Borsa umutları 2024’e kaldı

Hisse senedi yatırımcısı, dalgalı seyreden piyasada bu yıl umduğu getiriyi bulamadı. 2022’yi nominal olarak yüzde 200’e ve reel olarak da yüzde 80’e yakın artışla kapatan BIST TUM Endeksi’nin bu yılki nominal getirisi yüzde 37’de kaldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Borsa umutları 2024’e kaldı

Şenay ZEREN

2022 yılında yüzde 200 değer kazanan Borsa İstanbul, 2023 yılında yüzde 37 getiride kaldı. Uzmanlar 2024 yılında mevduat faizlerinin borsaya rakip olacağını, borsa yatırımcısının yılın ilk yarısında büyük getiri beklememesi gerektiğini ifade ederken, yılın ikinci yarısı için daha umutlu yorumlar yapıyor.

Borsa İstanbul, oldukça volatil bir yılı geride bırakmaya hazırlanırken; yatırımcısı aklında bir çok soru işaretiyle yeni yıla girmeye hazırlanıyor. 2022 yılında yatırımcısına yaklaşık yüzde 200 kazandıran Borsa İstanbul, 2023’te bu performanstan oldukça uzaklaştı. Yılbaşından bu güne yüzde 37 değer kazanırken, seçimlerin sona ermesinden bu yana ise yüzde 65 yükseldi. Hâlâ enflasyondan korunma aracı olarak görülen borsanın, 2024 yılında ise alternatifleri çoğaldı.

EKONOMİ’ye konuşan uzmanlar 2024 yılını ikiye bölmek gerektiğine işaret ederken, mart ayında gerçekleşecek yerel seçimler ve sonrasında izlenecek para politikası, ayrıca enflasyon ve faizlerdeki yüksek seyrin devam etmesine yönelik öngörülere bağlı olarak ekonomik yavaşlama öngörüyor. Yeni yılda Borsa İstanbul’un karşısında duracak en kuvvetli rakipleri ise, yükselen TL mevduat faizleri, uzun vadeli TL tahvil ve Eurobond’lar. Hal böyle olunca, 2024’te doğru zamanda doğru şirket seçimleri çok daha önemli olacak.

Öte yandan 7 haftadır aralıksız yabancı yatırımcı girişlerinin sürdüğü borsada, bunun devam edeceğine işaret ediliyor ve yabancının gözünün yerel seçimler sonrası ekonomi politikalarının nasıl şekilleneceğinde olduğu öngörülüyor. Ayrıca, Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk priminin (CDS) 300 baz puanın altında hareket etmesi ve gelecek yılda da pozitif seyrin devam edeceğine yönelik tahminler yabancı yatırımcının ilgisini güçlendiriyor.

Borsada yatırımcı sayısı 8,5 milyonu aşarak tarihi rekorunu kırarken, 2023 yılında 54 şirket halka arz edildi ve bu halka arzlarla borsaya 2 milyondan fazla yatırımcının geldiği hesaplandı. Yılın genelinde ‘tavan tavan’ giden halka arzlarda son bir ayda bunun bozulduğu gözlenirken; uzmanlar 2024’te ‘normalleşme’ bekliyor ve halka arzlara yabancı girişlerinin önemine işaret ediliyor.

2023’TE BORSA İSTANBUL

Borsada 2023 yılına rakamlarla bakarsak; BIST 100 endeksi, tarihi rekorunu 3 Ekim’de 8562 puan ile kırarken; endekste işlem hacmi rekoru 24 Ağustos’ta 224,9 milyar lira seviyesinde oldu. Endeks, dolar bazlı ise, yüzde 12’nin üzerinde değer kaybetti. 2023’te en çok kazandıran ilk 3 hisse senedi, yüzde 990 getiri ile Tetamat Gıda, yüzde 950 getiri ile Ray Sigorta ve yüzde 867 getiri ile Politeknik Metal oldu. En çok kaybettirenler ise, yüzde 67 ile Çan2 Termik, yüzde 66 ile İmaş Makina ve yüzde 65 ile Penta Teknoloji oldu. En iyi getiri performansına endeks bazlı baktığımızda, sigorta endeksi yüzde 150 kazancıyla öne çıkarken; onu yüzde 112 ile KOBİ sanayi endeksi takip etti. En çok kaybettiren ise, yüzde 18 ile madencilik endeksi oldu.

