Kışlık giyimde fiyat farkı %30’u bulacak
Maliyetler ve baskılanan kurun yanı sıra artan koruma önlemlerinin yerel tedariki negatif etkilediğini söyleyen Vahap Küçük, “Kur baskısı sürerse Türkiye’den tedarikimiz yüzde 60’a düşecek” dedi. Öte yandan kışlıkların da üretilmeye başlandığını belirten Küçük, kış sezonunda fiyat artış oranının yüzde 30’ları bulacağını dile getirdi.
Haber Merkezi |YENER KARADENİZ / İSTANBUL
Türkiye’nin en büyük, AB’nin ise 6. büyük hazır giyim perakendecisi LC Waikiki’nin Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük, bulundukları ülkelerde artan koruma önlemleri nedeni ile aynı ülkeden tedarike yöneldiklerini söyledi. Türkiye’de ise artan maliyetler ve kurun baskılanmasının yerel tedariki negatif etkilediğini dile getiren Küçük, “Yerli tedarik oranımız bu nedenle yüzde 80’lerden 70’lere geriledi. Böyle devam ederse bu oran yüzde 60’a düşecek” dedi. Türkiye’de artan maliyetler konusunda da değinen Küçük, “Kışlık ürünleri üretmeye başladık. Kışlıklarda fiyat artışı enflasyonun altına kalacak. Eskisi günü yüksek fiyat artış oranları görmeyeceğiz. Yurtdışına üretilenler dövize bağlı. Ancak önümüzdeki sezon kışlıklarda yüzde 20-30 arası bir fiyat artışı olacaktır” dedi.
2023 ciro hedefi 5 milyar dolar
LC Waikiki hali hazırda Türkiye de dahil olmak üzere 56 ülkede bin 400 mağaza ile faaliyet gösteriyor. Geride bıraktığımız yılı 3 milyar dolar ciro ile kapatan şirketin bu yıl ki hedefi ise bu rakamı 5 milyar dolar seviyesine yükseltmek. Marka öte yandan yine bu yıl 4 yeni ülkeye girerek 100 de yeni mağaza açmayı hedefliyor. Böylece LC Waikiki 60 ülkede bin 500’ün üzerinde mağaza sayısına ulaşacak. Tüm bu rakamlar, markanın alım gücünün de ne denli yüksek olduğunun resmi niteliğinde… Bu konuda 2020’de başlayan salgının önemli bir değişime yol açtığını dile getiren Vahap Küçük, “Bulunduğumuz birçok ülke, yerel üretimi desteklemek için koruma önlemlerini artırarak ithalatı zorlaştırdı. ‘Burada üretin, buradan satın gibi’ politikası izlediler. Fas, Mısır ve Cezayir gibi ülkelerde de döviz çıkarma konusunda sıkıntı var. O nedenle oralarda varsak oralardan tedarik etmek durumunda kalıyoruz. Bizim Mısır’da 40 mağazamız var. Bu yüzden orada üretim tesisimiz olmasına rağmen fasona da yönlenmek zorunda kaldık. Şu an Türkiye’den çok az ürün gönderme zorunluluğu hasıl oldu. O pazarı kaybetmeme adına orada üretip orada satma noktasına geldik” dedi.
Bunun yanı sıra Türkiye’deki konjonktürün de Türkiye’den tedariki negatif etkilediğini anlatan Küçük, “Asgari ücretin yüzde 100, enerjinin yüzde 200 arttığını varsayarsak ve buna diğer girdi maliyetlerindeki artışı da eklersek ve bir de döviz de baskılanınca o zaman yurtdışına ürün satma ve ihracat yapma konusunda zorlanıyorsunuz. Türkiye’de kur baskılanıyor. Enflasyon yüzde 50 iken döviz aynı oranda artmıyor. Beklentimiz enflasyon hangi oranda artıyorsa dövizin de o oranda artması. Böyle devam ederse hali hazırda yüzde 80’den yüzde 70’e gerileyen yerel tedarik oranımız yüzde 60’a kadar düşer” ifadelerini kullandı. Küçük, “Rusya’da satacağımız ürünü ya Bangladeş’te, Myanmar ya da Afrika’nın başka ülkelerinde üretip oraya gönderme durumunda kalıyoruz. Çünkü rakiplerimiz de onu yapıyor. Gelişmeler bunu gerektiriyor. Artık pazar kadar üretim de önem arz etmeye başladı. Pandemiden sonra pazarı düşünüyorduk ama şu anda pazar kadar üretim de önemli duruma geldi” dedi.
■ Olması gereken dolar kuru seviyesi 23-35 TL arası
Peki bu durum Türkiye’nin üretim gücünü kabiliyetini kaybetmesine yol açar mı? Bunu henüz söyleyemeyeceğini belirten Vahap Küçük, “Bu biraz hükümetlerin döviz politikasına da bağlı. Üretim gücü, hükümetlerin alacağı politikaya bağlı” dedi. Seçim sonrası kur politikası konusunda beklentisi konusunda ise Küçük, “Gelecek hükümetin bu konudaki politikası ne olur bilemiyoruz ama olması gerekeni söylüyoruz. Olması gereken enflasyon kadar kurun da aynı oranda artması, at başı gitmesi. Şu anda dövizin olması gereken seviyesi 23-25 arasında bir yer. Bizim ihracatçılar da bunu öngörüyor.
15-20 mağazayı bulduğumuz ülke vergi koyuyor
LC Waikiki daha çok yakın coğrafya ve gelişmekte olan ülkeleri odağına alan bir marka. Son dönemde ise yabancı markaların çıktığı Rusya hedef pazarlar arasında. Küçük, “Zara, H&M ve Uniglo gibi yabancı markaların çıkması ile birlikte iyi lokasyonlar uygun fiyata gelmeye başladı. Orada eğer bir ambargo kararı gelmezse bir büyüme fırsatı var.” dedi. Bulundukları diğer ülkeler konusunda ise Küçük, “Bazı ülkelerde bizden önce koruma vergileri yoktu. 15-20 mağazayı bulunca vergi koymaya başladılar. Mesela Fas sıfır vergi idi şu an yüzde 35 vergi koydu Cezayir ve Tunus öyle. Vergi koyarak kendi yerel markalarının rekabet üstünlüğünü korumaya çalıştılar. Bu sefer sen dönüp orada üretmeye başlıyorsun. Bu konuda da dönüşüm kolay olmuyor” ifadelerini kullandı.