Borca batıklık hesabında kur farkı zararı 2025’e kadar hesaplanmayacak
Kur farkı kaynaklı zararların, borca batıklık hesabında dikkate alınmamasına ilişkin süre 1 Ocak 2024’ten 1 Ocak 2025’e ertelendi.
Hüseyin GÖKÇE / ANKARA
Ticaret Bakanlığı, Türk Ticaret Kanunu’nun borca batıklık koşullarını düzenleyen 376’ncı maddesinin uygulanmasına ilişkin tebliğin, kur farkı zararlarıyla ilgili bölümünde değişiklik yaptı. Buna göre kur farkı kaynaklı zararların, borca batıklık hesabında dikkate alınmamasına ilişkin süre 1 Ocak 2024’ten 1 Ocak 2025’e ertelendi. Bu düzenlemeyle bilançolarda enflasyon ve kur farkı kaynaklı şirketlerin borca batık veya müflis olmalarının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Borca batıklık nedir?
Türk Ticaret Kanunu’nun 376’ncı maddesi, son yıllık bilançodan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunmasını öngörüyor.
Maddeye göre, son yıllık bilançoya göre, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde, genel kurul derhal toplantıya çağrılacak, sermayenin üçte biri ile yetinme veya sermayenin tamamlanmasına karar vermediği takdirde şirket kendiliğinden sona erecek.
Tebliğ uyarınca ise 1 Ocak 2025’e kadar Kanunun 376’ncı maddesi kapsamında sermaye kaybı veya borca batık olma durumuna ilişkin yapılan hesaplamalarda, henüz ifa edilmemiş yabancı para cinsi yükümlülüklerden doğan kur farkı zararlarının tamamı dikkate alınmayacak. 2020 ve 2021 yıllarında tahakkuk eden kiralamalardan kaynaklanan giderler, amortismanlar ve personel giderlerinin toplamının yarısı da yine bu kapsamda dikkate alınmayabilecek.