Uzmanlar EKONOMİ'YE değerlendirdi

Deniz Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Cumhur Örnek: 2024 son iki yıldan farklı olacak

“Önümüzdeki yıl hem ekonomimizdeki finansal tema, hem de borsadaki dinamikler son iki yıldan oldukça farklı olacak. Pozitif reel faiz politikasına geçiş sonrası fiyatlamalardaki dengeler ve yatırımcıların karar alma süreçlerinde ciddi değişiklikler gözlemliyoruz. Özellikle enflasyon gerçekleşmelerine ve beklentilerine göre şekillenen para politikasının risk primi üzerindeki pozitif etkilerini görmeye devam edeceğimizi düşünüyoruz. Bu çerçevede başta uzun vadeli tahviller olmak üzere mevduat da yatırımcılar açısından cazip konuma geldi. Bu seyrin devam edeceğini bekliyoruz. Ve hatta kredi risk primindeki 300 baz puan altındaki seyrin, yabancı algısını kuvvetlendireceğini düşünüyoruz. Diğer yandan enflasyonda beklentilerin üzerinde katılık ve kamu maliyesindeki büyümeye yönelik atılacak olası gelişmeci adımlar bu algının zayıflamasına neden olabilir” açıklamasını yaptı. Örnek değerlendirmelerine şunları da ekledi, “Borsa İstanbul’da en beğendiğimiz ve tercih ettiğimiz sektörler bankacılık başta olmak üzere; perakende, sigorta ve havacılık. Bu sektörlere yönelik temel beklentilerimiz kuvvetli. Ancak alternatif getirilerdeki yükselişler bize sektör ve hisse seçiminin yanında bir diğer konunun da oldukça dikkate alınmasını söylüyor; Zamanlama. Yatırımcılarımızın önümüzdeki yıl bu üç değişkeni dikkate alıp belli değerleme seviyesine ulaşan hisse senetlerindeki kârları realize etmekten çekinmemeleri gerektiğini de hatırlatmak isteriz.”

İnfo Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Mert Yılmaz: Kısa vadede halka arzlara ara verilebilir

“2024’ün en önemli gündemi martta yapılacak olan yerel seçimler olarak gözüküyor. Aslına bakılırsa bir yerel seçimin, piyasa fiyatlaması üzerinde bu kadar etkili olmasını beklemek gerçekçi değil. Ama piyasadaki merak edilen konu seçimler sonrasında makas değiştiren ekonomi politikası yerel seçimlerden sonra da devam edecek mi? Seçimlerde ortaya çıkacak sonuç, politika ve/veya ekonomi yönetiminde değişikliğe neden olabilir mi? Normalleşme adımları olarak tanımlayabileceğimiz, sıkı para politikası adımlarının seçim sonuçlarından bağımsız istenilen hedefe ulaşılıncaya kadar sürdürüleceği mesajı piyasalara verilir ve güven tesis edilebilir ise işimiz çok daha kolaylaşacaktır” dedi. Reel olarak özellikle de yerel seçimlere kadar TL’nin değer kazanma ihtimalinin daha yüksek olduğunu belirten Yılmaz, “Hisse senedi piyasası son günlerde yatırımcısını üzse de yılı nominal olarak pozitif getiride kapatacak. Kısa vadede halka arzlara ara verileceğini, sisteme yeni yatırımcı girişinin çok sınırlanacağını, hatta yatırımcı sayısında nette azalma olabileceğini düşünüyorum. Ancak düşen CDS primi ve politikadaki normalleşmeyle, son yedi haftada 1,5 milyar dolarlık kısmı hisse senedi piyasasına olmak üzere, toplamda 3,2 milyar dolar para girdi. Yabancı yatırımcı cephesinden para girişinin devam edeceğini düşünüyorum. Ancak, yükselen mevduat faizi ‘borsa-faiz rekabeti’ni geri getirdi. İçeriden borsaya taze para girişini beklemek kısa vadede gerçekçi değil. O nedenle yabancı yatırımcıya ihtiyacımız var. Sistemdeki kredi büyüklüğü ise, önemli risklerden bir tanesi ve içinde bulunduğumuz günlerde bu riskin yarattığı baskıyı yaşıyoruz. 2024 yılında borsanın yukarı yönlü seyrini sürdüreceğini düşünüyorum. Ancak risksiz getirinin yüzde 50 sınırına dayandığı bir konjonktürde getiri beklentisi açısından gerçekçi olmak gerektiğini de unutmak lazım. Ancak ‘Borsa rakipsiz’ söylemleri artık gerçekçi değil. Yatırımcıların daha fazla orta-uzun vadeli düşünmeleri gereken bir sürece giriyoruz. Sektör ve hisse senedi seçimi çok önem arz ediyor” dedi.

