Abraham'dan Urfa’daki rekabet standartlarını artırma hedefi

Mehmet Nabi Batuk / Şanlıurfa

Uzun yıllardır Urfa merkezli olarak 3 farklı ilde tarım ve hayvancılık sektöründe faaliyet gösteren Abraham Group, Balıklıgöl Platosunda tarihi 2 Urfa evini aslına uygun olarak yeniden inşa ederek Hz. İbrahim’in İbranicedeki ismi Abraham markasıyla turizm sektörüne kazandırdı. 5 yıl süren ilk etap yatırımıyla toplamda 26 adet nitelikli yatak kapasitesi oluşturan firma, 2’nci etap çalışmalarıyla da yatak kapasitesini 54‘e çıkarmayı hedefliyor.

Abraham Group Yönetim Kurulu Üyesi Murat Alış, yatırımdaki en önemli amaçlarının bilinen tarihe göre 12 bin yıllık geçmişi olan Urfa’nın nitelikli yatak kapasitesinin artırılması olduğunu söyledi. İnşa sürecinde iğne ile kuyu kazdıklarını dile getiren Murat Alış, “En önemli amacımız Urfa turizm sektörüne yeni bir vizyon kazandıracak bir kompleks kurmaktı. Bunun için 11.500 yıllık geçmişi olan ve Balıklıgöl’e komşu bir alanda yıkılmış 2 tarihi Urfa evini şirket bünyemize kazandırdık. Bu tarihi değerlerimize Anıtlar Kurulu’na bağlı uzmanların kontrolünde yeniden hayat verdik. Bu da bize Güney Doğu Anadolu’nun tamamı nahit taşı ve el işçiliği ile yapılan ilk otelini kurmanın gururunu yaşatıyor. İlk etabımızın inşasını tarihi binanın 100 yılı aşkın önce çekilen fotoğraflarını göz önünde bulundurarak tamamladık. Hem mimaride hem mobilya tercihlerinde hem de iç dizaynda geleneksel el işçiliği yöntemlerini tercih ettik. Otelimiz misafirlerini ağırlamaya başladı. Bölgeye A kalite konaklama hizmeti sunarak sektörümüzde genel bir gelişim ivmesi yakalamayı hedefliyoruz” dedi.

Taş ve ahşap ustaları oteli ilmek ilmek işliyor

Toplamda 9 odada 26 yatak kapasitesine sahip olduklarını aktaran Murat Alış, ayrıca 35 kişilik yeni bir istihdam alanı yarattıklarını söyledi. Tüm odalarının birbirinden farklı mimari bakış açısıyla ve deluks konseptiyle inşa edildiğini dile getiren Alış, “Hz. İbrahim’in bize bıraktığı değerlerini geleceğe taşımak için otelimizi Abraham’ın değerleriyle süsledik. Otelimizin logosunda ise ateş ve odun var. Kompleksimizin kapısı Hz. İbrahim’in gösterdiği değerlere açılıyor. Giriş kısmını bu değerlere uygun olarak çeşitli kabartmalar, mozaikler ve heykellerle işledik. Otelimizim tüm mobilyaları da Pakistanlı ustalar tarafından eski oyma yöntemlerle yapıldı. Tüm odalarımızın tasarım konsepti birbirinden farklı olarak dünyalar karması olarak dizayn edildi. 1 kral odamız var. Ayrıca 8 odamız da delux superior olarak dizayn edildi. Ege mutfağı konseptiyle alakart restoranımız hizmet vermeye başladı. Burada 60 kişiyi ağırlayabiliyoruz. Ayrıca otelimizin 3’üncü katında yer alan terasımız da 100 kişi kapasiteli üst segment Urfa Sıra Geceleri organizasyonlarında değerlendireceğiz” diye konuştu.

Mahzen, bölgenin kültürel çekim merkezi olacak

Otelin zemin katında bulunan bölümü ise Mahzen konseptiyle yeniden dizayn ettiklerini belirten Murat Alış, bu bölümü çeşitli müzik organizasyonlarında değerlendireceklerini ifade ederek şöyle devam etti: “Binamızın zemin kazılarında Osmanlı’dan neolitik döneme kadar tüm zaman diliminin mirası ile karşılaştık. L şeklindeki zemin katımızı aslına uygun olarak yeniden inşa ettik. Burada Urfa’nın en kapsamlı mahzenini kurduk. Toplamda 130 kişiyi burada ağırlayabileceğiz. Misafirlerimizin farklı tüm yeme ve içme taleplerine yanıt vereceğiz. Ayrıca mahzenimizde zaman zaman çeşitli içecek atölyeleri kurmayı amaçlıyoruz. Haftanın 4 günü canlı müzik seçeneğimiz olmakla birlikte her ayın 1 günü ulusal bir sanatçımızı burada misafirlerimizle buluşacak. Mahzenimiz müzik kültüründe Urfa’nın en önemli çekim merkezlerinden biri olacak.”