"Türkiye coğrafyası yaz turizmiyle israf edilmesin"

Bestenigar KARA

Dağ turizmi ve kış sporları alanlarında faaliyet gösteren Avusturyalı şirketler ve Türkiye’deki kayak merkezleri yöneticileri, Avusturya Başkonsolosluğu Ticaret Ofisi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Avusturya-Türkiye Kış ve Dağ Turizmi Altyapı Zirvesi’nde bir araya geldi. Kayseri Büyükşehir Belediyesi iştiraki Kayseri Erciyes AŞ iş birliğinde 17-18 Mart tarihlerinde gerçekleştirilen etkinliğe, kayak ve alt yapı sektörlerinden 12 Avusturya merkezli firma temsilcisi ile Türkiye’deki özel sektör, belediyeler ve kayak merkezlerinden yaklaşık 60 temsilci katıldı.

Avusturya Ticaret Müsteşarı Georg Karabaczek’in açılış konuşmasıyla başlayan zirvede söz alan Avusturya’nın Ankara Büyükelçisi Johannes Wimmer, Ukrayna-Rusya savaşı, pandemi ve iklim krizinin olumsuz etkilerine değindi. Avusturya’nın kış turizminin ülkenin gayri safi hasılasının yüzde 7.5’ini oluşturduğunu belirten Wimmer, “Misafirler tarafından bırakılan döviz yılda 40 milyar Euro’ya yaklaşıyor. Kayak turizmi Avusturya’da çok büyük bir sektör. Türkiye de önemli bir potansiyele sahip” dedi.

Kayseri Erciyes AŞ Yönetim Kurulu Başkanı (YKB) Dr. Murat Cahit Cıngı ise Erciyes’in 2005 itibariyle başlayan Master Planı neticesinde uluslararası bir kayak merkezine dönüştüğünü hatırattı. Yoğun olarak Avrupalı ve özellikle de Avusturyalı danışman ve üreticilerle beraber hareket ettiklerini söyleyen Cıngı, “Önemli dağlara sahibiz ama maalesef bu dağlardan istifade edemiyoruz. Böylesine cennet gibi bir ülkeyi sadece yaz turizmiyle yetinerek adeta israf ediyoruz. Kış turizminin gündeme gelmiş olması, dünya çapında marka değeri olan üreticilerin Erciyes›e gelmesi ve yöneticilerimizin burada olması ülkemizin kış turizmine katkı sağlayacak” diye konuştu.

İkili görüşmelerde prensip anlaşmaları sağlandı

Zirve kapsamında, Avusturya Ticaret Müsteşarı Georg Karabaczek’in moderatörlüğünde düzenlenen ilk panelde, iklim değişikliğinin dağ turizmine etkisi, dağların yaz ve kış aylarında aktif kullanımı ve Türkiye’nin bu bağlamdaki potansiyeli tartışıldı. İkinci paneldeyse yatırım finansmanının nasıl dağıtılması gerektiği ve Türkiye’deki turizm altyapı projelerine yönelik finansman seçenekleri gibi konular değerlendirildi.

Avusturyalı firmaların kış turizmi konusundaki teknoloji, know-how, ürün ve hizmetlerini tanıttığı etkinlikte şirket temsilcileri, Türkiye’deki özel sektör, belediye ve kayak merkezleri yöneticileriyle ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmeler sonunda bazı firmalar, Türkiye’nin farklı bölgelerindeki tesislere yatırım yapma konusunda ilk prensip anlaşmalarını gerçekleştirdi.

Büyükelçi Wimmer: Türkiye enerji ve güvenlikte önemli bir ortak

DÜNYA’ya konuşan Avusturya Büyükelçisi Johannes Wimmer, Avusturya-Türkiye siyasi ilişkilerinin 2021’den itibaren yoğunlaştığını ve ekonomik ilişkilerin de pandemi esnasında ivme kazandığını ifade etti. İş birliğinin geliştirilebileceği birçok potansiyel alan olduğunu belirten Wimmer, “Göç ve güvenlik konularında Türkiye önemli bir ortak. Bu konularda iş birliği içerisindeyiz,” dedi. Rusya-Ukrayna krizi ile birlikte enerji ve güvenlik konularında Avrupa’da jeopolitik bir geçiş ve re-oryantasyon sürecinin yaşandığını vurgulayan Wimmer, “Enerjide daha sürdürülebilir çözümler ve çeşitliğe odaklanmalıyız. Türkiye enerji ve güvenlik konularında önemli bir ülke ve ortak konumunda” dedi. Wimmer, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna krizindeki arabuluculuk çabaları ve Paris Anlaşması dahil iklim değişikliği üzerine yaptığı çalışmaların Avrupa tarafından olumlu karşılandığını söyledi.

'Avusturyalı yatırımcı istikrar ve öngörülebilirlik arıyor'

Avusturya Ticaret Müsteşarı Georg Karabaczek, son iki yılda Türkiye’nin Avusturya’dan yaptığı ithalatın yaklaşık %20, Avusturya’ya yaptığı ihracatın ise %27 arttığını söyledi. Bu dönemde ikili hizmet ve mal ticaretinin yaklaşık 4,5 milyar Euro’ya ulaştığını belirten Karabaczek, “Türkiye üretim merkezi olabilir. 250 Avusturyalı firma Türkiye’de faaliyet gösteriyor. Bunların %10’ü üreticiler. Son 1-1,5 yıldır birçok firma Türkiye’deki üretimini geliştirmek için çalışıyor. Ürün kalitesi nedeniyle çoğu şirket, ürün satın alma konusunda Çin gibi Uzakdoğu ülkelerinden Türkiye’ye kaydı” diye konuştu. Türkiye’nin lojistik gibi alanlarda altyapısının uygun olduğunu ifade eden Kabaczek, “Ancak yatırımcılar istikrarlı, öngörülebilir ve güvenilir partnerler aramakta. Türkiye’nin bu anlamda böyle bir ortam sağlaması çok önemli” dedi.