Sigorta şirketlerinin prim üretimi ilk çeyrekte yüzde 70 arttı

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) tarafından 11. Sigorta Haftası kapsamında düzenlenen ve ‘Sigortacılığın Geleceğini Yeniden Tanımlamak: Yeni Fırsatlar’ temasıyla gerçekleştirilen Uluslararası Sigorta Zirvesi başladı.

Zirvenin açılışında konuşan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, hem sigortacılık hem de emeklilik alanında sigorta sektörünün büyümeye devam ettiğini kaydederek, 2021 sonu itibarıyla aktif büyüklüğün 427 milyar lirayı, prim üretiminin 105 milyar lirayı, BES'te fon büyüklüğünün ise 244 milyar lirayı aştığını söyledi.

Sektör olarak 2021'de ülke ekonomisine sağladıkları teminatın 230 trilyon liraya ulaştığını, ödedikleri toplam tazminat tutarının ise 64 milyar liraya yaklaştığını dile getiren Benli, "Öte yandan, 2022'in ilk üç ayında prim üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70 artışla 43 milyar liraya ulaştı. Benzer şekilde BES'te devlet katkısı dahil toplam fon büyüklüğü de mayıs ayı itibarıyla geçen yıla göre yüzde 56 artışla 285 milyar lirayı aştı." diye konuştu.

Sigortacılık sektörünün birçok ülkeye örnek teşkil edecek başarılı uygulamalara ev sahipliği yaptığını ifade eden Benli, bunların başında gelen BES'te devlet desteğinin yüzde 30'a çıkarılmasıyla 300 milyar TL fon büyüklüğüne ve 14 milyon katılımcıya hızla yaklaştıklarını vurguladı.

Benli, "Bireysel emeklilik sisteminde hedefimiz, 500 milyar TL fon büyüklüğüne ve 17 milyon katılımcıya ulaşmak. Yakın zamanda hayata geçirilen reformlarla bu hedeflere artık daha yakın olduğumuzu biliyoruz." açıklamasında bulundu.

“DASK'ta 10,7 milyon adet poliçeye ulaşıldı”

Atilla Benli, Marmara Depremi'nden sonra uygulanmaya başlanan DASK'ta halihazırda 10,7 milyon adet poliçe ve yüzde 54 oranındaki sigortalı konut sayısıyla yoluna devam ettiğini söyledi.

TARSİM'in çiftçiler için her geçen gün önemi daha da artan bir sigorta havuzu haline geldiğini vurgulayan Benli, Azerbaycan'da da benzer bir havuzun kurulmasına destek olduklarını bildirdi.

Küresel salgın, iklim değişikliği, doğal afetler ve savaşlar gibi beraberinde önemli makroekonomik sorunları ve riskleri barındıran gelişmelerin sigortacılığa etkilerine değinen Benli, sürdürülebilirlik odağında yeni iş modellerinin geliştirilmesinin, müşteri sadakatinin artırılmasının, sermayeye daha kolay erişimin, dijitalleşmenin, sigortacılıktaki teknolojik girişimlerin, çoklu erişimin, yeni müşteri kazanımının ve operasyonel verimliğin artırılmasının öneminden bahsetti.

Türk Devletleri Teşkilatı üyeleri ile iş birliği anlaşması

TSB Başkanı Benli, sigortacılık sektörünün iklim değişikliğinin etkilerinden küresel salgına, yapay zekanın gelişiminden insurtechlere kadar pek çok açıdan, küresel ve bütüncül bir yaklaşımla değerlendirebilecekleri Uluslararası Sigorta Zirvesi'nin iki gün süreceğini söyledi.

Zirve boyunca katılımcıların sunacağı farklı bakış açılarını birlikte değerlendirme ve sektörün geleceğine yönelik fırsatları keşfetme imkanlarının olacağını ifade eden Benli, Sigorta Haftası kapsamında uluslararası alandaki ilişkilerini güçlendiren önemli bir iş birliğine imza de atacaklarını kaydederek, şu açıklamalarda bulundu: "TSB olarak, Sigorta Haftası'nda ağırlama fırsatı bulduğumuz Türk Devletleri Teşkilatı üye ülkeleri, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'ın sigorta birlikleri başkanlarının katılımıyla Bölgesel Sigorta Konseyi'ni kurmanın ilk adımını atıyoruz. Tüm tarafların gayretiyle hızlı bir şekilde ilerleyen çalışmalarımızı, Uluslararası Sigorta Zirvesi’nin ikinci gününde bir mutabakat zaptı ile imza altına alacağız."

"Sektörün aktif büyüklüğü her geçen yıl artıyor"

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkan Vekili Ali Ersoy da Sigortacılık Haftası'nın ilk defa düzenlendiği 2011'den bu yana sektörün hızla büyüdüğünü belirterek, toplam brüt prim üretiminin 17,2 milyar liradan 105,4 milyar liraya yükseldiğini söyledi.

Her geçen yıl artan sektörün aktif büyüklüğünün ise 42,5 milyar liradan 429,3 milyar liraya ulaştığını dile getiren Ersoy, BES birikimlerinin ise 14,3 milyar liradan 285 milyar liraya çıktığını bildirdi.

Ersoy, SEDDK’nın kurulmasıyla sektörün büyümesinin ivme kazandığını kaydederek, sigortalıların ve katılımcıların hak ve menfaatlerini korunmasını, tüm paydaşların faaliyetlerini güvenli ve etkin şekilde yürütmelerini sağlayacak bir piyasa düzenini tesis etmeyi, finansal piyasaların gelişmesine katkıda bulunmayı amaçladıklarını anlattı.

SEDDK'nın kurulması sonrasında çok önemli değişiklikler için adımlar attıklarını aktaran Ersoy, İç Sistemlere Dair Yönetmeliği yayımladıklarını, katılım sigortacılığında Türkiye modelini geliştirdiklerini, finansal sigortalarda önemli yenilikler yaptıklarını, Özel Riskler Yönetim Merkezi'ni (ÖRYM) kurduklarını, COVID-19 sürecinde sektörün yanında olduklarını, şirketlerin kuruluş sermayelerini bugünün şartlarına uyumlu halde getirdiklerini söyledi.

Ersoy, sigortacılık sektöründe yaşanan son gelişmelerden bahsederek, dijital dönüşüm, yeşil finansman ve iklim riskleri, sigorta ürünlerinin teşvik mekanizması olarak kullanılması, çevreye duyarlı sistemlere yatırım, çevreye duyarlı araçlara prim teşviki, yeşil sigorta ürünler, e-poliçe projesi, zorunlu afet sigortalarına geçiş, gelir koruma sigortası, uluslararası standartlara uyum, katılım sigortacılığı özel emeklilik gibi konulara değindi.

Ersoy, "Sektörümüzün uluslararası piyasalara uyum düzeyinin artmasıyla ülkemiz için sigortacılık alanında gelişim alanlarının ve yeni fırsatların doğacağına inanıyoruz. Kurum olarak tüm bu süreçlerin yönetiminde üzerine düşen görevleri layıkıyla yapma konusunda azim ve istekle çalışmaya devam edeceğiz." diye konuştu.