Türkiye'de beyaz eşya satışları yüzde 16 arttı

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu Başkanı Can Dinçer, "2020 yılını iç satışta 6 ana ürün grubumuzda 7,8 milyon adetle kapattık, yüzde 16'lık büyüme yaşadık. Beklentinin aksine iç satışlar ciddi bir büyüme sağladı." dedi.

Haber Merkezi | AA |

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD), düzenlediği çevim içi basın toplantısı ile Türkiye beyaz eşya sektörün 2020 verileri paylaştı. Toplantıda konuşan TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Can Dinçer, her geçen gün üye sayılarının arttığını, hem Türk oyuncularla hem de uluslararası arenanın önemli oyuncuları ile her geçen gün büyüdüklerini vurguladı.

Salgının küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisine etkilerine ilişkin değerlendirmede bulunan Dinçer, 2020'de daha önce alışık olunmayan bir deneyimin yaşandığını söyledi. Büyüme oranı tahminlerinin 2021'de daha sağlıklı olacağına işaret eden Dinçer, daralan dünyanın aksine ekonomisi büyüyen bir dünya görüleceğini ifade etti.

Türkiye'nin, üçüncü çeyrekte yaptığı atakla büyüme trendini pozitife çevirdiğini belirten Dinçer, şunları kaydetti: "Son çeyrek rakamının da pozitif geleceğini düşünüyorum. 2020 sonunda artı büyüme geleceğini ve Türkiye'nin bir sürpriz yapacağını, Türkiye'nin 2020'de büyüme ihtimalini çok yüksek görüyorum. Önümüzdeki döneme ait belirsizlikler elbette var ama aşı ile başlayan bir umut da var. Önümüzdeki dönem, ilk 6 ay pandemi etkilerinin dünyada ve Türkiye'de devam edeceğini düşünüyoruz. ABD'deki yeni hükümetin yeni ekonomik davranışları, dünyaya bakış açısı dünyadaki büyümeyi tetikleyebilir, ticaret savaşlarının azalması ile beraber dünyadaki büyüme pozitif etkilenebilir."

"Dünyanın ikinci büyük üretim üssü konumumuzu sürdürüyoruz"

Can Dinçer, Türkiye'nin beyaz eşya sektöründe dünyanın ikinci büyük üretim üssü konumunu sürdürdüğünü belirtti. Dünya beyaz eşya üretiminin yüzde 7'sini Türkiye'nin yaptığı aktaran Dinçer, "2020'de 29,2 milyon adetlik üretime ulaştık. Bunun 22 milyonu ihracat, kalanı ise yurt içi satışlar oldu. Geçtiğimiz 5 yılda 106 milyon, 10 yılda 188 milyon adet beyaz eşya üretimi gerçekleştirdik. Bu sektörde 600 bin dolaylı, 60 bin doğrudan istihdam yaratma becerisine devam ediyoruz. 15 bin adet bayi, 3 bin 500 adet servisimiz bulunuyor." diye konuştu.

"Beklentinin aksine iç satışlar ciddi bir büyüme sağladı"

2020 yılını iç satışta 6 ana ürün grubunda 7,8 milyon adetle kapattıklarını açıklayan Dinçer, "Yüzde 16'lık büyüme yaşadık. İhracat hacmimiz 22 milyon adede ulaştı. Toplamda 29,7 milyon adetle, yüzde 4'lük büyümeyle yılı tamamladık. Üretimde de yüzde 3'lük artış yaşadık." dedi.

Salgın nedeniyle beklentinin aksine iç satışlarda ciddi bir büyüme sağladıklarını aktaran Dinçer, aralıkta bir önceki yılın aynı dönemine göre iç satışta yüzde 30, ihracatta yüzde 37'lik büyüme yaşadıklarını kaydetti. Dinçer, "Aralık ayında üretim, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 43 artışla 2 milyon 800 bin adet olarak gerçekleşti. Üretimimizin neredeyse hiç durmadan üç vardiya devam ettiğini söyleyebilirim. Türkiye pazarının büyümesinde dondurucu, kurutucu, bulaşık makinesi ve fırın kategorileri öne çıktı. Türk tüketicisi, pandemi sürecinde değişen ihtiyaçlarıyla birlikte beyaz eşyanın tekrar önemini anladı." şeklinde konuştu.

