Kayseri, mantı, pastırma ve Erciyes’ten ibaret değil!

Kayseri’de geçtiğimiz haftasonunda Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde “Gastronomi Turizmi Çalıştayı” gerçekleştirildi. Etkinlikte belirlenen yol haritası çerçevesinde Kayseri mutfağını dünyaya tanıtma çalışmalarına hız verilecek.

Anadolu’nun en eski şehirlerinden biri olan Kayseri, sahip olduğu avantajlardan yeterince yararlanabiliyor mu? Üzerinde yükseldiği toprakların zenginliğini en iyi şekilde değerlendirebiliyor mu? Kayseri Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen “Kayseri Gastronomi Turizmi Çalıştayı”nda konu, her yönüyle ele alındı ve Kayseri’nin mantı, pastırma ve Erciyes’ten ibaret olmadığı; mutfak zenginliği, kış turizmi potansiyeli, doğal güzellikleri ile ülkemizin turizm bağlamında yükselen yıldızlarından birisi olması gerektiği vurgulandı. Bu konuda daha çok çalışılması gerektiği belirtildi.

Memduh Büyükkılıç

Kayseri Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükılıç, Kayseri’nin mutfak hazinesini tüm dünyaya tanıtmak için hazır olduklarını ifade ederek, “Sayın Valimizin de destekleriyle, Kayseri’nin avantajlarını ve değerlerini ön plana çıkararak ekonomiyi canlandırma konusundaki çalışmalarımız devam ediyor. 6000 yıllık tarihi geçmişi olan şehrimiz sadece ticaret ile değil artık turizmle de anılacak. Kayseri’de bugün ilk defa balon turizmini de başlattık, ayrıca Kayseri’yi bir tiyatro kentine dönüştürmek için de projelerimizi sürdürüyoruz. Bugün ilkini gerçekleştirdiğimiz gastronomi çalıştayı ile de Kayseri mutfağının sucuk ve pastırmayla yapılan yemeklerinin yanı sıra mantı, yağlama, pöç, fırın ağzı, kurşun aşı, Develi cıvıklısı, çemen, kete, katmer, aside, nevzine, gilaburu suyu gibi yüzlerce lezzetini herkese tanıtmak için yola çıkıyoruz. Kayseri Gastronomi Turizmi Çalıştayı”nın ardından şehrimizin gastronomik değerlerinin ve ürünlerinin Kayseri’ye turizm anlamında ekonomik olarak katkı sağlaması ve pazarlanması için çalışmalarımıza hızla başlayacağız" dedi.

Birinci gün

Çalıştayın ilk gününde Eyüp Kemal Sevinç (Şef, EKS Mutfak Kurucusu),Yunus Emre Akkor (Şef, Yazar), Ebru Baybara Demir (Şef, Sosyal Girişimci), Osman Serim, (MDD Başkan Yrd.,TKKAD Başkan Yrd. , F&B danışmanı), Ahmet Örs, (Gastronomi Yazarı, Kanaat Önderi), Tayyar Zaimoğlu’nun (ÇUKTOB Başkanı, TURYİD ve TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi) katılımlarıyla gerçekleştirilen “Gastronomi Turizmi ve Kültürel Miras”, “Bir Ürün Olarak Gastronomi Turizmi: Özgünlük ve Değer Yaratma, Yerel Ürünlerin Markalaşması”, “Geleneksel Mutfak Mı Yaratıcı Mutfak Mı?” başlıklı oturumlarda Kayseri mutfağının ve gastronomik zenginliğinin nasıl öne çıkarılması gerektiği ve yapılması gereken çalışmalar masaya yatırıldı. Oturumların yanı sıra, Cüneyt Asan’ın “Kayseri Pastırması Atölyesi” ile şef Murat Bozok ve Hülya Tiritoğlu’nun gerçekleştirdiği “Kayseri Mutfağı” mantı atölyesi de programdaydı.

İkinci gün

Çalıştayda ikinci gün Zeynep Kakınç (Mutfak Dostları Derneği Başkanı), Ebru Koralı, (TURYİD Yönetim Kurulu Üyesi, Global Gastroekonomi Zirvesi Komite Başkanı) gibi sektörün önde gelen isimlerinin katılımıyla “Gastronomi Turizminde Kadın Kooperatiflerinin Önemi”, “Gastronomik Destinasyonlar ve Festivallerin Önemi”, “Gastronomi Şehri Olmak” başlıklı oturumlar gerçekleştirildi. İtalyan şef Danilo Zanna “Buon Appetito – Bir İtalyan Şefin Türk Mutfağına Yolculuğu” başlıklı konuşmasında Türk ve Kayseri mutfağına dair izlenimlerini paylaştı. Sahrap Soysal ise Kayserili et ustası Kemal Koçak ve yerel şef Ceylani Koçyiğit ile birlikte “Kayseri’nin Unutulan Ev Yemekleri” başlıklı bir yemek şovu gerçekleştirildi.

