AK Parti'den olağanüstü kongre kararı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "MKYK'mız 7 Ekim tarihinde büyük kongremizin yapılması kararını onaylamıştır." dedi. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın MKYK üyelerine ve teşkilatlara 2024’te yapılacak yerel seçimlere güçlü şekilde hazırlanılması talimatı verdiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
AK Parti'den olağanüstü kongre kararı

Çelik, Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda partisinin büyük kongre tarihinin ele alındığını belirten Çelik "MKYK'mız 7 Ekim tarihinde büyük kongremizin yapılması kararını onaylamıştır​​​​​​​. Büyük kongrelerimizde Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın verdiği mesajlar önümüzdeki ayların, yılların hangi siyasetler temelinde değerlendirileceğini ortaya koyması bakımından önemlidir. Dolayısıyla 7 Ekim'de de güçlü değerlendirmeler yapılacağını ifade etmek isterim." diye konuştu.

 Büyük kongre öncesinde hazırlıkların MKYK'da gözden geçirildiğini söyleyen Çelik, "Bu gözden geçirmenin neticesi olarak da teşkilat başkanlığımız büyük kongreyle ilgili hazırlıkları MKYK'mıza sundu. Aynı şekilde bir de tabii önümüzdeki yerel seçimlere dönük değerlendirmemizi yaptık. Yerel yönetimler başkanlığımız yaptıkları hazırlıkları, belediyelerimizle ilgili değerlendirmelerimizi ele aldılar." diye konuştu.

"Yerel seçimler en önemli meselelerden biri"

Seçimlerin demokrasi bayramı oluğunu belirten Çelik, şöyle devam etti:

 "Tabii en önemli konulardan bir tanesi önümüzdeki yerel seçimlerdir. Milletimizin huzuruna gideceğiz ve yerel yönetimlerle ilgili olarak bir kere daha yapılanları, milletimizin onayına arz edeceğiz. Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın MKYK toplantılarımız ve MYK toplantılarımız öncesinde bildiğiniz gibi kapsamlı bir değerlendirmesi olur. Bu bağlamda hem de MKYK'mıza hem de bütün teşkilatlarımıza önümüzdeki yerel seçimlere güçlü bir şekilde hazırlanma konusunda talimatlarını vermişlerdir. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere geçtiğimiz dönemde hizmetsizlikle karşı karşıya kalan, milletimizin arzu ettiği şehir yönetimlerine kavuşamayan şehirlerimizin, büyükşehirlerimiz ve diğer şehirlerimiz başta olmak üzere yeni dönemde yeniden güçlü belediyecilik anlayışımızla buluşması için, Cumhur İttifakı'nın yönetimde olmadığı yerlerde bunun güçlü bir şekilde hayata geçirilmesi için gereken değerlendirmeleri yaptılar, talimatları verdiler."

Akşener’in ittifak açıklaması

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in altılı masaya yönelik eleştirileri ile "İttifaksız bir yola gidelim" çağrısına, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin "Açıklamanın ciddiye alınacak bir tarafı yok" dediğinin hatırlatılması üzerine Çelik, Bahçeli'nin, yaptığı açıklamada Cumhur İttifakı'nın birlik ve beraberliğinin altını bir kere daha çizdiğini söyledi.

Çelik, Bahçeli'nin bu kritik dönemde birlik ve beraberliği güçlü şekilde vurgulamasının kıymetli olduğuna dikkati çekerek, "Tabii orada Sayın Bahçeli'nin altını çizdiği çelişki son derece kıymetlidir. Daha birkaç ay öncesine kadar neredeyse her biri birer cumhurbaşkanı yardımcılığı almak isteyen, milletin önüne bu tabloyla çıkan ve cumhurbaşkanı yardımcılığı karşısında işte altılı, yedili masa kuranlar, bugün her biri tek başına hareket edeceğini, diğerlerinin yanlış yaptığını söylüyor. Peki o zaman seçim süreci döneminde hangi birliktelik üzerine hareket ettiniz? Seçim döneminde verdiğiniz sözler hangi denklem üzerine, hangi anlaşmalar üzerine verildi?" diye konuştu.

