olduğu. Türkiye’de 50 milyon banka müşterisi olduğu düşünürsek, yatırım fonu sahipleri bu grubun sadece yüzde 10’unu oluşturuyor. İkinci gösterge ise gelişmiş ülkelerdeki yatırım fonunun GSYİH’ya oranı. IMF Ekim 2024 ve EFAMA Eylül 2024 verilerine göre, gelişmiş ekonomiler olan Amerika’da bu oran yüzde 124, Fransa’da yüzde 81, Almanya’da yüzde 58, İngiltere’de yüzde 59 seviyelerindeyken, Türkiye’de hala yüzde 6’lar seviyelerinde. Dolayısıyla yatırım fonlarının gerek yatırımcı sayısı gerekse fon hacmi açısından hala yüksek potansiyel barındırdığını, portföy yönetim şirketlerinin yatırımcılara sunduğu yenilikçi ve avantajlı ürünlerle yatırımcı sayısının artmasına destek olacağını düşünüyoruz.”