Deprem bölgesinde, 2,8 milyar liralık mazot ve gübre desteği nakit ödenecek

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Malatya'da deprem bölgelerindeki son duruma ilişkin, Doğanşehir Devlet Hastanesi Kriz Merkezi'nde açıklamalarda bulundu. Depremin, Konya'nın 3 katı büyüklüğünde, yaklaşık 103 bin kilometrekarelik bir alanda meydan geldiğini bildiren Kirişci, ülkenin yüzde 17'sine tekabül eden nüfusun doğrudan etkilendiğini söyledi.

Kirişci, ilk andan itibaren yoğun bir çalışma içinde olduklarına işaret ederek, Bakanlığın insan kaynağı, araç ve gereçlerini, ihtiyaçları karşılamak için seferber ettiklerini anlattı. Bakanlığın, bitkisel üretim ve hayvansal üretim alanındaki zararlara yönelik çalışmaları hakkında bilgi veren Kirişci, "Malatya'da yıkılan ve ağır hasarlı küçükbaş ve büyükbaş işletme sayısı 1462, telef olan yani ölen büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısı 7 bin 219, 13 su ürünleri işletmesinde de 101 ton balık ve 14 milyon yavru balık zayi olmuştur." diye konuştu.

"Karakaya Barajı'na su akışını başlattık"

Hayvansal üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması için çalışmalara devam ettiklerinin altını çizen Kirişci, Malatya'da depremde yıkıma uğrayan işletmelerdeki hayvanlar için 240 çadır, 204 branda, 1028 ton hayvan yemi gönderdiklerini, besicilere Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) aracılığıyla 600 ton arpa verildiğini kaydetti.

Kirişci, barajlar konusunda gerekli incelemelere devam ettiklerini dile getirdi. Malatya'da, Sürgü ve Sultan Suyu barajlarının önemli olduğuna dikkati çeken Kirişci, "Sultan Suyu Barajı'nın kretlerinde oluşan çatlak nedeniyle sızıntı ve risk oluşturmasa dahi bunun tahliyesini öngördük ve devamındaki Karakaya Barajı'na su akışını başlattık. Malatya'da ve diğer 10 ilimizde bulunan 110 baraj ve 30 göletle ilgili hiçbir problemimiz olmadığını belirtmek isterim" ifadelerini kullandı.

İnsan kaynakları noktasında, 3 Bakan Yardımcısının sahada, birinin ise Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Koordinasyon Merkezi'nde bulunduğunu bildiren Kirişci, 1 uçak, 2 helikopter, 5 bine yakın alet ve ekipmanla birlikte 14 bin 324 personelin de sahada çalıştığını belirtti.

"Toplam 1,5 milyar lira yem desteği vereceğiz"

Bölgede gıda arz güvenliğinin teminatı olan üreticilerin rahatlamaları için destekleme ödemelerini bölge için öne çektiklerini dile getiren Kirişci, şu değerlendirmelerde bulundu:

"2022'den itibaren ayni olarak verilmeye başlanan mazot ve gübre destekleri, depremden etkilenen 11 ilimiz için nakit olarak ödenecek. Bu kapsamda toplam tutarı 2,8 milyar lira olan mazot ve gübre destekleri, şubat ayı sonuna kadar çiftçilerimizin hesaplarına yatırılacak. 2023 üretim yılı ÇKS başvurusunu yapan üreticilerimizin 28 Şubat olan ürün güncelleme son başvuru tarihini, 8 Mayıs tarihine kadar uzattık. Yıl boyunca ödenecek olan 530 milyon lira tutarındaki Çiğ Süt Desteği, Buzağı Desteği, Anaç Koyun-Keçi Desteği, Büyükbaş Hayvan Besi Desteği, Arılı Kovan Desteği, Sürü Büyütme ve Yenileme Desteği ödemeleri 11 ilimiz için şubat ayı içine çekilerek üreticilerimizin hesaplarına yatırılacak. Ayrıca, 11 il için 185 bin işletmeye, 2 milyon büyükbaş için hayvan başına 500 lira ve 9 milyon küçükbaş için hayvan başına 50 lira olmak üzere toplam 1,5 milyar lira yem desteği vereceğiz."

"Hububat ve bakliyatlarda cins ve kota sınırı olmaksızın alım yapılacak"

Kirişci, şubat ayı sonuna kadar Malatya'daki üreticiler için 141,6 milyon lirası mazot gübre desteği, 3,2 milyon lirası yem bitkisi desteği ve 32,7 milyon lirası hayvancılık destekleri olmak üzere toplam 177,5 milyon lira tarımsal desteği çiftçilerin hesaplarına yatıracaklarını kaydetti. Deprem afetinden etkilenen illerde, ÇKS'ye kayıtlı üreticilere destek olmak amacıyla TMO hububat ve bakliyatlarda cins ve kota sınırı olmaksızın üreticiden alım yapacağını aktaran Kirişci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Deprem bölgesine kurduğumuz seyyar kliniklerle sahipsiz hayvanların tedavilerini üstlendik. İnşallah süreç içerisinde alacağımız diğer kararlar ve önlemler ile bölgedeki tarımsal üretimin sürdürebilirliğini sağlamaya devam edeceğiz. Bakanlık olarak üzerinde hassasiyetle durduğumuz bir konu var ki zaten deprem olmamış olsaydı bile biz kırsala dönüşün mutlaka teşvik edilmesi ve üretimin kırsalda yapıldığı gerçeğinden hareketle, desteğin artırılması yönünde bir pozisyon almıştık. Şu anda depremden dolayı kırsalı veya köyleri terk etme eğilimindeki vatandaşlarımızı da mutlu kılmak ve teşvik etmek adına bahsettiğim desteklerin yanı sıra yeni destekleme çalışmalarımızın da yer alacağını ve devam edeceğini belirtiyorum."