Diğer partiler aynı zamanda ikinci bir şey söylüyor. Her biri de yeni dönemde kendi başına hareket edeceğini söylüyor. Gerçi daha sonra 'Önümüze başka bir tablo çıkarsa onu değerlendiririz.' diyenler de var. Bunlar, siyasetin adabıyla, millete söylenecek sözün ağırlığıyla bağdaşmayan, bununla uyuşmayan, buna yakışmayan yaklaşımlardır. Dolayısıyla artık bu mesele ciddiyetsizlik boyutuna varmıştır. Nihayetinde kimin ne yaptığı, kimin hangi iç işi olduğu ya da altılı ittifakın iç işinin ne olduğu bizi ilgilendirmez ama millete dönük bir saygısızlık varsa siyasal alanda olduğumuz için kuşkusuz bu da bizi ilgilendirmektedir. Dolayısıyla bunun ciddiye alınacak bir tarafı kalmamıştır ama bütün bu tablo içerisinde bizim büyük milletimize söylediğimiz Cumhur İttifakı birlik, beraberlik içerisinde yoluna devam etmektedir."

100 yıllık iklim politikasını belirleyecek bir yasa

TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Murat Kurum'un, açıldığında Meclis gündemine geleceğini söylediği İklim Kanunu teklifinin detaylarının sorulması üzerine Çelik, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in "Küresel ısınma dönemi bitti, küresel kaynama dönemine geçildi" sözlerini anımsattı.

Türkiye'nin, AK Parti hükümetleri döneminde çevre konusunda birçok değerlendirme ve çalışma yaptığını dile getiren Çelik, "İklim Yasası ile birlikte ülkemizi, tüm bu iklim problemlerinin içerisinde, küresel ısınmanın adeta küresel kaynamaya dönüştüğü bir dönemde neler yapabileceğimiz, hangi tedbirleri alabileceğimiz, bu konulardan ülkemizin bağışıklık sistemini güçlü şekilde nasıl çıkarabileceğimiz konusunda bir yasal düzenleme olacak." dedi.

Çelik, yasanın hem çevrenin korunması hem de iklim değişikliği karşısında yapılması gerekenleri kapsayan, bir bakıma ülkenin 100 yıllık iklim politikasını belirleyecek bir yasa olacağını bildirdi.

Çelik, orman yangınlarıyla mücadelede yaz aylarında iklim, başka sebepler ya da dış müdahalelerle birtakım sıkıntılar yaşandığını belirterek, "yeşil vatan"ı korumak konusunda yangın söndürme filosunu daha çok güçlendirdiklerini dile getirdi.

"Adanın yegane temsilcisi GKRY değildir"

KKTC'de Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü'nün Pile-Yiğitler Yolu çalışmasını engelleme girişimine değinen Çelik, MKYK'nın KKTC'nin açıklamasına tam destek verdiğini bildirdi.

Çelik, "Ne BM ne başka bir kurum, Kıbrıs adasının tamamına hiçbir şekilde Rum gözlüğüyle bakamaz. Oranın yegane temsilcisi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) değildir, böyle bir tablo söz konusu değildir." diye konuştu.

Adada iki eşit toplum ve iki egemen devlet olduğu için eşit yaklaşım ortaya koyulması ve çifte standarttan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Çelik, "Dün Rumlara gösterilen müsamaha ve onlara verilen izin, bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne verilmiyorsa, Kıbrıs Türklerine bu kolaylık sağlanmıyorsa demek ki burada bir çifte standart vardır. BM'den bu durumu eşitlik temelinde, ilkesel ve tutarlı bir biçimde değerlendirmesini bekliyoruz." ifadesini kullandı.

Erdoğan, Soçi'ye gidiyor

Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünyanın gıda kriziyle karşı karşıya kalmaması için tahıl krizini en yüksek diplomasi hassasiyetiyle yürüttüğünü belirterek, "Yakın zamanda Soçi'ye bir ziyareti olacak. O ziyaret sonrasında bu konuda yeni gelişmelerin olacağını, yeni aşamalara geçilebileceğini değerlendiriyoruz." dedi.

 

Ekonomi