Tarihin izlerini taşıyan Battalgazi
Battalgazi’de öncelikle tarihi M.Ö 5 binli yıllara dayanan ve UNESCO Kalıcı Kültür Mirası Listesi’ne aday Arslantepe Höyüğü’nü geziyoruz. Höyüğün hemen yanı başı göz alabildiğine kayısı bahçeleri. Sanki kar yağmış gibi dalları çiçekler basmış.
Haber Merkezi |Tarihin izlerini taşıyan Battalgazi’de öncelikle tarihi M.Ö 5 binli yıllara dayanan ve UNESCO Kalıcı Kültür Mirası Listesi’ne aday Arslantepe Höyüğü’nü geziyoruz. Höyüğün hemen yanı başı göz alabildiğine kayısı bahçeleri. Sanki kar yağmış gibi dalları çiçekler basmış. Bol bol fotoğraf çekiyoruz; ertesi sabah gerçekten karlar yağacağından tabii ki o ân haberimiz yok!
Arslantepe Höyüğü
Kazı çalışmalarını yürüten İtalyan arkeolog Marcella Frangipane, yedi medeniyetin gelip geçtiği bölgede yedi kültür tabakasının var olduğunu, Arslankepe’de ilk kerpiç sarayın bulunduğunu ve ‘nın bölgenin tarım ve ticaret merkezi olduğunu söylüyor. Arslantepe Höyüğü’nde Geç Uruk Dönemi’ne ait bu kerpiç saray kompleksinin “Açık Hava Müzesi” haline getirilmesi yönündeki projelendirme çalışmasının büyük bölümü 2011 yılında tamamlanarak geziye açılmış. Üstteki çatının şehri doğanın tahribatından koruduğu bu kapalı bu alanları geziyoruz. M.Ö. 5. binden- M.Ö. 712 tarihindeki Asur istilasına kadar yerleşim yeri olarak varlığını sürdüren Arslantepe, daha sonra bir süreliğine terk edilmiş. M.S. 5. - 6.yüz yıllar arasında ise Roma döneminde köy olarak kullanıldıktan sonra Bizans nekropolü olarak yerleşim serüvenini tamamlamış. Arslantepe’deki buluntular, Malatya Müzesi’nde sergileniyor.
Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı
Battalgazi’deki Tarihi Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı, ilçedeki ikinci adresimiz. 1637 tarihinde IV. Murat’ın silahtarı Bosnalı Mustafa Paşa tarafından yaptırılmış. 68x76 metre boyutlarında dikdörtgen bir alan üzerine, açık avlu ve kapalı hol olarak inşa edilmiş Kervansaray’dan, içinde süren “Tarihe İz Bırakan Kadınlarımız” isimli resim sergisini de gezerek ayrılıyoruz.
Kadın kooperatifinde
Battalgazi gezimiz boyunca Belediye Başkanı Osman Güder de bize eşlik ediyor.
Program uyarınca Poyraz Konağı Mahalle Yaşam Müzesi’ni dolaştıktan sonra Battalgazi’nin Kalbi Kadın Kooperatifi’ndeki gönüllü kadınların yaptığı yöresel ürünleri tadıyoruz.
Geleneksel bir biçimde yere serilen sofra bezi üzerine konulan sinilerde yiyoruz yemeklerimizi. Coğrafi işaret belgeli haşhaşlı dut pestili ve etli börek olarak tanımlayabileceğimiz kömbe şehir lezzetlerindeki favorilerim arasına giriyor…