Solunum cihazı üreticileri kapanma noktasına geldi
Koronavirüs tedavisinin en önemli unsurlarını oluşturan solunum cihazı ve temel sarf mazemeleri ile oksijen konsantratörüne yönelik yurtdışından yoğun talep var. Buna karşın, ürünlere getirilen ihracat yasağı 100’den fazla ülkeye ürün gönderen yerli üreticileri kapanma noktasına getirdi.
Hüseyin GÖKÇE
ANKARA - Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün tedavisinde kullanılan cihazlar ve hayati derecedeki sarf malzemelerini üreten yerli firmalar, Türkiye’de ve dünyada en çok talebin olduğu bir dönemde kapanma riskiyle karşı karşıya kaldılar. İhracatı yasaklanan ürünler, iç piyasadan da ihtiyaç olmasına rağmen talep gelmediği için üreticiler, Mayıs ayında üretimi durdurmayı planlıyor.
Koronavirüs salgını dünyadaki tüm sektörleri ciddi şekilde tahribata uğratırken, gerek salgının yayılma hızını azalacak, gerekse virüs bulaşan hastaların tedavisini gerçekleştirecek araç-gereçlerin üretim modellerinde de değişim yaşanıyor.
Ülkemizde, tanı kiti, ventilasyon cihazı ve sarf malzemeleri ile yoğun bakıma girmeyen hastaların kullandığı oksijen konsantratörü üreten çok sayıda firma mevcut. Türkiye’nin bu ürün gruplarında rutin dönemde 50 milyon dolar civarında bir ihracat pazarı söz konusu. Bu kapsamda kullanılan 7 ürünün ihracatı 26 Mart’ta ön izne bağlanırken, önce Türkiye’nin ihtiyacının karşılanması, ardından da ihracata izin verilmesi şeklinde bir yol haritası oluşturuldu. Aradan 3 hafta geçmesine rağmen, Türkiye’nin hangi ürüne ne kadar ihtiyacı olduğuna ilişkin tespit tam olarak yapılamadı. 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapan yerli üreticiler, yasak sebebiyle ihracatı sıfırladıkları gibi, içerden resmi talep olmadığı için, Türkiye’ye de mal verememeye başladılar.
Birçok kalemde ihtiyacın 5 katından fazla kapasite var
Bu kategoriye giren ürünlerin tamamında Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak kapasite var. Ancak bu ürünlerin nihai kullanıcısı olan kamu kumlarından, üretici firmalara yönelik şu ana kadar somut bir talep oluşturulmaması, firmaların üretimde frene basmalarına yol açtı.
ABD’nin 150 bin ventilatör talebi karşılanamıyor
DÜNYA’ya açıklama yapan üretici firmaların yöneticileri, kamunun ihtiyacı tespit edip sektöre bildirmesi halinde çok kısa süre içinde Türkiye’nin 1 yıllık ihtiyacını karşılamaya hazır olduklarını bildirdiler. Firmalar eğer kendilerinden alım yapılmayacaksa ihracatın önünün açılması gerektiğini vurgularken, ABD Sağlık Dairesi ve Avrupa Birliği standardında yapılan üretime büyük talep olduğunu bildiriyorlar. Bir sektör temsilcisi sadece ABD’nin Türkiye’den 150 bin ventilatör talebi geldiğini, bunun karşılığının 1.5 milyar doları bulduğunu ancak olumlu ya da olumsuz talep veremediklerini kaydetti. Yanı sıra çok sayıda Avrupa ülkesinden de cihaz talebi gelmesine rağmen firmalar bunlara karşılık dahi veremiyor.
Parası alınmış ürünler gönderilemiyor
İhracatı ön izne bağlanmış ürünler için daha önce ihracat bağlantısı yapmış, hatta parasını tahsil etmiş firmalar da bu ürünleri gönderemiyor. Karşı taraftaki alıcıların da kendi devletlerine yükümlülüklerini yerine getiremediği için cezai yaptırımla karşı karşıya kaldığına dikkat çekiliyor.
26 Mart’ta yayınlanan İhracatı Yasak ve Ön İzne Bağlı Mallara İlişkin Tebliğ ile 8 ürünün ihracatı ön izne bağlandı. Ancak bu listede yer almasa da aynı Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonuna (GTİP) sahip bir çok ürünün lojistik firmaları tarafından taşınmadığı, gümrük müşavirleri tarafından da belge düzenlenmediği belirtiliyor.
“Kamu ya sipariş vermeli ya da ihracatın önü açılmalı”
Firmalar çıkış yoluna ilişkin çözüm önerilerini de paylaştılar. Türkiye’nin ihtiyacının tamamını fazlasıyla karşılamaya hazır olduklarını tekrar eden firma temsilcileri, “Eğer bizim dünya standardının üzerinde ürettiğimiz cihazlar burada kullanılmayacaksa ihracatın önü açılsın. Kamu sipariş vermeli veya ihracat yapılmalı. Türkiye milyar dolar seviyesindeki döviz gelirinden mahrum kalmasın, çalışanlarımızı koruyalım, yenilerini ekleyelim” ifadelerini kullandılar.
Çin’den kapılan pazar tekrar kaybediliyor
Koronavirüsün ilk görüldüğü ülke olan Çin, hastalığın etkisini yavaş yavaş azaltırken, bu alanda üretim yapan firmalar ise tam kapasiteyle çalışmaya başladı. Kaynaklar, yıllardır büyük güçlükle elde edilen Avrupa pazarını Çin’e kaptırmaya başladıklarını vurguladılar. Bu ürünlerin ihracatına izin verilmezken, yeniden üretime başlayan Çin’den ithal edilecek bazı ürünler için de gümrük vergisinin sıfırlandığına dikkat çekiliyor.
“Döviz getirmek yerine, fabrikaları kapatmaya hazırlanıyoruz”
DÜNYA’ya bilgi veren firma temsilcileri, gelinen noktada kısa zaman diliminde Türkiye’ye milyar doların üzerinde döviz girdisi sağlayacak bir sektör yapılanması olduğuna vurgu yaparken, ihracatın yasak olması yanı sıra içeriye de ürün satılamaması sebebiyle, mecvut durumun birçok şirket için sürdürülebilir olmaktan çıkacağını belirttiler. Firmalar önemli kısmı mühendis olmak üzere 1000’in üzerinde personel çalıştırdıklarını, işsizliğin ve döviz ihtiyacının had safhada olduğu bir dönemde, hem istihdamı hem de döviz girdisini artırmak yerine üretime ara vermeye hazırlandıklarını vurguladılar. Bir çok firma temsilcisi, bu durumun devam etmesi halinde, bazısının üretim tesisini tamamen kapatmak zorunda kalacağını, bir kısmının ise TBMM’de kabul edilerek kanunlaştırılan düzenlemeden yararlanarak çalışanları ücretsiz izne göndereceğini ifade ettiler.