Sonuç bildirgesi

Programın bitiminde yer alan değerlendirme oturumunda ise şehrin gastronomi turizminde izlemesi gereken yol haritası, benim de aralarında bulunduğum değerlendirme kurulu üyelerince hazırlanan “Sonuç Bildirgesi” ile ortaya konuldu:

• Öncelikle Kayseri’nin gastronomik mirasını ortaya koyan bir lezzet envanterinin çıkartılması gerekmektedir. Şehrin doğal, miras ve gastronomik kaynaklarının belirlenmesi, tarım ve nitelikli artizan gıda ürünlerinin belirlenmesi, gastronomik rotaların çıkartılması, yemek tarifleri ve özel yemeklerin kayıt altına alınması gibi çalışmalar yapılmalıdır.

Kayseri’deki gastronomik ürünler, üreticiler ve geleneksel artizan gıda sektörüne yönelik girişimlere hız verilmelidir. Coğrafi işaretleme yapılması (menşei ve mahreç işaretleri), nitelikli artizan ürünlerin korunması, üreticilere yönelik, geleneksel üretim teknikleri, gıda güvenliği ve hijyen sertifika programları geliştirilmesi (kasabından lokantasına herkese doğru bilgilerin öğretilmesi ve uygulanmasının sağlanması), nihai ürün haline getirilmesi (yani ürünlerin ambalajlanıp satılması veya kaybolan lezzetlerin restoran menülerine girmesi gibi) bu alanda yapılması gerekenlerin başında gelmektedir.

Şehirdeki turizm sektörünün kapasite (ikram ve konaklama) analizinin yapılması, mevcut kapasitenin ortaya konması, şehrin taşıma kapasitesinin belirlenmesi ve yapılması gereken yatırımların stratejik planlanması açısından önemlidir. Ayrıca dünyadaki diğer derecelendirme sistemlerinin yapısını baz alan, işletmelere yönelik gastronomik derecelendirme sistemleri geliştirilmesi de gerekmektedir.

Gastronomik kültürü yaymak için sürdürülebilir tanıtım etkinlikleri ve aktiviteler düzenlenmesi gerekmekte ve gastronomi iletişimi çalışmaları stratejik bir şekilde planlanmalıdır. Tüm yıla yayılacak gastronomik etkinlikler, gastronomi festivalleri, gastronomik ticaret fuarları ve pazarları düzenlenmesi gibi etkinliklerle kente yıl boyuna gastronomi turistlerinin gelmesi sağlanmalı, Kayseri nitelikli gastronomi etkinlikleri ile özdeşleşerek bu alanda markalaşmalıdır.
Kayseri mutfağının geleneksel mirasını uygulamalı olarak turistlere aktaracak ve deneyim yaşatacak mekanlar oluşturulması önemlidir. Örneğin Kayseri mutfağının öğelerini yansıtan bir mutfak müzesi kurulmalı, tarihi dokuya ve mimariye uygun tasarlanmış sucuk, pastırma, yoğurt gibi yerel ürünlerin hikayelerinin ve üretim aşamalarının da izlenebileceği tadım merkezleri kurulmalıdır.

Kayseri’de gastronomik araştırma ve eğitim merkezleri kurulması, var olan mevcut kurumların müfredatının geleneksel Kayseri mutfağını gelecekle buluşturacak bir vizyonla ele alınması gerekmektedir. Şehrin geleneksel mutfağını yansıtan, envanter çalışması sonunda ortaya çıkacak unutulmaya yüz tutmuş ürün ve reçetelerin uygulamalı olarak öğretileceği, içinde bu reçetelerin sunulduğu bir restoran yer alan, turistlere yönelik atölye çalışmalarının, seminerlerin düzenleneceği mutfak enstitüleri ve eğitim merkezleri kurulmalıdır.

Gastronomi turizmde özellikle sosyal gastronomi kavramı da planlamalara dahil edilmeli, özellikle kadınlara ve dezavantajlı gruplara istihdam ve ekonomik getiri sağlayacak, geleneksel gıda ürünlerinin üretildiği kooperatiflere destek verilmesi, mutfak eğitimi programları geliştirilmeli ve iş imkanları sağlanmalıdır.

Kayseri’nin gastronomi turizminde izleyeceği strateji ve yapılacak çalışmalar, bu aşamadan itibaren “GastroKayseri” markası altında toplanacaktır.

İstanbul'da sahte 3 milyon 600 bin Euro ele geçirildi Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi İstanbul'da taksilerin tasarımı değişiyor! İşte o modeller! Moto kuryelere düzenleme yolda: Sicil kaydı sorgulanacak, sertifika zorunlu olacak CHP'li Yavuzyılmaz duyurdu: Apartman aidatlarına zam geliyor! TBMM'de "asgari ücret ve emekli maaşı" önerisi reddedildi