Meta'yı bekleyen dev ceza: 10 milyar doları aşabilir
Rakiplerine karşı pazar gücünü kötüye kullanarak ücretsiz hizmetlerle veri toplamak ve bu verilerden kâr elde etmekle suçlanan sosyal medya devi Meta, AB'den gelecek büyük ceza riskiyle karşı karşıya. Şirket davayı kaybederse alacağı ceza 10 milyar doları aşabilir.
Haber Merkezi |Meta, Avrupa Birliği'nden (AB) sınıflandırılmış reklam pazarında rekabeti bozma iddiaları nedeniyle ağır bir para cezası alma riskiyle karşı karşıya. AB düzenleyicileri, Meta'nın ücretsiz Marketplace hizmetlerini sosyal ağ platformu Facebook ile birleştirerek rakiplerini zayıflatmaya çalıştığını iddia ediyor.
Meta'ya karşı antitröst soruşturması
Avrupa Komisyonu’nun yürüttüğü bu antitröst soruşturması, Meta'nın rakiplerine karşı pazar hakimiyetini kötüye kullandığı iddialarına dayanıyor. 2019 yılında başlatılan soruşturma, Meta'nın Facebook platformu üzerinden topladığı verilerle ücretsiz hizmetler sunduğu, ancak bu verilerden kâr elde ettiği yönündeki suçlamalarla ilgili. Aralık 2022’de yapılan ön bulgulara göre, Meta'nın çevrimiçi sınıflandırılmış reklamlar pazarında rekabeti bozduğu ve bu verileri kullanarak kullanıcılarına reklam satışı gerçekleştirdiği tespit edildi.
Meta'nın olası cezası ve savunması
Eğer Meta suçlu bulunursa, şirket, 2023 yılı için yaklaşık 135 milyar dolar olan yıllık gelirinin %10'una kadar para cezasıyla karşılaşabilir. Bu, dünya çapındaki teknoloji devleri için ciddi bir yaptırım anlamına geliyor. Ancak düzenleyiciler genellikle daha düşük para cezaları uygular. Meta, bu iddialara karşı savunma yaparak, Facebook Marketplace’in son derece rekabetçi bir pazarda faaliyet gösterdiğini ve rakiplerin verilerini kullanarak onlarla rekabet etmediğini belirtti.
Bu kararın, AB'nin rekabetten sorumlu komiseri Margrethe Vestager'ın görev süresi dolmadan sonuçlandırılması bekleniyor.
Vestager, görev süresi boyunca Google, Apple ve Microsoft gibi teknoloji devlerine karşı aldığı sert antitröst önlemleriyle tanınıyor. Google'a karşı açılan davada AB'nin en yüksek mahkemesi olan Avrupa Adalet Divanı, arama motoru devinin kendi alışveriş hizmetlerini rakiplerine karşı ön plana çıkararak pazar gücünü kötüye kullandığına karar verdi. Bu zafer, Vestager'ın teknoloji devlerine karşı aldığı bir başka büyük başarı olarak görülüyor.
Meta ve diğer teknoloji devleri üzerindeki küresel baskılar artıyor
Meta, yalnızca AB'de değil, diğer yargı bölgelerinde de büyük baskı altında. İngiltere'nin Rekabet ve Piyasalar Kurumu (CMA), Meta'nın rakip işletmelerden topladığı verileri nasıl kullandığına dair bir soruşturma başlatmıştı. Ancak Meta, bu verilerin kullanımını kısıtlayacağına dair söz verince soruşturma kapatıldı.
AB'nin Meta'ya karşı alacağı karar, dünya genelinde büyük teknoloji şirketlerine yönelik rekabeti bozma iddialarına karşı yürütülen diğer davalara da örnek teşkil edebilir. Özellikle Meta antitröst davası ve Facebook Marketplace'in rekabeti bozduğu iddiaları, teknoloji devlerinin küresel piyasalardaki etkilerini sınırlamak isteyen düzenleyicilerin göz önünde bulundurduğu kilit meseleler arasında yer alıyor.
Dev teknoloji şirketlerine yönelik davalar
Meta'ya karşı başlatılan rekabet soruşturması, dünya genelinde büyük teknoloji şirketlerine yönelik benzer davaların bir parçası olarak öne çıkıyor. Daha önce Google, Avrupa Birliği tarafından alışveriş hizmetlerini rakiplerinin önüne çıkararak pazar gücünü kötüye kullandığı gerekçesiyle rekor bir ceza almıştı.
Benzer şekilde, Apple ve Amazon gibi devler de hem ABD’de hem de Avrupa’da rekabet kurallarını ihlal ettikleri gerekçesiyle inceleme altında. Bu davalar, teknoloji devlerinin büyüyen pazar güçlerini sınırlamaya yönelik küresel bir çabanın parçası olarak görülüyor. Özellikle Avrupa Birliği'nin kararlı duruşu, küresel teknoloji piyasasında rekabetin korunması adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
AB'nin Rekabet Politikası
Avrupa Birliği, teknoloji devlerine yönelik sert rekabet politikalarıyla tanınıyor. Margrethe Vestager’ın liderliğinde, AB Apple, Google ve Amazon gibi şirketlere milyarlarca avroluk cezalar kesti. Bu politikaların amacı, dijital pazarlarda tekelleşmeyi önlemek ve rekabeti artırmak. Vestager’ın görev süresi boyunca başlattığı bu sıkı denetimler, AB'nin dijital ekonomide adil rekabeti koruma kararlılığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Avrupa Birliği, bu tür davalarla pazar hakimiyetini kötüye kullanan şirketlere karşı güçlü bir mesaj veriyor.