Büyükhelvacıgiller’in ‘takviye’ işi, ilk 3’e oynuyor
Sağlık modasını yakından takip eden takviye gıda pazarı, yükselişe geçti. Pandemide yüzde 60 büyüyerek, Türkiye’deki tüm satış kanallarında 20 milyar TL’lik ciroya ulaşan sektör, yatırımcıların da iştahını kabartıyor. 2012’de kurulan Zade Vital’in Genel Müdürü Taha Büyükhelvacıgil, “Kurulduğumuzdan beri çok hızlı büyüyoruz. Hedefimiz 5 yıl içinde ilk 3 firmadan biri olmak” dedi.
Özge Yavuz |Sağlığın da modası var!
Zade Vital’in hikayesi 2012’de başlıyor. Konya’da 135 yıl önce helva ve şekerleme ile başlayan Büyükhelvacıgiller’in serüveni, 1989’da Zade markasıyla girdikleri yağ işinde devam ediyor. Aynı zamanda büyük grupların distribütörlüğünü yapan aile, 4.kuşağın da devreye gireceği düşüncesiyle takviye gıda sektörüne giriyor. Bu sektör, onlara uzak değil. Öncelikle sağlığa faydaları ile bilinen tohumların, yağı çıkarılarak başlanıyor işe. Ardından üniversitelerle yapılan iş birlikleri, Sağlık Bakanlığı onayıyla birlikte ürünler çeşitlenmeye başlıyor. Bu alanda büyük bir pazar var dünyada. Türkiye’de de gelişiyor. Pandemiyle birlikte ise pazardaki büyüme hızı katlanarak devam ediyor. Taha Büyükhelvacıgil, eğitimini ABD’de yaparken, dünyadaki trendin de nereye doğru gittiğini yakından takip etmiş. ‘Artık doğal içerik trendi var. Hiçbir anne çocuğuna kimyasal ürün vermek istemiyor’ diyor ve ekliyor: “Artık sağlığın da modası var. Şimdi ketojenik beslenme moda, fonksiyonel tıp diye bir alan gelişmeye başladı. Her bir dönemin de ihtiyacı değişkenlik gösteriyor. Türkiye’deki tohumun zenginliğini biliyoruz. Biz yağı çok iyi bilen bir aileyiz. 35 yıldır yağ işi yapıyoruz.”
Yeni ürün yoksa yok olursunuz!
Taha Büyükhelvacıgil, işe başladıklarında tohumlardan oluşan bir yağ serileri olduğunu söylüyor. ‘Bu sektör öyle dinamik bir sektör ki, her yıl düzenli ürün çıkarmadığınızda, ürün yatırımına ciddi bir sermaye ayırmadığınızda burada yok olmaya mahkumsunuz’ diyen Büyükhelvacıgil, “Tüketicinin ihtiyaç, beklenti ve zamanlamalarını çok iyi takip etmeniz lazım. Biz yenilikçi kategoriler geliştiriyoruz. Örneğin Omega 3 pazarı, 15 yıl önceye göre 15 kat büyüyen bir pazar var. Çünkü daha bilinçli bir anne baba geliyor. COVID’le birlikte tüketicinin aklındaki bağışıklık sistemi kavramı da değişti. C vitamini pazarı, pandemi öncesinde 1 milyon kutuydu. Pazar 10 kattan fazla büyüdü” diyor. Yağların üzerine kombinasyonlar geliştirdiklerini, örneğin çörek otuyla omega 3’ü, Hindistan cevizi ile biotini bir araya getirdiklerini anlatan Büyükhelvacıgil, “Her yıl toplam ciromuzun yüzde 10’unu Ar-Ge’ye ayırıyoruz ve her yıl 10 ürün çeşidi piyasaya sunuyoruz” diyor. Zade Vital’de 80’e yakın ürün gamı, 500’e yakın da ürün çeşidi bulunuyor.
‘5 yıl sonra ilk 3’e gireceğiz’
Takviye gıda pazarı, Türkiye’de yerli-yabancı yatırımcının iştahını açıyor. Pandemide yüzde 60 büyüyen pazarın eczane, online ve diğer kanallar dahil 20 milyar TL’lik bir büyüklüğe ulaştığı belirtiliyor. Taha Büyükhelvacıgil de, Zade Vital’in 5 yıl 3 haneli büyüdüğünü, 2019’da yüzde 60 büyüdüğünü, pandemiden sonra ise yine büyüme hanesinin 3’e çıktığını söylüyor. Büyükhelvacıgil, “Bu yıl yüzde 90 büyüme hedefimiz var. Türkiye’de 15 bin eczanede varız. 3 yılda 25 bin eczaneye ulaşmış oluruz” diyor. Yılların ilaç şirketlerinin de bu alana yatırım yapmaya başladığını belirten Büyükhelvacıgil, “Hedefimiz 5 yılda pazardaki ilk 3 oyuncudan biri olmak. Şu anda pazarda 400’e yakın şirket var. Ciro sıralamasında ilk 20’deyiz” diyor. Şirketin yurt dışında bilinirliği yüksek, 24 ülkeye ihracat yapılıyor. Büyükhelvacıgil’e yurt dışından ortaklık teklifi alıp almadıklarını sorduğumuzda ise, “Evet, teklifler geliyor. Türkiye’den de büyük gruplardan teklifler var. Ortaklığa sıcak bakıyoruz” diyor.
‘Üretimi Konya’da sürdürürüz’
Zade Vital, Konya’da Helvacızade Şirketler Grubu’nun 82 bin metrekarelik fabrikası içerisinde 24 bin metrekarelik bir alanda üretim yapıyor. Grupta 450 kişi, Zade Vital’de ise 120 kişi çalışıyor. Taha Büyükhelvacıgil, “Üretimimiz Konya’da. Anadolu Kaplanları’ndan biriyiz ve ilimizde istihdamı artırma hedefindeyiz. Konya’da GMP (İyi Üretim Uygulamaları) standartlarında üretim yapıyoruz. Gıda takviyesini ilaç kalitesinde üreten tek şirketiz. Öte yandan 200’ün üzerinde sözleşmeli çiftçiyle çalışıyoruz. Üretim ve 2 Ar-Ge merkezimiz var. Selçuk Üniversitesi ve Ege Üniversite ile çalışıyoruz” diyor. Büyükhelvacıgil, Türkiye’de tıbbi alanda kullanılabilecek 3 bin endemik bitkiye sahip olduğumuzu belirterek, “Bu sayı tüm Avrupa kıtasındaki endemik bitkilerden daha fazla” diye ekliyor.