'Üretim fazlası narenciyenin iç piyasada tüketimi planlanmalı'

MERSİN / EKONOMİ

Mersin İstişare Kulübü (MİK) Mayıs ayı toplantısına katılan iş insanları, akademisyenler, çeşitli meslek gruplarından girişimciler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri bu ay yaş sebze ve meyve ihracatını konuştu. MİK Başkanı Feridun Gündüz, kuruluşlarından bugüne kadar eğitim, tarım, medya, sivil toplum ve kent gündemi gibi önemli konuları önemli konuşmacılarla kent gündemine taşıdıklarını belirterek, bu çabanın devam edeceğini vurguladı. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Ferhat Gürüz, Mersin İstişare Kulübü'nün kentin dinamikleriyle, üniversiteyi bir araya getirerek önemli bir katkı sağladığını ifade etti. Ziraat sektöründe faaliyet gösteren şirketler olarak, Mersin’de ziraat fakültesi olmadığı için Mersin Üniversitesi'nden faydalanmada zorluk yaşadıklarını belirten Gürüz, Çukurova Üniversitesi ile ciddi iş birliklerinin bulunduğunu belirtti. Ayrıca, Mersin'deki şehir dinamikleri ile üniversitenin çalışmalarının artması ve paylaşımlarının çoğalması gerektiğine işaret ederek, Mersin İstişare Kulübü'nün bu sürece katkıda bulunacağına inandığını dile getirdi.

Uzak pazar vurgusu

Türkiye'deki yaş sebze ve meyve üretiminin önemini vurgulayan Gürüz, Türkiye'nin yaklaşık 55 milyon ton yaş sebze ve meyve ürettiğini ve bunun 5 milyon tonunun ihraç edildiğini, Mersin'in bu alanda önemli bir rol oynadığını söyledi. Özellikle, narenciye ve elma gibi ürünlerin Çin ve Hindistan gibi yüksek nüfuslu pazarlara girebilmesinin önemine değindi. Ayrıca, dünya genelinde narenciye üretiminde ciddi bir artış yaşandığını ve Türkiye'nin de bu artıştan nasibini aldığını belirtti.

Üretim fazlası iç piyasada eritilmeli

Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ihracatında en önemli pazarlarının Rusya ve Ukrayna olduğunu ancak bölgedeki siyasi gelişmelerin ve lojistik zorlukların ihracatı etkilediğini ifade eden Gürüz, “Savaş ve bölgesel çatışmalar, Kızıldeniz’deki sevkiyatların yavaşlaması, Süveyş Kanalı’ndan geçiş maliyetlerinin artması ihracattaki payımızı azalttı. Bunun yanında ülkemizde rekor düzeyde narenciye üretimi gerçekleşti. Geçen sene 1,5 milyon ton olan ihracat bu sene 1,9 milyona çıkmış. Benim tahminim 2,1-2,2 milyon tonla bu seneyi kapatacağız. Ama 7,2 milyon tonluk bir üretimi düşündüğümüz zaman aşağı yukarı 4,5 milyon tonluk bir üretim fazlamız oluyor. Dolayısıyla iç piyasadaki tüketimin arttırılması gerekiyor” dedi.

Türkiye'nin turizm potansiyelinden yararlanılması gerektiğini söyleyen Gürüz, “Türkiye'nin 85 milyonluk bir nüfusu var. Turizm potansiyelini göz ardı edemeyiz. Yılda 5 milyon turistin eklenmesiyle birlikte ülke nüfusu 90 milyona çıkıyor. Mültecilerle birlikte bu rakam 95 milyona ulaşıyor. Bu durumda, 3 milyon tonluk bir üretim fazlasının iç piyasada değerlendirilmesi gerekir. Bu zamanda, bu kadar üretime rağmen Anadolu köylerinde portakal gibi ürünleri tüketmemiş çocuklar var. Narenciye konusunda iç piyasaya odaklanmalıyız” ifadelerini kullandı.