‘İhracat değil yatırımla gelin, birlikte büyüyelim'
Türkiye’nin Afrika kıtasıyla ikili ticareti son yıllarda katlanarak arttı. Ancak COVID-19’a rağmen ciddi bir büyüme potansiyeli olan Afrika ülkelerinin büyükelçileri Türk iş insanlarını ihracatı değil yatırımları artırmaya çağırıyor ve ‘Birlikte büyüyelim’ çağrısı yapıyor. Hilal SARI'nın haberi...
HİLAL SARI
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) ev sahipliğinde gerçekleşen “Türkiye ve Afrika'nın Dayanıklılığı: Geçmişteki Zorluklar ve Yeni Ortaklıklar” başlıklı webinarda ikili ticaretin mevcut durumu, COVID-19 sonrası ekonomik işbirliğinin önemi ve ‘Kazan-Kazan' stratejisiyle gerçekleşecek yatırımların Türkiye ve Afrika'ya sağlayacağı fırsatlara dikkat çekildi.
’Adana, Bursa fabrikası Afrika'ya yetmeyecek'
Kenya, Cezayir, Ruanda, Zambiya ve Fildişi Sahili Büyükelçilerinin, Ruanda ve Güney Afrika Büyüklelçilik Maslahatgüzarlarının katıldığı toplantıda Türkiye'nin Afrika ile ticaretinin yüzde 35'ini oluşturan yedi ülke Türk iş insanlarına verilen en önemli mesaj ise, ikili ticaretin sadece ihracatla değil doğrudan yatırımlarla büyümesi gerektiğiydi. Ruanda Büyükelçisi B.N. Williams Nkurunziza kıta nüfusunun 2050'de 2,5 milyar olacağını belirterek “Adana, Konya ve Bursa'daki fabrikalar Afrika'ya yetmeyecek. Bu nedenle Türk şirketler Afrika'da büyümeli” dedi. Afrika Diplomatik Misyonu Duayen Cibuti Cumhuriyeti Büyükelçisi Sayın Aden Houssein Abdillahi ise “Afrika çok değişti. Yeni dinamik tüm kıtayı değiştiriyor. Siyaset, şirketler ve expat'ler atık Afrika ekonomilerine önem vermek zorunda. Türkiye'den ihracatın devamlı artmaya devam etmesini bekleyemeyiz. Şimdi birlikte inşa etme zamanıdır ve Afrika'ya doğrudan yatırımlar yapılmalıdır.” diye konuştu.
Toplantıda 18 yılda 4 katına çıktığı belirtilen ikili ticaretin 22,4 milyar dolarda olduğu ve COVID-19 nedeniyle özellikle sağlık ve gıda güvenliği alanlarında acil yatırımlar gerektiği vurgulanırken, her ülkenin Büyükelçilik yetkilisi kendi ekonomisi özelinde hangi alanların birer fırsat olarak öne çıktığına ilişkin çok kıymetli bilgiler verdi.
‘OSB kültürümüz Afrika'ya destek olur'
DEİK Başkanı Nail Opak, uluslararası kuruluşların Afrika'ya ilişkin büyüme öngörülerinin geçmişe takılı kaldığını söyleyerek “Bundan sonraki süreçte uluslararası kuruluşların beklentilerinin üzerinde büyümeler geleceğini öngörüyoruz” dedi ve Türkiye’nin Afrika'ya deneyimiyle kalkınmasına destek olabileceği ‘Kazan-kazan' fırsatlar yaratacak alanları şöyle sıraladı: “Güçlü organize sanayi bölgesi (OSB) kültürünün Afrika'yla paylaşılması, Türkiye'nin özel-kamu işbirliği projelerindeki deneyimlerinin kıtaya aktarılması, tarım alanındaki fırsatlar, liman ve havaaalanı işletmeleri, sanayi tecrübesi ve ticaret bakanlığınca Afrika'da beş lokasyonda planlanan lojistik projeleri.”
Bakanlık üç alan tespit etti: Medikal, hijyen ve tarım
Ticaret Bakanlığı'ndan Uluslararası Anlaşmalar ve AB İşleri Genel Müdürlüğü Sahra Altı Afrika Ülkeleri ile İlişkilerden Sorumlu Bölüm Başkanı Sayın Sinan Gültekin ise COVID-19 nedeniyle ilk beş ayda Afrika'yla ticaret hacminin yüzde 15 azaldığını ancak bazı ülkelerde hacmin arttığını söyledi. Bakanlık olarak dış ticaret, gümrük, lojistik ve taşımacılık alanında aldıkları önlemlerle Afrika ve Türkiye arasındaki mal ticaretinin akmaya devam etmesi için çalıştıklarını aktaran Gültekin bakanlığın Afrika'daki acil ihtiyaçlar doğrultusunda “medikal ekipman, hijyenik ürünler ve tarım ürünlerini" yatırım açısından fırsat alanı olarak tespit ettiklerini belirtti.
THY'nin önemine vurgu
Webinarda Türk Hava Yolları'nın kıta ile olan ticaretteki önemine de vurgu yapıldı. THY'nin 38 Afrika ülkesinde 60 destinasyona uçtuğunu belirtilirken, webinarın moderatörlüğünü yapan İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Uğur Erdoğan “Afrika'da ikinci sıradaki hava yolu sadece 34 destinasyona uçuyor, yani THY en yakın rakibinin iki katı noktaya ulaşıyor. Pandemi sürecinde bu Türkiye için önemli bir artı oldu" dedi. Kenya'dan bir örnek veren Erdoğan, “Şu anda Kenya'ya yolcu uçağı uçmuyor. Ancak Johannesburg ve Madagaskar çıkışlı iki THY kargo uçağı Nairobi'ye taze çiçek almaya uğradı" dedi ve hava kargonun miktar olarak az görünse de dünya ticaretinin yüzde 35'ini taşıdığını hatırlattı.
Hangi alanlarda fırsat var?
DEİK ve bakanlık yetkililerin ve büyükelçilerin başlıca dile getirdiği teşvik alan veya öne çıkan sektörlerden bazıları şöyle: Medikal ekipman, hijyenik ürünler, tarım ürünleri, endüstriyel tarım, altyapı, lojistik merkezleri, enerji, gayrimenkul, gıda, besicilik, ormancılık, kerestecilik, ilaç sektörü, taze ürünler, finans (Türk bankalarının Afrika'da olmamasına da dikkat çekildi).