Savunma ilk şoku kolay atlattı
Savunma ve Havacılık Sanayii İhracatçıları Birliği Başkanı Naki Polat ihracatta ilk yarıda yüzde 30’a yakın düşüş görüldüğünü ancak ciroda sınırlı bir azalma olacağını belirtti.
MEHMET KAYA
Son dönemde Türkiye’nin hem ekonomi içinde, hem de ihracat içinde payı yükseliş eğiliminde olan savunma sanayiinde, salgın nedeniyle küresel çapta sıkıntılar ortaya çıktı. Türkiye savunma ve havacılık ihracatı da bundan ciddi olarak etkilenecek.
Türkiye’nin yerli üretim ve teknolojisi, TSK’nın modernizasyonu kararıyla hızla artan ve iç pazara dayalı yerli savunma sanayii sektörü cirosu 2020’de sınırlı olsa da gerileme gösterecek. Savunma Sanayii Başkanlığı, sektör cirosunu ciddi etkileyecek proje ya da sipariş iptali olmadığını açıkladı. Türkiye’de halen 700’ün üzerinde savunma ve havacılık projesi yürüyor.
İlk dalga atlatıldı
Sektörde istihdam daralması da beklenmiyor. İhracatta ise TİM tanımlı verilerde 2020’nin ilk 6 ayında yüzde 20-30 bandında bir daralma gözlendi. Yüzde olarak yüksek bir oran olsa da 2.4 milyar dolarlık yıllık ihracat tutarının bulunduğu sektörde, merkezi ciroya etkisi sınırlı olacak. İhracat gerilemesinin büyük kısmı sivil uçaklar için de üretim yapılan havacılık sanayii ihracatından geldi. Yazılı basına yönelik ilk kez bir değerlendirme yapan Savunma ve Havacılık Sanayii İhracatçıları Birliği Başkanı Naki Polat, sektörün salgının ilk dalgasını başarıyla geçtiğini, gelecek yıllarda normalleşme ile ülkelerin acil durum planlarını güncellemesinin yeni fırsatlar açabileceğini vurguladı.
6 ayda yüzde 27 gerileme
DÜNYA’ya açıklamalarda bulunan Savunma ve Havacılık Sanayii İhracatçıları Birliği (SSİ) Başkanı Naki Polat, TİM verilerine göre yılın ilk altı ayında ihracatın yüzde 27 gerilediğine işaret ederek, ihracat düşüşündeki ana nedenin ekonomik faaliyetteki yavaşlama, ülkelerin savunma harcamalarını kısma ve yeni sipariş vermemenin etkili olduğunu, ana sektörün de salgında tamamen duran havacılık olduğunu bildirdi. Polat, havacılık yanında, küresel duruş nedeniyle Türk firmaların malzeme ve ara malına erişiminde sıkıntılar yaşadığını kaydetti.
Normalleşme beklentileri
Yılın ikinci yarısının ihracat için olumlu bir görünüm sergilediğini belirten Polat, “Haziran ayı sonunda tüm dünyada normalleşme sürecine geçilmesi ile önümüzdeki dönemde ticari faaliyetlerin ivme kazanacağı ve bu gelişmenin sektörümüze de olumlu yansımalarının olacağı bekleniyor. Salgının çalışma hayatına olumsuz etkilerin azaltılmasında devlet desteklerinin çok önemli bir yeri var. Sektör olarak alınan bir dizi önlem ve teşvik paketleri ile bu süreci çok ağır kayıplar vermeden geçirebildik” ifadesini kullandı.
Yerli kaynak kullanımı
İhracatın küresel ekonominin iyileşmesiyle mümkün olabileceğini belirten Polat, “Yeni normal denilen bu dönem farklı uygulamaları da beraberinde getirecek. Firmalar küresel işbirliklerini ve tedarik zinciri yapılanmalarını gözden geçirecek ve yeni acil durum planları oluşturacak. Ülkelerin daha fazla yerli kaynak kullanımı tercih etmesine yol açabilecek bu durum ihracatı zorlaştıran bir unsur olarak karşımıza çıkabilecek” diye konuştu.
Düşüş seyri sürecek
Savunma sanayiinin “dual use” olarak adlandırılan, ürün-teknolojilerin sivil hizmetlerde de kullanılmasında sağlık sektörüne yönelik üretimlerin iyi bir örnek olduğunu kaydeden Polat, şunları söyledi: “Yılın ikinci yarısında daha iyimser bir tablo beklenmekle birlikte, uluslararası ticaretin normalleşmesi salgın sonrası küresel ekonomik durgunluğa bağlı olarak zaman alacağından sektör ihracat faaliyetlerimizin buna göre gelişim sağlaması beklenmektedir. Dolayısı ile 2019 yılında zirve yapan ihracat seviyemize bu yıl ulaşmamız mümkün görünmemektedir. Yaklaşık yüzde 30 düşük seyreden ihracat seviyesinin yılsonuna kadar devam edeceğini tahmin etmekteyiz” dedi.
"Projeler sürüyor, önemli bir iptal yok”
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, STM-ThinkTech oturumunda, sektörün yılsonu cirosuna yönelik şu değerlendirmeyi yaptı: “Projeler sürüyor, önemli sayılabilecek bir iptal olmadı. Bazı kilometre taşlarına erişmekte öteleme olabilir ama bunun yılsonu ciro hedeflerine çok büyük oranda yansımasını beklemiyoruz. Belki şirketler bazında küçük yüzdeler olabilir. Ciro konusunda sıkıntımız olmayacak. Bu süreçte Türkiye’nin aldığı konum ve verdiği destekler ülkenin imajı açısından olumlu katkı yapacağından, ihracat faaliyetlerinin uzun dönemde pozitif etkilenmesini bekliyoruz.”