Perakendecilerin borç defteri kabardı
Artan hammadde maliyetleri ve işletme sermayesi ihtiyacı perakende sektöründe kredi miktarlarının rekor kırmasına yol açtı. Artan maliyetlerden korunmak için banka finansmanına yönelen sektörde kredi miktarı 2021’in başından bu yana 31 milyarı kısa vadeli olmak üzere 38 milyar TL arttı.
Yener Karadeniz |Yener KARADENİZ
Salgının etkilerinin en fazla hissedildiği sektörlerden biri olan perakende sektöründe artan işletme sermayesi ihtiyacı ve üretici maliyetleri kredi miktarlarında rekora yol açtı. BDDK verilerine göre 2021 başında 39 milyar TL olan kısa vadeli borç miktarı bu yılın başında 60, mart ayı itibari ile de 71 milyar TL'ye yükseldi. Uzun dönemli krediler ile birlikte bu rakam 2021’in ocak ayına göre 38 milyar TL birden artarak 178 milyar TL’ye çıktı.
6,8 milyar TL takipte
Sektörün takipteki kredi miktarı da 6.8 milyar TL olarak gerçekleşti. Söz konusu gelişmeler işletmelerin bir çok alanda yüzde 100’den fazla artan maliyetlerden korunmak için banka finansmanına yönelmesinin bir sonucu olarak değerlendirildi. Zincir Mağazalar Derneği (ZMD) Başkanı Serhan Tınastepe, işletmelerin bir anlamda yüksek enfl asyondan korunmak için krediye yöneldiğini anlattı. Tedarikçi finansmanı olanağının kalmamasının da banka finansmanına yönelimi artırdığına dikkat çakan Tınastepe, “Borçlanma, şirketlerin ciro artışıyla kıyaslandığında çok normal insanlar stoklu çalışmaya başladı. Perakendenin alt kategorilerinde de stok eğilimi arttı. İnsanlar paralarını bankada tutmak ya da farklı noktalarda tasarruf etmektense hammaddeye bağlamayı tercih etti. Zira global gelişmelerin de etkisiyle hammadde fiyatlarında muazzam artışlar yaşandı. Aslında finansal olanaklara daha rahat erişim imkanı olsa bu rakam çok daha fazla artabilirdi.” dedi.
"Şu an iç talep canlı görünüyor"
Tınastepe’nin verdiği bilgilere göre hali hazırda kamu bankalarında yüzde 17-18 olan faiz oranı özellerde yüzde 24-25’ler mertebesinde. Bu fiyatlardan borçlanıp hammadde almanın işletmeleri yüzde 120’yi aşan üretici ve yüzde 70’e varan tüketici enflasyonundan koruduğuna dikkat çeken Tınastepe, krediye yönelim bu ortamda anlamlı hale geldiğini söyledi. Tek sıkıntının vadelerin kısalması olduğunu belirten Tınastepe, şöyle konuştu: “Şu an iç talep canlı görünüyor. Birikimi olan insanlar fiyatlar artacak endişesi ile birçok alanda ihtiyaçlarını öne çekiyor. Ama bunun sürdürülebilirliği ile ilgili kaygılar var. Bir noktada bu fiyat artışlarının ilerlemesi ve vatandaşının alım gücünün düşmesi neticesinde iç talepte bir durma olur, enflasyon hadisesi hiberenfl asyona, stagfl asyona giderse o zaman bu borçların ödenmesi noktasında sorunlar yaşanabilir. Bu gelecekle ilgili bir kaygı. Bunun için de enfl asyon dizginlenmeli” diye konuştu.
Borçlanmak daha avantajlı hale geldi
BMD Başkanı Sinan Öncel, borçluluğun nerden kaynaklandığına bakılması gerektiğini belirterek, “Maliyet artışları kredi maliyetlerinin çok üzerinde. O sebeple borçlanmak tüm sektörlerde olduğu gibi perakende sektöründe de avantajlı. Yüzde 17’den 24’e varan oranlarda borçlanıyorsunuz. Şimdi hammadde maliyetlerinin yüzde 100’den fazla arttığı dönemde kredi ile hammadde tedariki yapmak perakende için önemli bir avantaj” dedi. Öncel, kısa vadeli kredilerdeki artışın sebebini ise sermaye yetersizliğine bağladı.