Başkanlar Konuşuyor: Bitlis, maden varlığının ancak yüzde 5'ini işliyor

DÜNYA, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, 81 ildeki oda ve borsa başkanlarıyla ekonominin nabzını tutuyor. 18’incisi düzenlenen “Başkanlar Konuşuyor” söyleşi dizisinin bu haftaki konuğu Bitlis oldu. Bitlis TSO Başkanı Davut Tezcan, DÜNYA’nın sorularını yanıtlayarak, göçün önüne emek yoğun sektörlerle geçileceğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Kentlerinin ulaşım açısından önemli kavşak noktasında bulunduğunu kaydeden Bitlis TSO Başkanı Tezcan, aralarında demir, bakır, kurşun, altın, ponza ve nikelin de bulunduğu maden rezervlerinin zenginliğine dikkat çekiyor. Tezcan, kentte önemli yatırımlara imza atan tekstil ve hazır giyim sektörünün istihdama 4 bin yeni çalışan kazandırdığını dile getirdi.

Kentimizin cevizi yeniden ekonomiye kazandırılmalı

Davut Tezcan / Bitlis TSO Yönetim Kurulu Başkanı

Üye sayımız 3 bin 900 kadar. Ama aktif üyemiz bin 500 bin-800 arasında gidip geliyor. Yaklaşık 40 yıldır bölgede yaşanan şiddet olaylarından dolayı mağdur durumdayız. Sanayimiz gelişmemiş durumda, ticaretimiz tarım, hayvancılıkla şekilleniyor. Göç veriyoruz. Beyin ve sermaye göçü verdik. Tütüne bir dönem kota geldi ondan sonra yasaklandı. Burada 18 bin aile tütüncülük yapıyordu. Tütün meşakkatli bir iş olduğu için bu aileler 7’den 77’ye tütün işinde çalışıyorlardı. Buralarda tütün büyük arazilerde olmuyor. Bunlar yasaklanınca bu köylüler işsiz kaldı ve göç ettiler. Önce Bitlis merkeze geldiler daha sonra orada da istihdam imkanları olmayınca metropollere taşındılar. Diğer yandan cevizcilik de geriye gitti. Silah sanayisinde dipçik olarak kullanılmak üzere cevizlerimiz kontrolsüz bir şekilde katledildi. Eskiden bu mevsimde buradan 10 TIR ceviz giderdi. Çok az ceviz kaldı. Bir ceviz fidanı 25 yıl sonra tam verimli hale geliyor. Dolayısıyla kesilen kadar ekilmediği için bu alanda geriledi. Ceviz yeniden ekonomiye kazandırılmalı. Kentimize önemli bir ekonomik katkısı vardı. Köylüyü, ziraatçıyı çok da yormayan bir gelir kapısıydı. Meşhur bastoncularımız var. Adilcevaz’ın dışında Hizan, Mutki ilçelerimizin de cevizi meşhurdu. Ahlat bastonumuz meşhurdur. Bitlis Büryan’ımızın ve peynirimizin tescilini aldık. Bastonun da coğrafi işaretini alacağız.

KARA KOVAN BALIMIZ ŞİFADIR

Tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda önemli bir potansiyelimiz var. İlaç sanayinin kullandığı bitkilerimiz var. Daha önceden bu bitkileri toplayan firmalar vardı. Şimdi hareket yok ama bu dağlardaki güzel bitki örtümüzü değerlendirebiliriz. Ayrıca karakovan balımız var. Şu anda İran’dan gelen ballar yüzünden bir kargaşa yaşanıyor. Balımızın değeri bilinmiyor ama balımız şifa kaynağıdır. Bizim burada genelde büyükbaş değil, küçükbaş hayvancılık yapılırdı. Besi değil mera hayvancılığı yapılırdı. Yeme fazla para harcanmadığı için köylü bu işte az da olsa kar edebiliyordu. Eskisine göre hayvancılığımızda yüzde 80 kan kaybetti. Köylerimiz neredeyse yaşlılarla dolu. Yaşlıların da tarım ve hayvancılıkla uğraşacak güçleri yok.

