Ateşkes çağrıları karşılık bulmuyor

Gazze Şeridi'nde yaşayan Filistinliler bir yandan İsrail bombalarından korunmaya çalışırken diğer yandan da yiyecek, içecek, ilaç ve yakıt kıtlığıyla mücadele ediyor. Hamas'a yönelik saldırıların şiddeti artarken, aralarında AB ve Rusya’nın da bulunduğu çok sayıda ülkeden yükselen ateşkes çağrıları şimdilik karşılık bulmuyor. ABD herhangi bir ateşkesin Hamas'a dinlenme, yeniden yapılanma ve saldırılarına daha iyi hazırlanma imkanı verebileceği görüşünde.

İsrail’in Hamas'a yönelik saldırılarının şiddeti artarken, aralarında Avrupa Birliği (AB) ve Rusya’nın da bulunduğu çok sayıda ülkeden yükselen ateşkes çağrıları şimdilik karşılık bulmuyor. ABD Başkanı Joe Biden, Hamas'ın elindeki tüm rehineler serbest kaldıktan sonra İsrail-Filistin çatışması için ateşkesi görüşebileceklerini söyledi. Bir gazetecinin, "ABD rehine anlaşması için bir ateşkesi destekliyor mu?" sorusuna, "Önce rehineler salınmalı, sonra bunu (ateşkes) konuşabiliriz" yanıtını verdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller da İsrail ve Filistin arasında ateşkes sağlanması fikrine destek vermediklerini, çünkü Hamas’ın bu ateşkesten yararlanarak İsrail’e saldırılara devam edebileceğini söyledi. Miller, düzenlediği basın toplantısında, “Herhangi bir ateşkes Hamas'a dinlenme, yeniden yapılanma ve İsrail'e karşı terör saldırılarına devam etmeye hazırlanma imkanı verecektir ” şeklinde konuştu. AB ülkelerinin, Gazze'ye insani yardımların sokulması için İsrail-Filistin çatışmasına ara verilmesine yönelik çağrı yapmasına yönelik beklenti de bu hafta yapılacak AB Liderler Zirvesi'ne kaldı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Gazze'ye insani yardımların girebilmesi için çatışmalara ara verilmesine yönelik çağrı konusunda uzlaşı bulunup bulunmadığı sorusu üzerine “ateşkes” ile “çatışmalara ara verilmesi” arasında fark bulunduğunu söyledi.

“Ara verilmesi daha kolay”

Borrell, ara vermenin ateşkese göre daha çabuk ve kolay elde edilebileceğini belirterek, "Benim anladığım kadarıyla dışişleri bakanları böyle bir aranın gerekli olduğunu düşünüyor. Buna Gazze'ye insani yardımların sokulması da dahil. İnsani yardımların girmesi için çatışmaların durması gerekli. Aksi halde insani yardım malzemeleri bu süreçte imha olabilir" dedi. Çatışmalara ara verilmesi ve ateşkes çağrısı gibi konuların 26-27 Ekim'deki AB Liderler Zirvesinde görüşüleceğini aktaran Borrell, "İnsani yardımın girmesini kolaylaştıracak şekilde çatışmalara ara verilmesi ve yerlerinden olmuş kişilerin barınacak bir yer bulmasını da sağlayacak bir aranın liderlerin de destekleyeceği bir şey olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. Borrell, çatışmalara ara verilmesi çağrısı konusunda AB üyeleri arasında bir konsensüs olup olmadığı sorusunu yanıtlarken de bu konuda bir oylama yapmadıklarını, sadece konuyu görüştüklerini söyledi.

Rusya: Bir an önce ateşkes sağlanmalı

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, İsrail-Filistin çatışması ile ilgili olarak bir an önce ateşkesin sağlanması ve Filistinliler için bağımsız bir devletin kurulması gerektiğini söyledi. Hamas’ın tüm rehineleri acilen serbest bırakması gerektiğini kaydeden Peskov, "Bu bizim kesin tavrımızdır. Elbette Hamas'ı, tüm rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamaya çağırıyoruz" dedi. Peskov, Hamas’ın elindeki Rus vatandaşlarının serbest bırakılması konusunda "çatışmayla ilgili tüm tarafl arla" temas kurmak için tüm fırsatları kullandıklarını ve bu çabaların süreceğini vurguladı. Rus vatandaşlarının nasıl ve ne zaman serbest bırakılabileceği konusunda henüz kesin bilgiye sahip olmadığını dile getiren Peskov, “Onların sağ salim dönmelerini tüm kalbimizle diliyoruz. Elbette öncelikle yurttaşlarımız için endişeleniyoruz" diye konuştu. İsrail'in 19 gündür bombaladığı abluka altındaki Gazze'de ölen sivillerin sayısı son 24 saatte 704 artarak, 5 bin 791’e yükseldi. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırılarında ölenlerin sayısının 2 bin 360'ı çocuk ve 1292'si kadın olmak üzere 5 bin 791’e, yaralıların sayısının da 16 bin 297'ye yükseldiğini açıkladı.

