Ekonomistler 'Enflasyon Raporu'nu değerlendirdi
Merkez Bankası, yılın ikinci enflasyon raporu sunumunu bugün gerçekleştirirken, 2024 yıl sonu enflasyon tahminini yukarı yönlü revize yaptı. 2025 ve 2026 yıl sonu beklentilerini ise, korudu. Peki, ekonomistler Enflasyon Raporu'nu nasıl değerlendirdi? İşte yorumlar...
Şenay ZEREN
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, 'Enflasyon Raporu 2024-II' sunumunu gerçekleştirdi. 2024 yıl sonu enflasyon tahmini, yüzde 36 seviyesinden yüzde 38'e yükseltilirken; 2025 ve 2026 yıl sonu enflasyon tahmininde değişikliğe gidilmedi.
Başkan Karahan konuşmasında, enflasyonun ana eğiliminin gerilediğini ancak ilk Enflasyon Raporu’nda öngörülen patikanın üzerinde seyrettiğini belirtirken; son dönemde hizmetler grubundaki artışların öne çıktığını ve yurt talep koşullarındaki direncin sürdüğüne dikkat çekti.
Karahan, parasal sıkılaştırma konusunda ise, "Parasal aktarım mekanizmasını destekleyen ve
güçlendiren adımlar atılmıştır. Parasal duruş belirgin şekilde sıkılaştırılmıştır. Kredi faizlerinin geldiği seviye iç talebin yavaşlamasına destek verecek. Kararlarımızın enflasyon beklentilerinde iyileşme sağlayacağını, piyasa beklentileri ile ara hedefimiz arasındaki farkın kapanacağını öngörüyoruz" dedi.
Ekonomistler yılın ikinci Enflasyon Sunumu'nda verilen mesajları ve revizeleri şöyle değerlendirdi:
Revizyon daha gerçekçi olmalıydı
Murat Özsoy – Biz Finansal Danışmanlık Kurucusu
Merkez Bankası Enflasyon Raporu Sunumu öncesinde en çok merak edilen konu, toplantı sonrasında günün ana manşet haberi oldu diyebiliriz. O da, 2024 yıl sonu enflasyon tahmininin 2 puan yukarı güncellenerek yüzde 38’e çekilmesiydi. Ancak 2024 yılı tahmin aralığının üst sınırının yüzde 42 olarak korunması bu hedef revizyonunun önem derecesini azalttı diye düşünüyorum. Eğer 2024 yılı için bir revizyon yapılacak idiyse bu daha gerçekçi olmalıydı. Hatta 2025 yılı da belirgin şekilde yukarı revize edilmeliydi.
Madem bu kadar az bir revizyon yapılacaktı o zaman neden bir önceki enflasyon raporu sunumundaki söylemler ile ters düşüldü. O toplantıda “Hedefi değiştirmekten ziyade önemli olan hedefe ulaşmak için gerekli tedbirleri almaktır” denilmişti oysa. Fakat şimdi böyle olmadı. Peki, biz şimdi alınan tedbirlerin hedefi sabit tutmaya yetmediğini mi anlamalıyız?
İlave bir faiz artışı olmayacaktır
Merkez Bankası benim yorumuma göre, kredibilite konusunda iyi bir sınav veremedi. Bundan sonraki döneme ilişkin fotoğrafı da şöyle okuyorum: Merkez Bankası politika faiz oranında tepe noktaya gelmiştir ve bu sene ilave bir faiz artışı olmayacaktır. Baz etkisi kaynaklı dezenflasyon süreci başladığında da zaten artış yönünde bir adım beklenemez. Yılın son çeyreğine girdiğimizde ilk faiz indiriminin ne zaman geleceğini tartışmaya başlarız. Merkez Bankası bu adımı atacağı gün, dolar/TL kurunda yukarı yöndeki hızlı olası hareketlerin enflasyon ile mücadeleyi olumsuz etkilememesi için o tarihlere hazırlık olarak rezerv biriktirmeye devam edecektir. Hanehalkını henüz güzel günler beklemiyor. Enflasyon beklentileri kırılmış değil. İhtiyaç kredileri ve taşıt kredilerinde faizlerde geri çekilme ve kullanımda kolaylık beklenmesin. Reel sektörde yer alan firmalar da faizlerde bir gevşeme ya da kredilere kolay erişim konusunda beklentilerini yukarıda tutmasınlar.
