ABD, Karadeniz’deki gemilerini savaştan önce çekti
ABD’nin Avrupa Kuvvetleri Komutanı ve NATO Müttefik Kuvvetler Yüksek Komutanı Orgeneral Tod Wolters, Karadeniz’deki gemilerini Ukrayna-Rusya savaşından önce çekme kararı aldıklarını söyledi.
Wolters ve ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Uluslararası Güvenlikten Sorumlu Müsteşarı Celeste Wallander, Temsilciler Meclisi Silahlı Kuvvetler Komitesinde Avrupa’daki güvenlik durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Wolters, bir kongre üyesinin, ABD’nin Karadeniz’deki iki muhrip gemisinin ne zaman çekildiği sorusuna, Rusya’nın Ukrayna işgalinden önce, ocak ayında bu iki gemiyi çektikleri söyledi.
Kongre üyesinin “Bu, Karadeniz’i boşaltma konusunda bir politika kararı mı vardı?” sorusunu ise Orgeneral Wolters, “Öyle oldu.” şeklinde yanıtladı.
Wolters, Karadeniz’e gemilerin girip girmediği yönündeki soru üzerine ise bazı küçük ticari gemilerin halen Boğazlardan geçebildiğini söyledi.
ABD’li general, “Türkiye Montrö Sözleşmesindeki hakları elinde bulunduruyor ve yaptıkları şeyleri, oldukça hassas davranıyorlar şeklinde niteleyebilirim ve bunu da stratejik yanlış hesaplamaları önlemek için haklı gerekçelerle yapıyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Wolters, ABD’nin Karadeniz’e yeniden gemi göndermesi gerektiğini de belirtti.
Senato ve Temsilciler Meclisi Silahlı Kuvvetler Komitelerine verdiği yazılı ifadesinde ise Wolters Türkiye’nin kilit, stratejik bir ABD ve NATO Müttefiki olduğuna dikkat çekti.
Orgeneral Wolters, Türkiye’ye ilişkin şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye'nin, devam eden operasyonlara radar ve tanker desteği ve Afganistan'da güçlü ikili iş birliği dahil olmak üzere çok çeşitli NATO, ikili ve tek taraflı misyonları yürütmede ABD askerlerine ev sahipliği yapmadaki kritik liderlik rolünün farkındayız. Türkiye ayrıca, Irak, Kosova, Baltık Hava Polisliği ve Akdeniz'deki NATO Daimi Deniz Görev Grubu 2'deki NATO misyonlarına doğrudan kuvvet katkısında bulunuyor. Türkiye, Karadeniz ve Doğu Akdeniz bölgelerindeki ABD Bombardıman Görev Gücü misyonlarını tanker ve savaş uçakları ile destekledi. Türkiye'nin askeri kapasitesi ve coğrafi konumu, onu ABD'nin bölgesel olaylara verdiği karşılıklarda ve NATO içinde kilit bir paydaş haline getiriyor. Temel güvenlik iş birliğini yürütmeye ve savunmaya devam etmeliyiz.”
Türkiye’nin, NATO'daki en büyük ikinci orduya sahip ve istikrarsız bir bölgeyle sınır komşusu olduğuna işaret eden Wolters, Türkiye’nin Rusya'ya karşı mücadelede çok önemli bir role sahip olduğuna vurgu yaptı.
Slovakya S-300’leri Ukrayna'ya verecek mi
ABD Savunma Bakanlığı Uluslararası Güvenlikten Sorumlu Müsteşarı Celeste Wallander, Slovakya’nın S-300 hava savunma sistemlerini Ukrayna'ya vermesi durumunda bu ülkenin savunma kapasitesinde oluşacak açıkları karşılamak üzere çalışma yaptıklarını açıkladı.
Bir kongre üyesinin Slovakya’nın S-300 sistemlerinin Ukrayna'ya verilmesine ilişkin sorusuna yanıt veren Wallender, şöyle konuştu:
“Bu konuda çalışma yapıyoruz ve S-300 sistemleri dahil Sovyet dönemi silahları ellerinde bulunan ülkelere bu sistemlerin yedek parçalarını Ukrayna’ya göndermelerine odaklanmış durumdayız. Dolayısıyla sadece bu tekliflerin çözümü için değil aynı zamanda Ukrayna’nın şu anda ihtiyaç duydukları şeyleri sağlama üzerine de çalışıyoruz.”