ALB Yatırım Genel Müdürü İbrahim Çetin: 2024’te hisse seçiminde bu gelişmeler önemli

“2024 yılını ikiye ayırmak gerekiyor. Yılın ilk yarısında enflasyon ve faiz oranlarının yüksek seviyelerini koruması ve buna bağlı olarak ekonomide bir miktar yavaşlama olacak gibi görünüyor. Büyümeye duyarlı ve talep esnekliği yüksek sektörlerde faaliyet gösteren, aynı zamanda yüksek kredi faizlerinin olumsuz etkileyebileceği şirketlerin hisse senetlerinde baskı artabilir. Buna karşılık talep esnekliği düşük, iskontolu ve olası yabancı alımı da görebileceğimiz havacılık, gıda ve giyim perakende, gıda ve içecek, telekom, sigorta, banka ve holding sektörlerinin, 2024’ün ilk yarısı boyunca ayrışabileceği; bunların aynı zamanda endeks, enflasyon ve faiz oranı üzerinde getiri sağlayabileceği kanaatindeyim. Yılın ikinci yarısında ise, düşüşe geçmesi beklenen yıllık enflasyonla birlikte faiz oranları ve finansal koşullarda da gevşeme öngörüsü gerçekleşirse; büyümeye duyarlı ve iskontolu fiyatlanmış sektörlerde pozitif görünüm başlayabilir. Bu kapsamda demir-çelik, otomotiv, beyaz eşya, çimento, tekstil, cam sanayi, inşaat, mobilya ve diğer dayanıklı tüketim sektörlerinde de rahatlama görebiliriz” dedi. Çetin, 2024 yılında yatırımcılara portföy sepeti önerisi olarak ise, “Hisse senetlerine yüzde 40-45, TL Mevduat, Eurobond ve tahvillere yüzde 30-35 ve altına yüzde 20-25 aralığında ağırlık verilebilir diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

Inveo Portföy Fon Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı: Hissedilir artış ikinci çeyrekte başlayabilir

“2024 yılının ilk 3-4 aylık bölümünde Borsa İstanbul’un ılımlı, devamında güçlü pozitif performans gösterebileceği görüşündeyim. Borsa İstanbul, iki aydır 260-280 dolar bandında yatay seyrediyor. Önümüzdeki yılın ilk bölümünde bu dalgalanma bandı 280-300 dolar aralığına yükselebilir. Ancak asıl hissedilir artışın, yılın ikinci çeyreği içinde başlayabileceğini ve Borsa İstanbul’un 2024 yılını 400 dolar yakınlarında tamamlayabileceğini düşünüyorum” değerlendirmesini yaptı.

Ekonomist Serdar Pazı: 2024 yılının önemli iki miladı

“Yeni yıla dair olumlu beklentileri dile getirirken, içeride hali hazırda oluşan dengenin devam eden halka arzlar ve artan mevduat faizi ve kredi koşulları ile zorlandığını da belirtmek gerekiyor. Dolayısıyla, yabancı yatırımcının muhtemelen artan oranda Türkiye alokasyonu ile endekste pozisyon alması ön koşul olarak belirtilebilir. Ülkemizde mart ayının sonunda yapılacak yerel seçimler ve dışarıda da ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerine başlaması önemli iki milat olarak değerlendirilebilir. İçeride önümüzdeki ayın en sıcak konusu olan asgari ücret artışları ile beraber başta gıda ve giyim olmak üzere, perakende tarafında hareketlilik görebiliriz. Bankalara artan yabancı ilgisinin, bu şirketleri bilançosunda bulunduran, büyük holdinglere de olumlu etki yapması muhtemel. İçeride yenilenebilir enerji konusundaki teşvikler ile beraber elektrik ve elektrik dağıtım firmaları rağbet görecektir. Avrupa’nın mevcut zayıf durumu ve döviz kurlarının baskılı seyri ile beraber, başta otomotiv ve beyaz eşya olmak üzere ihracata yönelik üretim yapan şirketler, görece daha zayıf bir performans izleyebilir. Başta deprem sonrası faaliyetler olmak üzere artacak inşaat çalışmaları, çimento başta olmak üzere GYO şirketleri içinde de proje bazlı çalışanları ön plana çıkartabilir” bilgisini paylaştı.

 

Ekonomi