"Online satış kanallarına ilgi arttı"

Can Dinçer, artan hijyen ihtiyacı, tüketicilerin zamanının büyük çoğunluğunu evlerde geçirmesi ve konut satışlarındaki artışın beyaz eşyaya talebi artırdığına işaret etti. Sektörün ihracatının son 20 yılda 10 kat arttığını belirten Dinçer, Türkiye ile en büyük ihracat pazarı olan Birleşik Krallık arasında Serbest Ticaret Anlaşması'nın (STA) imzalanarak yürürlüğe girmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Dinçer, Birleşik Krallık'la imzalanan STA'nın, Türkiye beyaz eşya üreticilerinin uluslararası rekabet gücünün korunması ve pandemi sonrası normale dönüşü hızlandırmak adına büyük önem taşıdığını vurgulayarak, sürecin yakından takip edilmesinin önemli olduğunu kaydetti.

Mağazaların kapanması ile online satışlarda yaşanan artışa dikkati çeken Dinçer, "COVID-19 salgını öncesinde e-ticaretten alışveriş yapmayanların oranı yüzde 45'ti. Bu tüketicilerin yüzde 24'ü salgın sırasında online alışveriş yapmaya başladı. Salgın azaldığında bu alışkanlıkların devam ettiğini gördük. Online satış kanallarına ilgi artsa da bayi teşkilatının, satın alma kanalı tercihinde yüzde 70'lere varan oranla önemli bir kanal olduğunu görüyoruz." dedi.

"En fazla üretim mesaisi, soğutucu grubu ürünlerinde yaşandı"

Sektör olarak 2021'in ikinci yarısında tablonun iyileşmesini beklediklerini ifade eden Dinçer, 2020'de kazandıkları kriz yönetim tecrübelerinin iş yapma biçimlerine olumlu yansıyacağını söyledi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) sektöre getirdiği taksit sınırlamasının satışlara olası yansımalarına da değinen Dinçer, "Türkiye ithalata dayalı bir büyüme modeli yaratmamalı, mutlaka üretmeliyiz. Sektörümüz üretime ve yatırıma çok önem veriyor. Dolayısıyla sınırlamanın negatif bir etkisini görmedik." dedi.

COVID-19 salgını nedeniyle zor durumda olan bayi ağı için gerekli desteklerin sağlanması konusunda çalıştıklarını ifade eden Dinçer, aynı zamanda kamu kuruluşlarını da düzenli olarak bilgilendirdiklerini aktardı. Dinçer, "Türkiye'nin her ilinde ve ilçesinde bulunan bayilerin, KOBİ'lerin yaşaması, ülkemizin geleceği ve sağlıklı büyümesi için olmazsa olmaz diye düşünüyorum. O bakımdan her türlü desteğin verilmesi gerektiğinin altını çiziyorum." ifadelerini kullandı.

Geçen yıl beyaz eşya üretiminde en fazla mesainin salgının da etkisiyle soğutucu grubu, kurutma cihazı grubu, pişirme ürünleri grubu ve bulaşık makineleri grubunda yaşandığını bildiren Dinçer, 2021 yılına ilişkin pozitif olduklarını söyledi.

"Yassı çelikte gümrük vergisi politikası gözden geçirilmeli"

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz da beyaz eşyanın temel girdisi olan yassı çelik temininde son dönemde yaşanan sıkıntıların beyaz eşya üretimi ve ihracatını olumsuz etkileyecek seviyeye ulaştığına dikkati çekti. Yavuz, "Yurt içinde yassı sac vergilerinin yarattığı etki ile piyasada bozulma yaşanmakta ve uygulanan vergi oranı doğrultusunda piyasa fiyatları artmaktadır. Özellikle ihracatın öneminin çok daha öne çıktığı bir dönemde girdi temininde yaşanan bu zorluklar maliyetleri artırmakta ve üretimi riske sokmaktadır." dedi.

AB tarafından başlatılan anti damping önleminin ardından Türkiye'de yakın zamanda yassı sıcak sac için açılan anti damping soruşturmasının kaygı yarattığını ifade eden Yavuz, "Gümrük Birliği'nin modernizasyonu vizyonu ve sektörümüzün birinci ihracat pazarının AB olması sebebiyle misilleme olarak algılanabilecek yaklaşımların ihracata olumsuz etki etme riski olduğunu düşünüyoruz. Sektörün önümüzdeki dönemde ihracat ve üretim rekabetçiliğinin olumsuz etkilenmemesi adına yassı çelik ürünlerinde gümrük vergisi politikasının gözden geçirilmesi önem arz etmektedir." diye konuştu.

Sayıştay raporunda ortaya çıktı! Sivil havacılık alarm veriyor! Borsa düşerken paniklemek yerine fırsatları yakalayın En düşük emekli aylığına enflasyon ayarı! İyileştirme masada Kredi ile araç alacaklar dikkat! Faiz düşüşü için ilk sinyal geldi iPhone’a yapay zeka dopingi! Tarih belli oldu, sınırlı sayıda telefonda desteklenecek İETT'den dört ilçeye yeni hat ve 1662 ek sefer