Dijitalleşmeye yeterli yatırım yapmayan rekabette geri kalacak

Küresel salgınla birlikte hayatımızın bir parçası haline gelen dijitalleşme, bankacılık sektörünüde derinden dönüştürüyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Dijitalleşmeye yeterli yatırım yapmayan rekabette geri kalacak

Elif KARACA

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in yaptığı araştırmaya göre COVID-19, müşterilerin online ve dijital kanalları daha fazla tercih etmelerine bağlı olarak dijital bankacılığın benimsenmesini hızlandırdı. Şube sayısının azaltılmasıyla birlikte bu alanda yapılan optimizasyon çalışmalarının maliyetleri aşağı çektiğine işaret eden Fitch, şube bankacılığındaki dönüşüm ve dijital hizmetlerdeki artışın bankalar için önümüzdeki dönemde pozitif sonuçları olacağı görüşünde.

Mobil ve online hizmetleri sorunsuz şekilde sunabilen kurumların, pandemiye bağlı olarak değişen müşteri eğilimlerinden kısa ve orta vadede önemli avantajlar sağlamaları bekleniyor. Daha geniş kaynaklara sahip oldukları için teknoloji yatırımları da daha kapsamlı olan büyük bankaların, yeni dijital kanalların kullanımındaki artıştan en iyi şekilde faydalanmak üzere nasıl konumlandırıldıkları çok önemli. Buna karşılık, bankacılıkta self-servis teknolojilerine ve dijitalleşmeye yeterince yatırım yapmayan bankalar ise şube modellerini adapte etmekte ve güçlü bir biçimde rekabet etmekte zorlanabilirler. Bu da gelirlerin düşmesi, pazar payının azalması ve müşteri kaybı olarak sonuçlanabilir. Topluluk ve bölge bankaları bugüne kadar, dış kaynaklı bankacılık uygulamaları ve sistemleri satın alarak daha büyük rakiplerle rekabet edebildiler; ancak önümüzdeki dönemde bu ürünler hız, işlevsellik ve kullanım rahatlığı açısından daha büyük ölçekli bankaların sundukları alternatiflerin gerisinde kalabilir.

Şube sayısı azaldı, mevduat tutarı arttı

ABD’deki bankaların şube sayısı Haziran 2010 ve Haziran 2020 arasında yüzde 16,5 düşüşle 4,880’e gerilerken, toplam mevduat tutarı yüzde 86,8 artarak 3,7 trilyon dolara ulaştı. Şube sayısı azaldıkça, daha büyük bir şube ağına sahip olmanın sağlayacağı imkanlar ortadan kalktığı için mevduat tutarlarında hafif düşüşlerin görülme riski her zaman var, ancak banka mevduatlarının bugünkü yüksek seviyesi sayesinde bunun fonlama veya likidite üzerinde önemli bir etkisi olmayacaktır. Diğer taraftan, JPMorgan, Bank of America ve Fifth Third gibi bazı bankalar ise kişisel iletişimin
sınırlandırıldığı yeni şubelerle mevcut ağını genişletme yolunu seçiyor. Caddeye açılan pencereden işlem yaptırma imkanı sunan, arabaya servis penceresi bulunan ya da gişe sayılarının daha yüksek
olduğu yeni şubelerle müşteri ve mevduat kaybı riskini azaltmak isteyen bankalar da mevcut. Ekonomist William Scott’ın 1914’te kaleme aldığı Bankacılık isimli kitapta, ticari bankaların verdikleri hizmetler dört ana başlık altında inceleniyor:Para ve diğer değerli eşyaların
saklanması, ödemelerin yapılması, kredi verilmesi ve yatırımların yapılması. Aradan geçen 200 yılı aşkın zamanda, bir bankanın temel işlevleri aslında çok da değişmese de iş yapış şekilleri, başka bir deyişle sunduğu hizmetleri gerçekleştirme biçimleri çok büyük bir dönüşüm
geçirdi. İşlerin kağıt ortamında yürüdüğü bir dünyadan, bütün sistemin sanal ortamda, data ve bir network etrafında döndüğü başka bir boyuta geçildi.