İsrail'e destek ziyareti gerçekleştiren Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile ortak basın toplantısı düzenledi. İsrail'le dayanışma içinde olduğunu dile getiren Macron terörle mücadele için bölgesel ve uluslararası koalisyon kurulması çağrısında bulundu.

Obama: İnsani kayıpları göz ardı eden bir strateji geri teper

Eski ABD Başkanı Barack Obama, Filistinİsrail çatışmasına ilişkin, sivillere yönelik tehditleri göz ardı eden bir İsrail askeri stratejisinin günün sonunda geri tepebileceği uyarısında bulundu. Obama, İsrail'in "meşru müdafaa hakkı" olduğunu belirterek "Ancak tüm dünya bölgedeki gelişmeleri yakından izliyor. İnsani kayıpları göz ardı eden bir İsrail askeri stratejisi önünde sonunda geri tepebilir." ifadelerini kullandı. Obama, Gazze'ye yönelik bombardımanlarda binlerce Filistinlinin yaşamını yitirdiğine işaret ederek "Bunlardan çoğu çocuktu. Yüz binlerce kişi evlerinden kaçmak zorunda kaldı." görüşünü paylaştı.İsrail hükümetinin Gazze politikasını da eleştiren Obama,"İsrail hükümetinin abluka altındaki sivil nüfusun gıdası, elektriği ve suyunu kesme kararı, sadece kötüye giden insani krizi büyütmekle kalmıyor, aynı zamanda bu karar Filistinlilerin tutumlarını gelecek nesillerde daha da sertleştirebilir, İsrail'e yönelik küresel desteği zedeleyebilir, İsrail düşmanlarının ekmeğine yağ sürebilir ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak için uzun süredir devam eden çabaları baltalayabilir" dedi.

DSÖ: Tıbbi yardım ulaştırmak için güvenlik garantisi yok

Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) Doğu Akdeniz Bölgesi Acil Durumlar Direktörü Rick Brennan, Refah Sınır Kapısı üzerinden giriş yapan tırlardaki, Gazze'ye ulaştırılması için teslim edilen tıbbi yardımları, güvenlik garantisinin olmaması nedeniyle Gazze'nin kuzeyindeki hastanelere ulaştıramadıklarını belirtti. Brennan, "21 ve 22 Ekim tarihlerinde Refah Sınır Kapısı üzerinden giriş yapan tırlardaki, Gazze'ye ulaştırılması için teslim edilen temel ve hayat kurtarıcı tıbbi malzemeleri, çatışmalar ve güvenlik garantisinin olmaması nedeniyle Gazze'nin kuzeyindeki hastanelere ulaştıramıyoruz. Şifa Hastanesi ve kanser hastalarına ana hizmet sağlayıcı olan Türk Hastanesi gibi Gazze'deki en büyük ve önemli sağlık merkezlerinden bazıları DSÖ'nün malzemelerini bekliyor. Binlerce savunmasız hasta, kritik hizmetlerin elektrik kesintisi nedeniyle kapatılması durumunda ölümle veya tıbbi komplikasyonlarla karşı karşıya kalabilir" dedi.

İsrail ordusu: Kara operasyonu için siyasi makamların kararını bekliyoruz

İsrailli uzmanlar, ordunun, Filistinli silahlı gruplarla çatışmalarda verilecek kayıpların yanı sıra Lübnan veya Suriye'den yeni cephelerin açılabileceği ihtimali ve ABD'nin esirler için Tel Aviv yönetimine ilettiği talep nedeniyle Gazze Şeridi'ne kara harekatını ertelediğini belirtiyor. İsrail yönetimi, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yoğun hava saldırılarını başlatmasından birkaç gün sonra Gazze'ye karadan da gireceğini ima etti. Gazze'ye en son 2014 yılında karadan saldıran İsrail, bölgeye yönelik yoğun hava bombardımanın üzerinden 18 gün geçmesine rağmen hala karadan harekata dair bir tarih vermedi. İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik kara saldırılarını ertelemenin arkasındaki nedenlere ilişkin sorular da tartışılıyor. İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, Gazze'ye kara harekatı hakkında net bir cevap vermekten kaçınarak, ordunun siyasi makamların kararını beklediğine işaret etti.

Lübnan sınırında durum endişe verici

Birleşmiş Milletler (BM), İsrail- Lübnan sınırındaki durumdan derin endişe duyulduğunu bildirdi. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Lübnan Başbakanı Necib Mikati'yle geçen hafta bir telefon görüştürmesi gerçekleştirdiğini belirterek "Güney'deki (Lübnan sınırı) durumdan derin endişe duyuyoruz" ifadesini kullandı. İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda 26 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi’nden 6, Hamas'tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti. Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.