Maher Sigorta Grubu, finans sektörüne doğrudan girecek

Selçuk ALTUN

Finansal sigortalar alanında sektöre öncülük eden Maher Sigorta Grubu, kısa vadede finans sektörüne doğrudan girmek için düğmeye bastı. Bir finansman şirketi kurmaya hazırlanan grup, özellikle kentsel dönüşüm gibi büyük projelerde sigortacılığın yanında finansman ürünleri de sunacak.

Türkiye Sigorta Birliği’nin (TSB) hazirana ayı başında gerçekleşen Genel Kurulu’na katılan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın, sigorta sektöründeki beklentilerini dile getirmesiyle, sigortacılık sektörünün gelecek planları yeniden gündeme geldi. Sigortacılığın finans sektöründeki payının sadece yüzde 4,5 olduğuna dikkat çeken Bakan Elvan, bu payın artmamasındaki problemin bulunup çözülmesi için kamu ve özel sektörün birlikte çalışması gerektiğini belirtti.

Quick Sigorta ve Corpus Sigorta’nın bağlı olduğu Maher Yatırım Holding CEO’su Levent Uluçeçen, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın çok önemli bir konuya dikkat çektiğini belirtti. Türkiye’deki hayat, hayatdışı, emeklilik ve reasürans şirketlerinin tamamının toplam varlıklarının 2021 yılı Mart sonu itibariyle yaklaşık 318 milyar TL olduğunu belirten Uluçeçen, bankaların toplam varlıklarının ise yaklaşık 6.5 trilyon TL olduğuna dikkat çekti.

Bankaların Mart 2021 itibariyle yönettikleri bilanço varlıkları ile sigortacılık sektörünün yaklaşık 20 katı büyüklüğe ulaştığına değinen Uluçeçen, şöyle devam etti: “Bu veri, ülkemizde sigortacılığın ne kadar küçük kaldığını çok çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Bakanımız’ın da işaret ettiği gibi bu dengesizliği düzeltmemiz gerekiyor. Sigortacılık sektörünün aktif büyüklüğünü bankacılık sektörüyle kıyaslanabilir seviyelere yükseltmek temel hedefimiz olmalı. Bu hedefe ulaşabilmemiz için öncelikli olarak sigorta ürün gamını genişletmeliyiz. Mesela, kefalet sigortaları, alacak sigortaları ve bina tamamlama sigortalarında çok büyük bir potansiyel görüyoruz.”

“Sigortacılığın ötesine geçeceğiz”

Sigorta şirketlerinin en büyük sorununun, sigortacılıkta dar bir çerçeve içine sıkışmak olduğunu dile getiren Uluçeçen, Maher Sigorta Grubu’nun hedefinin, oluşturdukları yatırım portföyünün bir kısmı ile finans sektörüne yatırım yapmak olduğunu söyledi.

“Bizim için sigortacılık hiçbir zaman sadece risk transferi olmadı” ifadelerini kullanan Uluçeçen, şöyle devam etti: “Biz her zaman sigortacılıkta poliçe üretmek kadar yatırım yönetiminin de önemli olduğunu düşündük. Şimdi de yatırımlarımızı finans sektörüne yönlendirme kararı aldık. Maher Sigorta Grubu son yıllarda gerçekleştirdiği atılım ile finansal sigortalar alanında sektöre liderlik etti ve know-how oluşturdu. Şimdi bu birikimi finans sektöründe kullanmak istiyoruz. Bünyemizdeki iki sigorta şirketiyle toplamda yaklaşık 3.5 milyar TL’lik varlık yönetiyoruz. Bu bilanço büyüklüğü ile kefalet sigortaları, alacak sigortaları, bina tamamlama sigortaları gibi yeni ürünlerde sektöre öncülük edeceğiz.

Yatırım portföyümüzü daha aktif yönetmek istiyoruz. Bu bakımdan kısa vadeli hedefimiz bir finansman şirketi yatırımı ile finans sektörüne doğrudan girmek. Böylece, sigortacılığın verdiği piyasa bilgisi, risk yönetimi uzmanlığı ve bilanço büyüklüğü ile finans sektörünün sunduğu fırsatlardan daha etkin bir şekilde yararlanmak istiyoruz. En önemlisi de kentsel dönüşüm gibi büyük projelerde, sigortacılığın yanında finansman ürünleri de sunarak müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarına yönelik ürün portföyünü hızlı ve verimli bir şekilde oluşturmayı hedefliyoruz. Bu vizyon ile orta vadede Sayın Bakanımız’ın öngördüğü şekilde bankalarla kıyaslanabilecek varlık büyüklüklerine ulaşabileceğimize inanıyoruz.”

Bina tamamlama sigortaları büyük potansiyel taşıyor

Türkiye’nin en önemli gündeminin kentsel dönüşüm olması gerektiğini belirten Maher Yatırım Holding CEO’su Levent Uluçeçen, ülkemizin şartlarını gözönünde bulundurduğumuzda, kentsel dönüşüm için en gerçekçi yöntemin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri olduğunu söyledi. Bu sebeple, hak sahipleri ile yüklenicilerin arasındaki güveni sağlayacak tek sektörün sigortacılık olduğunu vurgulayan Uluçeçen, hak sahipleri lehine düzenlenecek bina tamamlama sigortaları ile oluşturulacak güven ortamının, kentsel dönüşüm projelerine ivme kazandıracağını belirterek şunları söyledi: “Kentsel dönüşüm projeleri hem arsa sahipleri hem de yükleniciler açısından riskler taşımakta. Sigorta şirketlerinin devreye girmesi ile riskler doğru bir şekilde yönetilebilecektir. Ayrıca, bu projelerin finansmanı açısından da sigorta şirketlerinin sağladığı güvenli ortamı kolaylaştırıcı bir faktör olarak yer alacaktır.”