“Metaverse teknolojilerinin eğitimde kullanılması için çok sayıda faktör değişmeli”

Mehmet KAYA / ANKARA

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in ‘metaverse’ teknolojilerinin eğitimde kullanılması için çalışma başlattıklarını açıklamasının ardından, bu teknolojinin pedagojisinin geliştirilmesine yönelik gereklilikler tartışılıyor. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, eğitim alan kişinin sanal ortamda, gerçek ortamdaymış gibi etkileşim içinde hareket etmesine imkan sağlayan teknolojinin mesleki eğitimde kullanılmaya başlanılacağını duyurdu.

Bakan Özer, “Özellikle sanal gerçeklikle ilgili mesleki eğitim için çalışmalara başlanmıştı. Özellikle iş sağlığı ve güvenliği açısından riskli alanlarda dünyada mesleki eğitim artırılmış sanal gerçekliğe geçti. Biz de onun aynısını mesleki eğitime uygulayacağız. Mesela kaynakçılık alanında, madencilik alanında uygulamaya başladık. Artırılmış sanal gerçeklik ile ilgili sıkıntımız özel teşebbüslerimiz, sektörümüz çok güçlü değil. Artırılmış sanal gerçeklikle ilgili alt yapıyı kurma geliştirme, dijital ile içerikler oluşturma ile ilgili çalışmaları yoğunlaştırdık. Eğitim için de metaverse ile ilgili çalışmalar devam ediyor.” dedi.

DÜNYA’ya değerlendirmelerde bulunan Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (SODİMER) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, doğumlarından itibaren sayısal teknolojilerin içinde oldukları için ‘dijital vatandaş’ olarak tanımlanan nesillerin metaverse teknolojileriyle eğitime kolayca adapte olabileceğini söyledi.

“Önümüzdeki dönem sayısal ikiz üniversiteleri görmeye başlarız”

Metaverse teknolojilerinin artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik gibi teknolojileri kullandığını, bireylerin sanal bir evren içinde etkileşimli olarak varlık gösterebildiğini hatırlan Eraslan, “Özellikle eğitim alanında yeni bir çağ başlatılacağı düşünülen Metaverse’ün çalışması için sayısız yeni teknoloji, protokol, şirket, yenilik ve keşif gerekmektedir. Metaverse ile eğitimde öğrenciler için çok daha verimli öğrenme-öğretme ortamları gerçekleştirecek simülasyon ve içerikleri deneyimleme şansı doğacaktır.” değerlendirmesini yaptı.

Gelecek dönemde, metaverse teknolojilerini kullanarak, kolejlerin, üniversitelerin dijital ikiz kampüsler kurabileceğini, ilk harekete geçenlerin bazı avantajlar sağlayacağını belirten Levent Eraslan, tüm dünyada sanal gerçeklik uygulamaları ve metaverse eğitime doğru bir geçiş yaşandığını kaydetti.

Eraslan, Güney Kore’nin metaverse ekosistemi oluşturmak için 187 milyon dolarlık bir yatırım planladığını, bunun altyapı ve profesyonellerin yetiştirilmesinde kullanılacağını vurgulayarak, ABD’de bir üniversitenin deneysel bir metaverse kampusu oluşturduğunu söyledi. Benzer örneklerin hızla artmasının beklenebileceğini kaydeden Eraslan, klasik pedegoji yanında ‘Metaverse Pedagojisi’nin oluşturulması gerektiğini, fiziki ortamda öğretmen ve öğrencinin bir arada olmadığı, tekno-dijital cihazların kullanıldığı yeni bir eğitim ekosisteminin söz konusu olduğunu, bu aşamada, teknolojinin eğitimde nasıl kullanılacağına yönelik geniş kapsamlı çalışmalar yapılması gerektiğini aktardı.

Eraslan, devamında şunları söyledi: “Metaverse eğitiminde çok fazla bileşen ve faktörün önemli değişiklik göstermesi gerekirken yeni uzmanlık alanlarına da ihtiyaç duyulacaktır. Öğrenmenin ve öğretmenin doğası, öğrenci özellikleri, öğretmen özellikleri, eğitimde dijital altyapı (yapay zeka teknolojisi, kripto para, 5G veya altı 6G hızında internet ağı, blok zincir), yeni eğitsel meslekler (Metaverse alan mimarı, Metaverse pedagogu, Metaverse öğretmeni, Metaverse eğitsel içerik geliştiricisi, Metaverse Eğitimde Ölçme değerlendirme uzmanı, Metaverse eğitim sosyoloğu, vb.) oluşacaktır.”