Bakan Selçuk: 'Erken Çocukluk Eğitiminde Kalite ve Erişimin Artırılması Projesi' 20 ilde uygulanacak
"Erken Çocukluk Eğitiminde Kalite ve Erişimin Artırılması Projesi" tanıtım toplantısında konuşan Bakan Selçuk, "Projenin 20 ilde uygulanacağını biliyoruz. Bu 20 il aslında Türkiye'yi de temsil anlamında gayet uygun bir çerçeve diye düşünüyoruz." dedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, küresel salgın dönemi ya da sonrasındaki normalleşme süreci içerisindeki ihtiyaçlara yönelik küresel karşılaştırmalı analizler yaptıklarını belirterek, "Bu analizlerin okul öncesi eğitim için, erken çocukluk eğitimi için birçok faydası olacağını da düşünüyorum." dedi.
Selçuk, Erken Çocukluk Eğitiminde Kalite ve Erişimin Artırılması Projesi'nin çevrim içi tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, çocukluğun son derece kritik ve üzerinde önemle durulması gereken bir dönem olduğunu dile getirdi.
Bir çocuğun kimliği ve kişiliğinin inşasının temellerinin atıldığı dönemlerin gelecekte ne kadar etkili olduğunu bildiklerini ifade eden Selçuk, bu nedenle çocukların bilişsel, duygu ve motor gelişimi üzerinde son derece yoğun çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Selçuk, çocukları sadece kendisiyle bağlantılı olarak değil aynı zamanda bulunduğu ekosistemdeki aktör ve paydaşlar itibarıyla da desteklemeye çalıştıklarını ifade ederek, bu bilinçle çocukluk dönemi için çok farklı projeler yürüttüklerini bildirdi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) açısından erken çocukluk eğitimine yönelik kapsamlı ve kapsayıcı projelerin önem taşıdığını vurgulayan Selçuk, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ortak finansmanıyla uygulamaya konulan Erken Çocukluk Eğitiminde Kalite ve Erişimin Artırılması Projesi'nin amacının 2023 Eğitim Vizyonu'nda ortaya konulan hedeflerle doğrudan doğruya örtüştüğüne dikkati çekti.
Selçuk, özellikle dezavantajlı çocuklara yönelik kapsayıcı yaklaşım dolayısıyla mutlu olduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bu projenin 20 ilde uygulanacağını biliyoruz. Bu 20 il aslında Türkiye'yi de temsil anlamında gayet uygun bir çerçeve diye düşünüyoruz. Yaz anaokulu, gezici öğretmen uygulamaları, çeşitli merkezlerde oyun odalarının kurulması, oyun parklarının kurulması... Bütün bunlar bizim için proje dokümanında yer alan içerikler gibi görünse de her bir oyun parkının, her bir oyun sandığının bir çocuğun hayatını nasıl renklendireceği, değiştireceği, dönüştüreceği ve onun yüzündeki gülümsemeyi artıracağı düşünülürse aslında bu projenin kendisini de aşan çok daha büyük hayalleri ve hedefleri beraberinde taşıdığını rahatlıkla söyleyebiliriz"
"Proje, MEB'in diğer çalışmalarıyla ilişkilendirilerek zenginleştirilecek"
Projedeki bütün içeriklerin MEB'in diğer çalışmalarıyla ilişkilendirilerek daha da zenginleştirileceğine inancının tam olduğunu bildiren Selçuk, "12 okul öncesi çocuk ve öğretmen etkinlik kitabının yanı sıra 36 adet hikaye kitabının geliştirilmesi ve çocuklara yönelik içeriklerin zenginleştirilmesi bizim çok önemsediğimiz bir durum. Şu anda da zaten 'Okuyan Balık' isminde bir web sitesi açmış durumdayız. Oraya çok sayıda çocuk kitabını yerleştirip sesli kitaplar ya da dijital okuma kitapları şeklinde kaynakları sunmaya devam ediyoruz." bilgisini paylaştı.
Selçuk, projeyle kitap kaynaklarının çok daha gelişmiş olacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Erken çocukluk eğitimiyle ilgili bu projenin bir taraftan da bilimsel araştırmalara kaynaklık etmesini bekliyoruz. Yani aslında bu projeler bence bir laboratuvar ve sosyal bir ekosistem sunuyor. Bu sistemin işleri ve işlemleri yürürken aynı zamanda bilimsel çalışmaların da eş zamanlı olarak yürümesi gerekiyor. Bu suretle yapılan işin etkisi ve etkinliği çerçevesinde belki daha fazla mesafe alabiliriz. Bununla ilgili olarak konferanslar düzenlemek de istiyoruz. Bilim insanlarıyla bir araya gelip bu projenin etkisinin artırılması ve ortaya çıkan sonuçların rasyonalitesinin belirlenmesi için bu tür bilimsel çalışmaları da yapmak istiyoruz.
Aslında bu toplantıya katılan kurumlar, bireyler olarak erken çocukluk dönemi için hep birlikte tarihi bir hareket başlatıyoruz. Erken çocukluk eğitiminin bir üst seviyeye çıkarılması noktasında hep beraber bir projeyi, bir müjdeyi gündeme getiriyoruz. Bugün artık küresel salgın döneminin ya da sonrasındaki normalleşme süreci içerisinde ihtiyaçlarımızın değiştiğinin farkındayız ve neler yapmamız gerektiği konusunda küresel karşılaştırmalı analizler yapıyoruz. Bu analizlerin okul öncesi eğitim için, erken çocukluk eğitimi için birçok faydası olacağını da düşünüyorum."
Projenin hayata geçirilmesinin kolay olmadığını ve çok büyük hazırlıklar yapılması gerektiğini belirten Selçuk, katkıları dolayısıyla Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a teşekkür etti.