Tedarik krizi 2023’e sarkabilir

Küresel tedarik zincirinde pandemi nedeniyle başlayan ve hala devam eden sorunlar, sektör yöneticilerine göre 2022'te hatta karamsar tabloda 2023'e bile sarkabilir.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Tedarik krizi 2023’e sarkabilir

Hilal SARI

Dünyanın en büyük denizcilik şirketlerinden Ocean Network Express CEO’su Jeremy Nixon, hükümetlere liman, demiryolu, depo ve yol sistemlerine yatırımları acilen artırmaya çağırdı. Eğer bu yatırımlar hızla yapılmazsa Nixon’a göre ekonomilerdeki tedarik zinciri kaynaklı bozunmalar 2023 yılına da uzayacak.

Küresel konteyner yüklerinin yüzde 6’sından fazlasını taşıyan Ocean Network Express’in CEO’sunun hükümetlere yaptığı çağrı kritik: “Bazı hükümet desteklerinin ekonomilerde talebin çok da güçlü olmadığı alanlardan küresel tedarik zincirleri için çok daha kritik öneme sahip ve talebin daha güçlü olduğu alanlara kaydırılması için kullanılmasına ihtiyaç var.”

ABD’de Başkan Joe Biden demiryolu taşımacılığı şirketlerini, kamyon ve TIR taşımacılarını ve liman işletmelerini kapasitelerini artırmaları için teşvik etmeye başladı. Nixon’a göre bu adımlar küresel talebin önemli bir kısmının oluştuğu ABD için kritik önemde. ABD’nin batı yakasındaki konteyner limanlarında terminal işletmecileri ve işçiler arasındaki pazarlıkların gelecek yıl mayısta sonlanacağını belirterek, bunun da bir darboğaz yaratabileceğini aktarıyor. “Şimdilik hızlı bir iyileşme öngöremiyorum. Eğer 2022 yılının temmuz, ağustos ve eylül aylarında tekrar bir sıkışma yaşanırsa, Kuzey Amerika’daki darboğaz 2022 sonuna ve 2023 yılının ilk aylarına sarkar” diyen Nixon, sektörün en karamsar öngörülerinden birini yapmış oldu. Öte yandan denizcilik sektöründeki birçok yönetici, tedarik zincirlerinde yaşanan darboğaz sorunlarının 2022 yılına sarkacağına kesin gözüyle bakıyor.

UPS: Darboğaz sorunu geniş tabanlı

ABD’li kargo devi UPS Başkanı Scott Price da önceki gün yaptığı açıklamada “Tedarik zincirlerindeki sorunlar bizimle olmaya devam edecek. Şirketler 2022’ye sarkacak olan tedarik zinciri aksamalarına şimdiden hazırlanmaya başladı” demişti. Price COVID-19 karantinalarının, aşırı hava olaylarının, yeterli işgücü bulunamamasının, konteyner ve hammadde sıkıntılarının ve fiyat artışlarının güçlü taleple birlikte zincirleri sıkıştırmaya devam edeceği görüşünde. Aşılamanın bazı hammadde ve parçalar için kritik önem taşıyan düşük gelirli ekonomilerde hala yaygınlaşmamış olmasının da özellikle otomobil üreticilerinin, hazır giyim üreticilerinin ve inşaatçıların tedarik zincirlierine olumsuz etkileri olması bekleniyor. Price otomotiv şirketlerinin çip kaynaklı üretim kesintilerinden, boya şirketlerinin petro kimya tarafındaki darboğazlarla üretimde zorlanmasına, hazır giyim üreticilerinin Asya’daki COVID-19 kapanmaları ve evden çalışmayla güçlenen talep nedeniyle aksamasına örneklerle darboğazın geniş tabanlı olduğuna da vurgu yapıyor.

Almanya iş iklimi endeksi 6 ayın dibinde

Almanya merkezli IFO tarafından açıklanan Almanya Ifo İş İklimi endeksl de ekimde hammadde sıkıntıları ve vaka sayılarındaki artışın arz üzerinde yarattığı baskıya paralel 97,7 ile 6 ayın en düşük düzeyine geriledi. Piyasa beklentisi endeksin 98’e gerilemesiydi. Ifo Beklenti Endeksi de 95,4 ile beklentilerin altında kaldı. Ifo Başkanı Clemens Fuest tedarik sıkıntılarının imalat sektöründe yarattığı sorunların devam edeceğine dikkat çekerek, “İmalatta kapasite kullanımı giderek düşüyor. Almanya ekonomisinin dişlilerine sıkışan kumlar toparlanmayı sekteye uğratıyor” dedi. Tüketicilerin hızla artan fiyatlardan kaçınması hizmet sektörünün de zayıfl amasına neden oluyor

ABD’de de veriler yavaşlamaya işaret ediyor

ABD’de de Chicago Fed Ulusal Faaliyet Endeksi eylülde negatif bölgeye gerileyerek ağustostaki 0,05 düzeyinden -0,13 düzeyine geriledi. 3 aylık ortalama faliyetleri izleyen bu endeksin negatif düzeye gerilemesi katılımcıların ortalamanın altında bir büyüme öngördüğüne işaret ediyor. Dallas Fed’in hazırladığı ve Teksas fabrikalarının nabzını tutan endeks de ekimde 6 puan düşüşle 18,3’e geriledi. Bu güçlü bir büyümeye işaret etse de alt endeksler sevkiyat ve kapasite kullanımı gerilerken, talebin güçlenmeye devam ettiğini gösteriyor.

Dünya