Saloni, ölçek sorununu ortaklıklarla aşıp dünyaya açıldı
Saloni, İnegöl’de alanlarında uzman 8 firmayla ortaklık kurarak 70 bin metrekare alanda yıllık 40 bin set ev mobilyası üretim kapasitesine ulaştı. Saloni CEO’su Haluk Özbek, “Firmaların güçlü kaslarını bir araya getiriyoruz. Küçük KOBİ’leri büyük bir yapının dişlisi haline getirerek sürdürülebilirliklerini sağladık” dedi.
Esra Özarfat |Esra Özarfat
BURSA - Bursa İnegöl’de 2000 yılında kurulan Saloni Mobilya’nın bünyesinde 8 üretim tesisi bulunuyor. İnegöl’de toplam 70 bin metrekare alanda Saloni için üretim yapılırken, yılda 40 bin set ev mobilyası üretim kapasitesi bulunuyor. Saloni CEO’su Haluk Özbek, EKONOMİ Gazetesi Bursa Bölge Temsilcisi Ömer Faruk Çiftçi ile bir araya gelerek mobilya sektöründeki trendler, ihracat olanakları, üretim kapasiteleri ile ilgili bilgi verdi. 13 yıldır kurumsal yapıyı koruyarak ortak kuruluşlarla birlikte üretim yaptıklarını belirten Saloni Mobilya CEO’su Haluk Özbek, bu sayede ölçek sorununu aşarak markalaştıklarını vurguladı.
“Kültürel ve teknik mobilyacılığa evriliyoruz”
Bugün 5 kıtada, 80 ülkede 255 satış noktasına ve 20 milyon dolar ihracat seviyesine ulaştıklarını kaydeden Haluk Özbek, ihracatın yüzde 70 oranında olduğunu bildirdi. Yurt içi ve dışında bayilik sistemiyle çalıştıklarını dile getiren Özbek, marka vizyonunu benimseyen bayilerle birlikte daha kültürel ve teknik mobilyacılığa evrildiklerini ifade etti.
Oralarda da mağazalar açılıyor. Amerika pazarında da ivme var. Bu yıl ihracat odaklı olmak üzere yüzde 25 büyüme öngörüyoruz. Dış pazarlarda fırsatlar devam edecek. Çin ile ilgili tedbirlerin devam etmesi halinde Avrupa ve Amerika’daki alıcıların mobilya alanındaki çözüm ortağı olmak istiyoruz. Öte yandan ihracat odaklı büyümeyi hedefleyen bir ülke olarak fuarcılıkta en üst seviyeyi yakalamak zorundayız. Ayrıca bir ihracat bakanlığı kurulmalı” diye konuştu.
İhracatta kilogram değeri 8 doları aştı
25 kişilik bir Ar-Ge ve tasarım ekibiyle çalıştıklarını anlatan Özbek, ayrıca mimari ve iç mimari ile ilgili de ekipler oluşturduklarını aktardı. “Bütün dünyada tasarım tatmini yaşayacağımız, Türk tasarımına katkı koyacağımız ürünler yapıyoruz” diyen Özbek, geçen yıl ihracat kilogram değerinin 8 doları aştığını, Türkiye mobilyasının ise 4 dolar seviyesinde olduğuna işaret etti.
Mesleki eğitimin önemine de dikkati çeken Haluk Özbek, “Sanat okulları ülke gündeminde en güçlü şekilde yer almalı. Bu gençler hem dijital hem bedensel hem zihinsel zanaatkar olarak yeniden yapılanmalı. Genç nüfusun potansiyeli ihtiyaç olan alanlara eşit dağıtılmalı. Öğretmenlerin de geliştirilmesi gerekiyor. Ayrıca iş dünyası mevcut iş gücünün yetiştirilmesi ve geliştirilmesi, eğitim, sosyal tatminler sağlanması, barınma gibi konularda önderlik etmeli. Çalışanların ücretin ötesinde kollandığı bir düzene ihtiyaç var” değerlendirmesini yaptı.