Markalar mağazalarda ürün çeşitliliğini azaltıyor

Dünyanın önde gelen markaları, önümüzdeki dönem mağazalarda yer alan ürünleri azaltıyor. McKinsey tarafından hazır giyim sektörüne yönelik hazırlanan rapora göre her 3 firmadan biri önümüzdeki 4 yıl içinde ürün çeşitliliğini yüzde 5-10, yüzde 20'sinden fazlası ise yüzde 10-20 arasında azaltmayı planlıyor.

Yener Karadeniz |

Yener KARADENİZ

Salgın döneminde tedarikte yaşanan sıkıntılar, markaların gelecek dönem planlarını ve stratejilerini de etkiledi. Değişen tüketici talebini de dikkate alan şirketler, koleksiyonlarında sürdürülebilir ürünlerin payını artırırken ürün çeşitliliğini ise azaltmaya karar verdi. Amerikalı uluslararası yönetim danışmanlık firması McKinsey tarafından dünyanın önde gelen hazır giyim markalarının ürün sorumlularının katılımı ile hazırlanan raporun sonuçlarını açıkladı. Hazır giyim sektörünün geleceğine ve markaları stratejilerine yer verilen rapora göre, pandemi dönemiyle ortaya çıkan tedarik zinciri sorunları, birçok firmanın kârsız satışlar yapmak zorunda kalarak ürün çeşitliliğini sorgulamasına sebep oldu. Markalar “less is more” mantığından hareketle mağazalarında ürün çeşitliliğini azaltacak. Söz konusu araştırmaya katılan her 3 firmadan biri önümüzdeki 4 yıl içinde ürün çeşitliliğini yüzde 5-10 arasında düşüreceğini belirtirken yüzde 20’sinden fazlasını ise yüzde 10-20 arasında azaltmayı planlıyor.

Orta segmentte gelir kaybı daha çok olacak

Salgın nedeni ile hazır giyim sektöründe tedarik, talep değişimi, lojistik ve maliyet baskıları gibi sorunların önümüzdeki yıl da devam edeceğinin belirtildiği raporda geride kalan dönemde özellikle orta segmente hitap eden markaların çok daha fazla gelir kaybı yaşadığına işaret edildi. Öte yandan ankete katılan her 3 katılımcıdan 1’i 2025’e kadar ürünlerinin yüzde 90’ını sürdürülebilir elyaftan yapmayı planladıklarını dile getirdi. Araştırmada yer alan bilgilere göre pet şişelerin dönüştürülmesinden elde edilen rPet elyafının zaman içinde kullanımı hızla artacak. Araştırmaya katılanların 4’te 1’i kullandıkları polyesterin en az yarısını rPet’le değiştirecek. Katılımcıların yüzde 21’i 2025 yılına kadar pamukların, dörtte biri polyesler ürünlerin ve diğer çeyreği ise viskoz ürünlerin en az 30’unu geri dönüştürmeyi hedeflediklerini belirtti.

Nakliye ücretleri yüksek kalmaya devam edecek

Bilindiği üzere salgının bir diğer etkisi ise lojistik maliyetlerinde görüldü ve nakliye maliyetleri 4 ile 5 kat yükseldi. Söz konusu artış ile birlikte 2019’daki ankette en etkili itici güç olarak belirtilen döviz kuru ve işçi maliyetlerinin yerini, nakliye maliyetleri ve hammadde fiyatları aldı. Araştırma raporunda nakliye maliyetlerinin yüksek kalmaya devam edeceği ve kapasite kısıtlamalarının da süreceği ifade edildi.

Pandemi dönemiyle hızlanan hız ve esneklik için dönüşüm geçiren şirketler, termin sürelerini kısaltma ve talep odaklı tedarik zincirleri oluşturma eğilimi göstermeye başladı. Şirketlerin yarısı söz konusu dönüşümü başlattığını, yüzde 13’ü bu süreçte önemli yollar kat ettiğini, neredeyse çeyreği ise pilot sürecini tamamladığını söyledi.

Önceleri uzun süren müşteri araştırmalarıyla oluşturulan ürün çeşitliliği süreç içerisinde akıllı analiz yöntemleri ve dijital cihazlarla, daha fazla müşteri odaklı ve etkili hale geldi.

Tasarımda 3D teknoloji kullanımı artıyor

Sanal tasarım ve sanal örnekleme, şirketlere hem zaman hem maliyet açısından tasarruf sağlarken aynı zamanda atık ve karbon ayak izinin azalmasına yardımcı oluyor. 3 boyutlu tasarımların gittikçe ünlendiği sektörde ankete katılan firmaların yüzde 29’u ürünlerinin yüzde 10 ile yüzde 30’unun tasarımında 3D teknolojileri kullanmayı hedeflediği belirtildi.

Türkiye tedarikte öncelik sıralamasında ilk 3’e girdi

Katılımcılara tedarikte potansiyel ülkeler sorulduğunda 2019 anketindeki gibi Bangladeş yüzde 24 ve Vietnam yüzde 13’lük oranla öncü konumlarını korurken 2019 yılı anketinde ilk 5’te olmayan Türkiye, Endonezya ve Çin’le birlikte yüzde 11 oy alarak öncelikli 3. ülke arasına girdi. Öte yandan Myanmar, Etiyopya ve Hindistan’ın oyları ve sıralamaları alt sıralara geriledi. Şirketlerin yüzde 24’ü tedarik stratejilerini daha çok dış kaynakları kendi ülkelerine aktarma (reshore) eğiliminde iken bu eğilimde Avrupa pazarında Türkiye cazip bir konumu ile öne çıkıyor. ABD’li firmalar için ise Orta Amerika öncelikli. 2017 yılında yayınlanan raporda neredeyse hiçbir hazır giyim markası ve perakendeci bütünsel bir dijital dönüşüm başlatmadığını belirtirken hali hazırda firmalar, 2025 yılına kadar çeşitli konularda dijitalleşmeyi hedefliyor. Bu yatırımlarda şirketlerin odaklandığı genel konu ise kapasite planlaması olarak öne çıkıyor.

Şirketlerin 'eşitçilik' performansı yüzde 9 arttı Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi AFAD'dan yurt geneli için kritik açıklama Eğitime kar engeli: Birçok ilde okullar tatil edildi! TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu istifa mı etti? Resmi açıklama geldi Bitcoin 100 bin dolar rekorunu ne zaman kırar?