Faiz silahını kullanma ihtiyacı azalacaktır
Hikmet Baydar
TCMB Enflasyon Raporu tam da tahmin ettiğimiz gibi açıklandı. Mart ayında beklenenin üzerinde gelen enflasyon verilerine paralel olarak yapılan erken faiz artırımı, bu düzenlemenin geleceği sinyalini vermişti. 2024 yılı için enflasyon hedefini 36’dan yüzde 38'e çekmesi son derece gerçekçi. Çünkü gelen aylık enflasyon verileri, bu düzeltmenin gerekli olduğunu gösteriyordu.
2025 ve 2026 yılı için hedeflerin değiştirilmemesi orta vadede enflasyonun rayına oturacağı inancının devam ettiğini gösteriyor. Mayıs ayında yüzde 75 ile zirvenin görüleceğini, yılı da yüzde 43 seviyesinde tamamlayabileceğimizi beklemesi, bizim beklentilerimize paralel olduğu için son derece gerçekçidir. Bunun yanında bu hedeflere göre, enflasyonu dizginlemek için faiz silahını kullanma ihtiyacı da azalacaktır.
Piyasalarda ilk tepkiler ne oldu?
Emre Özdemir - Ata Yatırım Yurt İçi Piyasalar Uzman Yardımcısı
Sunumda dikkat çeken birçok başlık olmasına rağmen özellikle, TCMB’nin yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 36’dan yüzde 38’e çıkarmış olması ve bunun sebepleri arasında gösterilebilecek; gıda enflasyonunda ve 2024 ortalama petrol fiyat öngörülerinde artış, ayrıca aylık 25 metreküpe kadar ücretsiz doğalgaz kullanımının sona ermesi göze çarpıyor.
İleriye dönük gerçekçi beklentiler ve yol haritaları her ne kadar zor günlerin bizi beklediğini göstermiş olsa bile geç de olsa enflasyon ile mücadelede doğru ve kalıcı adımların atılmaya başlanmış olması, yerli yatırımcıların yanı sıra yabancı yatırımcıların ilgisini tekrar ülkemize çevirmesine yol açıyor ve sunumda da belirtildiği üzere yukarı yönlü risklerin gündeme gelmesi halinde ilave sıkılaştırıcı adımların atılabileceği açıklaması güveni pekiştirmiştir.
Piyasalardaki ilk tepkilere bakacak olursak, özellikle Takasbank Para Piyasası’nda sabah saatlerinde yüzde 48,20 seviyelerinde olan günlük faiz oranları sunumun ardından yüzde 58,95 seviyelerine kadar yükseliş göstermesine rağmen kapanışa doğru sakinleşerek ortalama yüzde 51,02 oranı oluşmuştur.
Revizeyi iyimser buluyoruz
Alnus Yatırım
TCMB’nin 2024 yılındaki ilk (birinci) Enflasyon Raporu’nda yer alan enflasyon tahminleri; son aylarda gelen enflasyon rakamları ile zaten zora girmişti. Bu anlamda, bugünkü rapor ile enflasyon öngörülerinin yukarı yönlü revize edilmesini beklemekteydik. Ancak, bu revizenin; 2024 yılı için sadece 2 puan olması ve 2025-2026 tahminlerinin korunmasını iyimser buluyoruz.
TCMB’nin, Mayıs ayına yönelik yüzde 75-76 düzeyindeki senelik enflasyon beklentisi; bizim beklentilerimiz ile uyumlu. Ancak, sonrasındaki dönemde baz etkisinin oldukça yüksek olduğu Temmuz ve Ağustos aylarının dışındaki aylarda ortaya çıkacak olan enflasyon oranları belirleyici olacak.