Petrolün aşı sevinci uzun sürmeyecek

PEC ve IEA küresel petrol talebine ilişkin öngörülerini art arda düşürürken, aşı haberleriyle beş günde yüzde 15 yükselen petrol fiyatlarında odak tekrar yeni zirvesine koşan COVID-19 pandemisine ve hareket kısıtlamalarına çevrildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Petrolün aşı sevinci uzun sürmeyecek

Aşı haberleriyle son beş günde yüzde 15’e yakın yükselen küresel petrol fiyatlarında rallinin çok uzun olması beklenmiyor. Bunun en önemli nedeni ise özellikle ABD’de ve Avrupa’da hızla artan COVID-19 vakaları ve yakıt tüketimini doğrudan etkileyen hareket kısıtlamaları. National Australia Bank Emtia Araştırmaları Direktörü Lachlan Shaw petrole beş günlük bir ralli yaptıran aşı gelişmeleri için şöyle diyor: “Harika haber, şüphesiz… Ancak aşının dağıtımı uzun bir zaman alacak ve talebi olumlu şekilde etkilemesine de uzun bir süre var.” Shaw, fiyatların ancak 2021’de aşı yaygınlaştıktan ve arz kesintilerinde ocakta öngörülen 2 milyon varillik azaltmanın ötelenmesinden sonra güçlenmesini öngörüyor. İsviçre merkezli yatırım bankası UBS, Brent petrolün ancak Haziran 2021’in sonu itibariyle 52 dolara yükseleceğini ve 2021 sonunda 60 dolar/varile geleceğini öngörüyor. Brent OPEC ve IEA’den gelen karamsar öngörülerle dün 43,30 dolara kadar gerilerken, WTI ise tekrar 41 dolara kadar indi.

Talep 2020'de 10, 2021'de 3.8 milyon varil aşağıda

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü de (OPEC) ekim aylık görünüm raporunda talep artışı öngörülerini geçen aya göre 300 bin varil/gün düşürdü. OPEC’e göre küresel petrol talebi bu yıl 6,5 milyon değil, 6,2 milyon varil artacak. COVID-19 vakalarının ekonomik faaliyetlerdeki iyileşmeyi yavaşlatması, kuruluşa göre 2019 yılında 100 milyon varil/gün düzeyine yakın olan küresel petrol talebini 90,0 milyon varilin biraz üzerine geriletecek. Zayıf petrol talebi 2021’de de devam edecek. Açıklamada yeni kısıtlamaların aralarında ulaşım yakıtlarının da olduğu çeşitli yakıt fiyatları üzerinde olumsuz etkisi olacağı vurgulandı. Kaynaklar OPEC ve müttefiklerinin böyle bir durumda ocakta başlaması öngörülen arz kesintilerini azaltma adımını ötelemeyi tercih edebileceğini belirtiyor.

IEA: Talep fiyatları destekleyecek güçte değil

Uluslararası Enerji Ajansı da aşının petrol talebinde 2021’in ilk yarısında bir etkisi olmayacağını öngörerek, “Mevcut talep görünümü ve bazı ülkelerdeki üretim artışı, fiyatların desteklenmesi için çok zayıf kalıyor” diyor. IEA öngörülerine göre 2021’in tamamında petrol talebi pandemi öncesi 2019 döneminin 3 milyon varil/gün altında seyredecek. Ayrıca Libya’dan günlük 1 milyon varil petrolün piyasaya dönmesi, İranlı bir yetkilinin ABD yaptırımlarına rağmen ülkenin marttan bu yana günlük 700 bin varil ihraç ettiğini söylemesi ve uzun vadede Biden zaferiyle İran’a yönelik yaptırımların kalkabileceği ihtimali, OPEC+’ın önümüzdeki toplantılarında normale dönüşün ertelenmesini gündemine almak zorunda kalacağına işaret ediyor.

“Zirve 102 milyon varil/gün ile 2028’de”

Petrol konusunda uzman bir kuruluş olan Rystad Energy, geçen hafta yaptığı açıklamada en muhtemel senaryolarına göre küresel petrol talebinin 2028’de 102 milyon varil/gün ile zirve yapmasını öngördüklerini duyurdu. Rystad devam eden pandemini bu yılki toplam talebi 89,3 milyon varil/gün düzeyine düşürmesini, gelecek yıl 94,8 milyon varile, 2022’de 98,4 milyon varile yükselmesini bekliyor. 2023’e kadar talep 2019 düzeylerine dönmeyecek.

ABD sağlık sistemi patlama noktasına geldi

Bulaşıcı hastalık uzmanları, bilim insanları ve kamu sağlığı uzmanları birçok eyalette yoğun bakım birimlerinin dolması ve bazı hastanelerde yeterli doktor ve hemşire olmaması sonucu COVID-19 pandemisinde en kötü dört aya girildiği konusunda uyarıyor. Minnesota Üniversitesi Bulaşıcı Hastalıklar Araştırma ve Politikaları Direktörü Michael Osterholm “ABD’nin anlaması gereken şu, COVID-19 cehennemine girmek üzereyiz” diye vurguluyor sağlık sisteminde gelinen durumu. 20 Ocak’ta Donald Trump’tan başkanlığı devralması beklenen Joe Biden’ın COVID-19 danışma kurulununa da seçilen Osterholm, pandemide henüz zirvenin görülmediğini, ancak hastanelerin şimdiden dolmaya başladığını belirterek “Gelecek üç dört ay, açık ara farkla pandeminin en karanlık evresi olacak” dedi. 7 günlük ortalama vaka sayısının yüzde 33 gibi büyük bir oranda arttığı ülkede mart ve nisanda görülenden daha fazla can kaybı yaşanabileceği konusunda uyaran Washington Üniversitesi Küresel Sağlık Profesörü Ali Mokdad ve ekibinin öngörüsü, bu kış ülkede günlük can kaybının 2.100’ün de üzerine çıkması. Kasım başından itibaren her gün 100 binin üzerinde vaka açıklanan ABD’de 12 Kasım itibariyle 134 bine yakın yeni vaka tespit edildi. Rusya’da da günlük can kaybı 439 ile rekor kırarken, Moskova otoriteleri yeni kısıtlamaları değerlendiriyor. Almanya’da Sağlık Bakanlığı kış boyunca kısıtlamaların devam etmesini, vakalar düşüşe geçse bile aralık ve ocak aylarında hayatın normale dönmesinin mümkün olmadığını belirtiyor. Hindistan, Brezilya ve Fransa’da her gün onbinlerce yeni vaka açıklanıyor. Atina’da COVID-19 doktorları yeterli önlem alınmaması nedeniyle gösteri gerçekleştirdi.

CureVac, aşı için ilaç partneri arıyor

Johns Hopkins verilerine göre 11 Kasım’da dünya genelinde 12 bin 220 can kaybı ile yeni bir zirve görüldü. Dünya Sağlık Örgütü’nün de belirttiği gibi, pandemiyi kotrol altına almak için tek bir aşı yetmeyecek bu nedenle, son günlerde bir yarış gibi görülen 3. aşama aday aşılara ilişkin haberler bir umut. Bu aday aşılardan birini geliştirmekte olan Alman biyoteknoloji şirketi CureVac, aşının üretimi için kendisine bir ilaç üreticisi partner ararken, 2021 yılında dünya nüfusunun ancak bir kısmına ulaştırılması beklenen bu aşıların dünya geneline yayılması konusunda, Deutsche Post gibi lojistik şirketleri de yoğun bir çalışma yürütüyor.

Dünya