İngiltere dijital bankacılıkta başı çekiyor

Dijital bankacılık alanında ilk olarak harekete geçen ülkelerden biri olan İngiltere doğal olarak da dünyada lider durumda. Fintech Magazine’e göre, İngiltere’nin başarısı sadece finansal hizmetler sektörünün büyüklüğünden kaynaklanmıyor.
İngiltere’nin dijital finansal hizmetlerde lider durumda olmasını sağlayan faktörlerden daha sonra söz edeceğiz, ancak öncelikle bu ülkedeki işleyişten biraz bahsedelim. İngiltere Merkez Bankası’na (Bank of England) bağlı “New Bank Start-up Unit” adı altında bir birim bulunuyor. Dijital ortamda yeni bir banka kurmak isteyen girişimcilerin bu konuda çok iyi bilgilendirilmelerini sağlayan bir sistem söz konusu. Ön başvuru sürecinde yeni bankanın üst düzey yöneticilerinden, yönetim kuruluna, finans kaynaklarına, iş modelinden IT stratejisine ve dışarıdan alacağı hizmetlere kadar bütün bilgilerini ibraz etmesi gerekiyor. Değerlendirme sonucunda ön başvuru olumlu
bulunursa resmi başvuru için süreç başlıyor. İngiltere 2015’te finansal ürün ve hizmetlerde inovasyonun önünü açan düzenlemeleri hayata geçiren ilk ülke oldu. 2016 sonuna gelindiğinde çok sayıda ülke İngiltere’nin izinden giderek fintech planlarını ortaya koydular. İngiliz siyasetçiler ve düzenleyici kurumlar açık fikirli ve uluslararası odaklı bir düzenleyici ilerleme planı oluşturdu. Ödeme Hizmetleri Direktifi’nin (PSD2) ortaya konması, açık bankacılık ve yeni inovasyon dalgasının oluşumuna ilham verdi. İngiltere’de finansal hizmetlerde inovasyona duyulan iştahı sadece bu pastadan pay almak isteyen girişimcilerde değil, özellikle dijital olarak bilgili ve yeni teknolojilere açık tüketicilerde de net olarak görmek mümkün.

KOBİ’lerin payı önemli

CNBC’nin yaptırdığı ankete göre, İngiltere’de bugün 12 milyon kişinin sadece dijital platformda hizmet veren bir bankada hesabı bulunuyor ve İngilizlerin yaklaşık üçte ikisi temassız kart kullanıyor. İngiltere’deki küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ’ler) dijital bankacılığa gösterdiği ilgi de özellikle mevcut ortamda oldukça net olarak görülebiliyor.
İngiltere Merkez Bankası verilerine göre, KOBİ’lerin% 83’ü mobil bankacılığı kullanırken, neredeyse tamamı işletmeleri için online bankacılığı da kullanıyor. Ülkede iş dünyasının çok büyük bir bölümünü oluşturan KOBİ’lerin sayısının 6 milyona yaklaştığı dikkate alındığında, dijital finansal hizmetler hem zaten var olan hem de sektöre yeni giren oyuncular için oldukça kazançlı bir alan. İngiltere’de finansal teknolojiler alanında çalışanların sayısının 2,1 milyonun üzerinde olduğunu
ve en hızlı büyüyen istihdam alanlarından olduğunu da hatırlatmakta fayda var. İngiltere’de dijital teknolojilere yapılan yatırımlar da dikkat çekici boyutlara ulaşmış durumda. İngiliz şirketler geçtiğimiz yıl 10 milyar sterlin ile rekor düzeyde yatırım çekerken, bu alandaki yatırımların Fransa ve Almanya’daki kombine toplamı, İngiltere’nin tek başına ulaştığı tutarın gerisinde kalıyor.

e-mercek