EREN HOLDİNG DE LİMAK DA BİTLİSLİ

Tekel Fabrikamız vardı kapandı, Et Balık Kurumumuz vardı kapandı, yem fabrikamız vardı kapandı, arıcılık enstitümüz vardı kapandı. 6. Bölge Teşvikleri sayesinde burada tekstil atölyeleri kuruldu. Yeni yeni bir istihdam alanı oluştu. Sanayi bölgemizde arıcılıkla ilgili de tesisler var, meyve kurutma firmalarımız var. Ancak en çok istihdamı tekstil sağlıyor. OSB’mizde 5-6 tekstil tesisimiz var. Bitlis genelinde 3 bin 500-4 bin kişi tekstilde çalışıyor. Bu yatırımcımız Bitlisli yatırımcılar. Dışardan gelen kimse yok. Terörün en şiddetli dönemlerinde bile ülkenin en huzurlu 5 kentinden biriydik. Ancak sanki bütün bölgede çok sıkıntı var gibi lanse edildi. Firmalar gelmeye korktu. Bence Bitlis, İstanbul’dan daha huzurlu bir kent. Bunun için 6. Bölge Teşviklerinden daha özel bazı teşviklerle burasının ekonomisi canlandırılabilir. Eren Holding hemşerimiz. Onların da burada bir iplik yatırımı oldu. Önemli katkıları var. Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir’de Bitlisli. Burada bir değirmen kurmuş durumda ama ek yatırımlarla çimento fabrikasının gelişmesini umut ediyoruz.

DEMİR VE KROMUMUZ İHRAÇ EDİLİYOR

Madencilik sektöründeki rezervlerimiz bakir. Demir, bakır, kurşun, altın, ponza, nikel, çinko gibi maden kaynaklarımız var. Bu potansiyelimizin harekete geçirilmesi lazım. MTA rezervleri tespit etti. Buraları değerlendirmek hem kentimizin hem ülkemizin ekonomisini katkı sunar. Buradaki madenleri, İskenderun limanına taşıyorlardı. Demir konusunda bir işletmecimiz var. Kromumuz var, o da yurtdışına gidiyor. Maden varlığımızın sadece yüzde 5’i işleniyor.

Milli kayakçılar Bitlis’ten çıkıyor kayak merkezi Van Gölü'ne bakıyor

Bizim kış turizmimiz meşhurdur. Kışın tesisleri kış turizmi yazın inanç ve göl doldurur. Turizm için önemli bir yatırım yapılmalı. Çünkü burası 12 ay turizmin olacağı bir kent. Milli kayakçılarımızın çoğu Bitlis’ten çıkıyor. İklim şartlarına bağlı olarak yılın neredeyse 5 ayı kayak yapma imkanı sunan Nemrut Kayak Merkezi, son yılların gözde kış sporları alanlarından biri. Merkez ilçe merkezinden 2 kilometre uzaklıkta. Yani çok yakın. Bir de önemli bir özelliği var. Muhteşem Nemrut ve Van Gölü manzarasına karşı kayak yapma imkanı sunuyor. Kasım sonundan başlayan sezon nisan bitimine kadar sürüyor. Tesisimizde 2 bin 500 metre telesiyej sistemi bulunuyor. Saatte bin kişi taşınabiliyor. Zorluk derecelerine göre 4 pist mevcut.

Muş Havalimanı 85 kilometre yakınlıkta

İş dünyasını yatırım için çağırdığımızda bize önce “Otelleriniz nasıl” diye soruyorlar, “Fena değil” diyorum. “Ulaşım nasıl, havalimanınız var mı” denince orada sorun başlıyor. Havalimanımız yok. Bitlis’e havalimanı istiyoruz. Bu olursa hem yatırımlar canlanır hem de turizm potansiyelimiz hayata geçer. Bitlis Havalimanı için projeler çizilmiş, yer tahsisi yapılmış. Ancak hayata geçirilmesi için bir hareket yok. Bize en yakın havalimanı Muş’ta. 85 kilometrelik bir mesafe. Aslında uzak değil. Ama insanlar çizilen kötü imaj yüzünden karayolundan seyahat etmekten korkuyor.

Bitlis inanç turizmiyle de kalkınabilecek bir kent. İnsanlık tarihi kadar eski… Nemrut Krater Gölümüz var. Bunun yanında Van Gölü var. Her ne kadar Van Gölü diyorsak da, gölün yüzde 65’i Bitlis sınırları içinde. En güzel sahil bizde. 5 yıldızlı otel eksikliğimiz var. Ahlat, Selçuklu tarihi için önemli bir merkez.

Kavşak noktasıyız yatırımlara açığız

Bitlis ulaşım bakımından bir kavşak noktası. Avrupa ile Asya’yı birleştiren demiryolu Tatvan’ın Tug İskelesi’nde sona erer. Tren feribotlarla Van Gölü’nü geçerek Van’dan demiryolu ile İran’a ulaşır. Orta ve Güneydoğu Anadolu’dan gelen karayolları burada kesişir. Diyarbakır ve Adıyaman’dan gelen karayolu ile Muş ve Bingöl’den gelen karayolu Bitlis’te kesişerek, Van Gölü güneyini takiben Van’a ulaşır. Bitlis Güneydoğu Toroslarının geçit verdiği tek bölgedir. Van Gölü’nde deniz taşımacılığı yapılır. Buralar yatırım yapmaya açık. Tam bir geçiş noktasındayız.

Ekonomi
Bu konularda ilginizi çekebilir