İnsanlığın en büyük hayali: yapay zeka

1950’lerden bu yana hayalimiz insanlar gibi düşünebilen, hareket edebilen, insanların üst düzey bilişsel yeteneklerine toplu bir şekilde sahip olan bir makina inşa etmekti. Akıl yürütme, düşünme, doğal dil kullanma, bellek, soyutlama yapma, nesneleri tanıma, algı gibi üst yetilere sahip olabilen tek bir makine istiyoruz. Bu açıdan baktığımızda yapay zeka insanlık tarihinin somut olarak en büyük hayali ve projesidir. 

İki üç sene önce hayatımızda yapay zeka sadece Siri, Google Asistan ve Alexa’tan öteye çok da bir şey ifade etmiyordu. ChatGPT lansmanından sonra görsel oluşturma araçları, doğal dil kullanma, nesneleri tanıma, bellek gibi araçlar aylar içerisinde öyle bir gelişme katetti ki, insanların yapay zekayı kullanma motivasyonlarında değişiklik gördük. İnsanlar, yapay zekayı orijinal fikirler üretmek, metin ve verileri analiz etmek gibi ağır görevlerde kullanmaya başlarken, diğer taraftan mevcut işleri iyileştirmek gibi daha hafif görevler için de kullananların sayısı artmaya başladı.

GWI, ChatGPT lansmanından birkaç ay sonra, 2023 yılının Şubat ayında ilk kez küresel ölçekte araştırdığında katılımcıların üçte ikisi bu aracı zaten duymuştu, ancak yarısından azı ChatGPT’nin ne olduğunu biliyordu. 2023 Eylül ayına gelindiğinde ise ChatGPT’yi duymadıklarını söyleyenlerin oranı %13’e düştü. Verilerde bu kadar kısa aralıklarda büyük değişime sık sık rastlamıyoruz. Bu, merakın uygulamayla buluşması nedeniyle yapay zekanın gerçek anlamda yıkıcı doğasına işaret ediyor. Yapay zekanın logaritmik bir hızla büyümesi sosyal veya politik bir olayın sonucu değildi. İnsanların bu yeni dijital dönüşüm çağını deneyimlemek için teknolojiye yönelmesinin bir sonucu olarak ortaya çıktı. Son dönemde teknolojideki gelişmelerin hız kazanması, insanların ihtiyaçlarının bu alandaki gelişmelerle kesişmesiyle beraber yapay zeka 2023 yılında en fazla konuştuğumuz dijital dönüşüm gündemi oldu. Yapay zekanın son birkaç yıldaki logaritmik gelişimini göz önüne aldığımızda ise Endüstri Devrimi'nden sonra insanların gündelik yaşam biçimini ve birçok alanda iş yapış şeklini kökten değiştirecek bir sonraki devrim olacağı aşikar.

2024 yılında iletişim sektöründe yapay zekanın kullanımı beş kritik odakta varlık gösterecek. Tüm pazarlama stratejilerini ve planlarını desteklemek için herkesi müşteri büyümesinin mimarlarından birine dönüştürecek olan içgörü, başarılı stratejileri kurgulama/geliştirme ve doğru analizler yapma noktasında markaların rekabet etme avantajını artıracak. Yapay zeka medya alanında müşterilere planlama, satın alma ve optimizasyon noktasında daha hızlı ve erken kazanmaya yönelik doneler sunacak. Yaratıcılık ve üretim noktasında ise geniş ölçekte kişiselleştirilmiş içeriklerin oluşturulmasında öncü olacak. Yazılım açısından baktığımızda ise en iyi yazılımlar ve dijital olarak etkinleştirilmiş ürünler aylar değil, günler/haftalar içerisinde pazara sunulacak. Operasyonel kısımda da özellikle operasyonların işleyiş süreci ve müşteri yönetim sistemleri hız, doğruluk ve verimlilikle güçlendirilecek.

Yapay zekanın iletişim sektöründe 2024 yılında göstereceği etkinin çeşitliliği ve potansiyeli dikkate alındığında, ilerleyen dönemlerde bu teknolojinin, iş süreçlerini ve müşteri deneyimini daha da optimize ederek sektördeki dönüşümü hızlandıracağına dair şüphe yok.