Şirketlerin kahve posaları mobilya’ya dönüşecek
Wastespresso girişimi, kahve atıklarını toplayarak doğada hızlı bir şekilde çözülebilen ürünler üretiyor.
Merve Yedekçi |MERVE YEDEKÇİ / İSTANBUL
Yaptıkları Ar-Ge çalışmaları ile sadece pipet değil çatal, bıçak, kaşık ve daha birçok farklı ürün üzerinden çalışan girişimi kurucu ortaklarından Cavid Bayramlı’dan dinliyoruz:
En fazla ticareti yapılan ikinci ürün kahve
“Kurucularımızdan Kerem Acar ile bir gün kahve tüketirken, aslında dünyada günde ne kadar fazla kahve atığı oluştuğunu fark edip araştırmaya başladık. Ve hikâyemiz, kahve atıklarını ileri dönüştürerek plastik kullanımını azaltma vizyonu etrafında şekillendi. Şirketimiz 4 kurucu ortak olmak üzere 21-41 yaşları arasında 12 üyeden oluşuyor. Kahve, dünyada petrolden sonra en çok tüketilen ürün olmakla birlikte, posası da bu doğrultuda çok fazla oluşan bir ürün. Bu çöpe giden posayı nasıl ileri dönüştürebiliriz diye düşünmeye başladık ve bugün ise geliştirdiğimiz teknolojiler ile kahve atıklarını plastik yerine biyoplastiklere dönüştürerek çevresel bir fark yaratıyoruz. Çevreye uyumlu ürünler geliştirerek döngüsel ekonomiyi destekliyoruz.”
“Doğadan aldığımızı doğaya geri veriyoruz”
Geliştirdikleri mikro atık yönetim sistemini Bayramlı; “Dünyada yılda ortalama 400 milyar, Türkiye’de ise yaklaşık 70 bin ton kahve tüketiliyor. Bu da ham maddemiz olarak kullandığımız kahve pazarının hacminin ne kadar büyük olduğunu göstermekte. Projemiz için ne kadar fazla ham maddemiz var ise o kadar fazla da sürdürülebilir çözümümüz ve bir o kadar da müşterimiz var demek. Doğadan aldığımızı doğaya geri verdiğimiz Wastespresso projemizin şu anki aşamasında ham madde olarak kullandığımız kahve atıklarını çeşitli sektörlerdeki başarılı şirketlerden topluyoruz. İşbirlikçilerimizin sürdürülebilirlik alanında gösterdikleri hassasiyet bizi mutlu ediyor. Anlaşmalı olduğumuz lojistik firması, kahve atıklarını her hafta cuma günü şirketlerin genel müdürlüklerinden, kafelerden toplayarak fabrikamıza getiriyor ve kurutma işlemleri başlıyor. Toplanan kahve atıkları nemli olmalarından kaynaklı küflenmenin önüne geçmek için kurutma adımı oldukça önemli. Daha sonra bu atıkları ileri dönüştürerek sürdürülebilir hammaddeye çeviriyoruz. Böylece plastik kullanımını azaltarak biyomateryal oluşturuyoruz. Aynı zamanda kahve atıklarını topladığımız bu şirketlerin toplamış oldukları atık miktarlarının ölçümlemelerini yaparak ay sonunda onlara bir karbon ayak izi azaltım raporu sunuyoruz. Biyomateryal hammaddemiz ile bardak ve stop-drop üretimimiz mevcut. Ürünlerimiz biyolojik olarak parçalanabilir olmasının yanı sıra esnek ve dayanıklı. Belirli firmalar ile örnek ürün çalışmaları deniyoruz” şeklinde ifade ediyor.
“Çevre dostu kupa üreteceğiz”
“Girişimimizin büyüme ve etki alanını artırmak, sürdürülebilirlik çabalarını desteklemek ve çevresel etkisini maksimize etmek için yatırımlar oldukça önemli. Bugüne kadar, sürdürülebilir iş modelini destekleyen ve çevresel inovasyonları teşvik eden yatırımlar aldık. AR&GE çalışmalarımız devam ediyor. Daha sürdürülebilir ve kullanımı rahat olmalarını hedefliyoruz. İlk yıl sadece 1 ton kapasiteye sahipken şu anda 60 ton kapasitemiz mevcut. İlk andan itibaren planladığımız pazarlama, satış ve operasyonlarımız ile pazara giriş yaparak sürdürülebilir çözümler pazarında büyük pay almayı hedefliyoruz. Ürünlerimiz ve çözümlerimiz sadece plastik ve ambalaj sektörüyle sınırlı değil. Kendi B2C pazarımızda, ileri dönüştürülmüş ve kullanım ömrü sona erdiğinde geri dönüştürülebilecek ürünlerden oluşan bir kupa üretmeyi planlıyoruz. Bu kupa, çevresel sürdürülebilirlik ilkelerimize uygun olarak tasarlanacak ve müşterilerimize çevre dostu bir alternatif sunacak. Bununla beraber, mobilya sektöründe de ürünlerimizi göreceksiniz. Kahve atıklarını ileri dönüştürerek biyoplastik ve diğer sürdürülebilir malzemeler üretiyoruz. Bu malzemeler, mobilya endüstrisinde kullanılarak çevre dostu ve yenilikçi mobilya tasarımları ortaya çıkarmamıza olanak tanıyacak. Başlangıçta bir fikir olarak doğan bu girişim, çevresel sürdürülebilirlik konusunda önemli bir örnek haline gelmesinden mutluluk duyuyoruz.”