“Arılar varsa yarınlar var”
Kayıpları engellemek, biyolojik çeşitliliği korumak ve doğanın sürekliliğini sağlamak için arıları olumsuz etkileyen çevresel koşullara engel olacak çalışmaları hayata geçirmek gerekiyor.
Haber Merkezi |Son yıllarda yaşanan arı ölümleri nedeniyle balarısı popülasyonunda da düşme yaşanıyor. Viral hastalıklar, küreselleşme nedeniyle dünyaya daha hızlı yayılan yeni zararlılar, tarımsal alanı daraltan kentleşme, iklim değişikliği arıların yaşamını tehdit ediyor. 2018 yılında ABD'de arı üreticileri her 10 bal arısı kolonisinin 4'ünü kaybetti; ABD'deki bal üreticileri için tarihin en kötü kışı geçti. Rusya'da da 20 bölgede toplu arı ölümleri gerçekleşti. Güney Afrika'da 2019 Kasım ayında en az bir milyon arı öldü. Ölümlerden fipronil maddesi sorumlu tutuldu. Kanada, Meksika, Arjantin toplu arı ölümleri yaşandı.
Ülkemizde de zaman zaman çeşitli illerde toplu arı ölümlerinin gerçekleştiğine dair haberleri okuyoruz. Bunun en büyük sebebi, tarımda bilinçsiz zirai ilaç kullanımının artması.
Yaşanan ve etkisini gittikçe artıran kuraklık da diğer önemli bir etken, sektör için büyük tehlike arz ediyor. Çiçeklenme zamanında bitkilerin susuz kalması arıların bal yapma oranında düşüşe ve toplu arı ölümlerine neden olabiliyor; 17-20 kilo bal alınan kovanlardan ancak 2-3 kilo bal hasat edilebiliyor. Bu gelişmeler karşısında TEMA Vakfı, Balparmak ve Millî Eğitim Bakanlığı “Arılar Varsa Yarınlar Var” sloganıyla çocuklara yönelik bir eğitim projesi başlattı. Kayıpları engellemek, biyolojik çeşitliliği korumak ve doğanın sürekliliğini sağlamak için arıları olumsuz etkileyen çevresel koşullara engel olacak çalışmaları hayata geçirmek gerekiyor. Bunlar şöyle sıralanıyor:
. Arıları yok eden tarım kimyasalları kullanılmamalı.
. Doğa ve temiz su kaynakları korunmalı.
. Sürdürülebilir ve verimli arıcılığa özen gösterilmeli.
. Bal ve diğer arı ürünleri tüketimine özen gösterilmeli…