Keçecilik zanaatı yeniden canlanarak, kadınlara gelir kapısı oluyor

Merve YEDEKÇİ / MUĞLA

Kültürel miras, geçmişle geleceği bağlayan önemli bir köprü olarak yeniden değer kazanıyor. Unutulan zanaatlar ve el sanatları sürdürülebilirlik anlayışıyla canlandırılıyor. Bu sayede hem kültürel değerler korunuyor hem de toplumsal kalkınma ve turizm destekleniyor. Yerel kimliğin güçlenmesi içinde yapılan bu çalışmalar, yeni nesille de ilham kaynağı oluyor.

 T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes işbirliğiyle yürütülen Gelecek Turizmde Programı ise 17 yıldır sürdürülebilir turizm ve kadınların güçlenmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Program kapsamında bugüne kadar sürdürülebilir turizm konusundaki yerel girişimlere 2 milyon ABD doları hibe ve iletişim desteği sağlanarak 20 proje ile 200 bin kişinin hayatına dokunuldu. 600 STK ve 24 üniversite ile işbirliği yapıldı. Toplamda 7 yeni STK kurulmasına ön ayak olundu. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eylem Planı hayata geçirildi ve 500’den kadına iş imkânı sağlandı.

 Gelecek Turizmde programının yeni rotası ise Fethiye İncirköy olarak belirlendi. Bölgede hayata geçirilen İncirköy Keçe ve Renkler Atölyesi, kültürel miras korurken kadınlara ve gençlere eğitim fırsatları sunmayı hedefliyor. Programın paydaşlarıyla birlikte Fethiye İncirköy’de bir araya gelerek projeyi yerinde dinledik:

Seyahat edenlerin %75’i ‘sürdürülebilir turizmi’ tercih ediyor

Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi (CCAO), “Anadolu Efes olarak 17 yıldır 'sürdürülebilir turizmin bir tercih değil, bir zorunluluk olduğuna inanıyoruz. Geçtiğimiz hafta Cop29 Bakü’de ilk kez ‘sürdürülebilir turizm’ tartışılan bir konu haline geldi. Turizm, hem iklim krizine etki eden hem de krizden doğrudan etkilenen bir sektör olarak kritik bir rol oynuyor. Bu nedenle, doğal ve kültürel mirası korumak, ekolojik dengeyi gözetmek, kadınları güçlendirmek ve yerel ekonomiye katkı sağlamak için çalışıyoruz. Dünya genelinde, önümüzdeki 12 ay içinde seyahat etmeyi planlayan insanların yüzde 75'i artık sürdürülebilir turizm fırsatlarını araştırıp değerlendiriyor. Ve her 10 kişiden 7’si, sürdürülebilir turizmi deneyimledikten sonra günlük hayatında da sürdürülebilirliği öncelikli hale getiriyor. Bu nedenle, farkındalığın artması büyük bir önem taşıyor.

Son 3 yıldır Muğla’da çevresel, sosyal ve ekonomik toparlanmaya katkı sağlayacak turizm projeleri geliştiriyoruz. Taşlıca, Köyceğiz ve Akyaka’dan sonra şimdi Fethiye İncirköy’deyiz. Burada kurulan atölye ile bölgenin kadim geleneği yaşatılırken, kadınların gelir elde etmesini amaçlıyoruz. Proje kapsamında Fethiye Belediyesi’ne ait bir bina atölyeye dönüştürüldü. Köylerde yaşayan en az 30 kadına kök boya üretimi, dastar kumaşı dokuma ve keçe üretimi gibi alanlarda eğitimler verilecek. Bu sayede kadınlar hem mesleki beceri kazanacak hem de ekonomik bağımsızlıklarını elde edecek. Ayrıca, atölyede kırkılan koyun ve keçi yünleri kullanılarak atıkların geri dönüştürülmesi sağlanacak. Aynı zamanda oluşturulan alternatif turizm rotasıyla potansiyel bir sürdürülebilir turizm destinasyonu oluşmasını hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Sürdürülebilir turizm, yerel ekonomiyi güçlendiriyor

UNDP Türkiye Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Büyüme Portföyü İletişim Uzmanı Deniz Şilliler Tapan ise, “Sürdürülebilir turizmi, yerel ekonomik kalkınmanın önemli bir aracı olarak görüyoruz. Çünkü hem kadınların emeğini görünür kılarak güçlenmelerine destek oluyoruz hem de turizmi yılın her dönemine yayıyoruz. Aynı zamanda bölgeye odaklanan turizm yapısını kırsala taşıyarak fırsat eşitliğini de desteklemiş oluyoruz. Fethiye İncirköy’de kurulan keçe atölyesiyle, somut olmayan kültürel mirasımız olan dastar ve keçe dokuma gibi zanaatleri turizm değeri haline getirip, deneyim turizmiyle daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyoruz. Yakında Yeşilüzümlü Köyü’nde de dastar kumaşı üretimine başlanacak” açıklamasında bulundu.