Ziraatçiler, tarımsal üretim için destek istiyor

Mersin’de faaliyet gösteren Anamur-Bozyazı, Tarsus, Akdeniz, Aydıncık, Çamlıyayla, Erdemli, Gülnar, Mut, Silifke ziraat oda başkanları, salgınla mücadele kapsamında fiyatları sabitleyici önlemler alınması gerektiğine vurgu yaparak tarımsal üretim desteği talep ediyor.

Mehmet Nabi Batuk

Koronavirüs salgınının en çok etkilediği sektörlerin başında tarımsal ürün üreticileri geliyor. Tarımsal üretim yapan illerde de insanlar sokağa çıkmadığı, tarlalarda, seralarda çalışacak işçi bulmak eskisi kadar kolay olmadığı için çoğu ürün ya ekilemiyor ya da tarlalarda seralarda kalma tehlikesi ile karşı karşıya. Bu şartlar altında üretilen ürünlerin maliyetlerin altında satılmasından şikayet eden ziraatçiler, fiyatların sabitlenmesini ve devlet desteği istiyor.

Mersin’de faaliyet gösteren Anamur-Bozyazı, Tarsus, Akdeniz, Aydıncık, Çamlıyayla, Erdemli, Gülnar, Mut, Silifke Ziraat Odası başkanları, koronavirüs salgını kapsamında alınan tedbirlerin tarımsal üretim faaliyetlerine etkilerine ilişkin ortak basın açıklaması yayımladı. Konuyla ilgili bilgi veren Anamur-Bozyazı Ziraat Odası Başkanı Ahmet Şeref Gümüş, Mersin’de koronavirüsün etkileri nedeniyle üretimin durma noktasına geldiğini dile getirdi. Son 15 günlük süreçte çiftçinin ürettiği ürünlerin maliyet fiyatının altına düştüğünü vurgulayan Gümüş, “Çiftçinin kilo satış fiyatı 8 TL-9TL olan çilek şu an 2,5 TL-3 TL’ye, 6,5 TL’ye satılan muz 4,5 TL-5,00 TL ’ye, 3,70 TL’ye satılan salatalık 1,60 TL’ye, 2,50 TL’ye satılan domates 1,00 TL’ye, 6,20 TL’ye satılan patlıcan 2,20 TL’ ye satılıyor. Ürünlerimiz maliyetinin altına satıldığı için üreticilerimiz zor durumda kalıyor” diye konuştu.

“Salgından sonra Hollanda Hastalığı’na yakalanabiliriz”

Üreticilerin mağduriyetinin her geçen gün artığının altını çizerek fiyatları sabitleyici önlemler alınması çağrısında bulunan Gümüş, ürünlerin satış fiyatının hızlı düşüşüne ilişkin önlem alınmazsa çiftçilerin durumunun daha da kötüleşeceğini vurguladı. Gümüş, şunları söyledi: “Önlem alınmaz ise koronavirüs hastalığından kurtulduktan sonra; gıda üretiminde Hollanda Hastalığı’na yakalanabiliriz. 1960 yıllarında gaz rezervi bulunan ve para birimi güçlenen Hollanda, üretimi adeta bırakıp, ithalata yönelmişti. İlk ekonomik sarsıntıda ise hiç bir üretimi kalmadığı için ekonomisi adeta yaprak gibi savrulmuş ve toparlaması neredeyse 20 yılı bulmuştu.”

Bugün Hollanda’nın yaptığı hatalardan ders alarak adeta bir gıda üretim ülkesine dönüştüğüne dikkat çeken Gümüş, “Yine üretimi bırakıp, ithalata geçen ve yakın zamanda bedelini çok ağır ödeyen ve ödemeye devam eden Venezuela örneği de karşımızda durmaktadır. Bu ülkenin çiftçisi üretmek için çabalıyor. Ama çiftçiyi teşvik eden, koruyan önlemler ve tedbirler de mutlaka alınmalıdır. Çiftçi topraktan uzaklaşmamalıdır. Çiftçi bu zor günlerde bile büyükşehirlerdeki insanlarımız sağlıklı yiyeceklere ulaşsın diye tarlasına, bahçesine, serasına giderken; zararına üretim yapmasının önüne geçilmeli ve mutlak ve mutlak suretle gerekli önlemler alınmalıdır” açıklamasını yaptı.

Merkezi yönetim brüt borç stoku 8,3 trilyon lira oldu Finansal okuryazarlığınızı ücretsiz eğitimlerle geliştirin! İmamoğlu'dan Beyoğlu tepkisi Asgari ücret, memur ve emekli maaş zam tahminini açıkladı Stoltenberg: 10 yıllık görev süremde 5 büyük ders aldım Deniz Demir'den GSS borçları için soru önergesi