TQA Belgelendirme, yıllık cirosundaki artışı yüzde 70'e çıkardı

MUHAMMET YİĞİTOĞLU / KONYA

2011 yılında Konya merkezli ilk ve tek özel belgelendirme kurumu olarak kurulan TQA Uluslararası Belgelendirme, kurulduğu günden bugüne yüzde yüz müşteri memnuniyeti prensibiyle hareket ederek  İSO 9001, 14001, 45001,  27001 ve tüm İSO standartlarının yanı sıra  HACCP ve CE Belgelendirme hizmeti veriyor.

Sektörün potansiyeli ve  geleceği hakkında EKONOMİ Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan TQA Belgelendirme Makine Mühendisi Kerim Daşbadem, “İşletmelerin yurt dışına açılma oranlarının artması, belgelendirme sektöründe belirgin bazı değişimlere yol açacaktır” dedi.

“Belgelendirme hizmetine ihtiyaç artacak”

Sektördeki  teknolojik gelişmelerin yanı sıra,  regülasyon değişiklikleri ve piyasa dinamikleri gibi faktörleri göz önünde bulundurmanın öneminden bahseden Daşbadem, “Kısa vadede artan denetim talepleri, pandemi döneminin etkisiyle hızlanan dijitalleşme ve uzaktan denetimler, çevre ve bilgi güvenliği gibi alanlarda yeni standartların oluşması belgelendirme sektörüne olan ihtiyacı da artıracaktır.  Artan talebe karşın bizim de sektör olarak yeni teknolojilere ve standartlara uyum sağlayarak hizmet kalitesini artırmamız gerekir”  şeklinde konuştu.

Firma olarak her yıl ciro artışı sağladıklarını söyleyen Daşbadem, “Özellikle son yıllarda ülkemiz sanayisinin yurtdışında daha popüler hale gelmesi ve tedarikçi arayışlarının ülkemize yönelmesinden dolayı firmaların yurtdışı pazara ilgisini artırmış buda sistemli çalışma ve belgelendirmeyi önemli hale getirmiştir. Firmamız bu bağlamda her yıl yüzde 70 oranında yeni müşteri ve ciro artışı sağlamaktadır” dedi

“Yapay Zeka rekabet gücünü artırabilir”

Yapay Zeka uygulamalarının belgelendirme süreçlerinde önemli ölçüde pozitif katkı sağlayacağını dile getiren Daşbadem, ”Yapay zeka, büyük veri analitiği ve makine öğrenimi sayesinde belgelendirme süreçlerindeki veri yönetimini ve analizini geliştirir. Bu, denetimlerde daha doğru ve detaylı veri analizleri yapılmasını sağlar, dolayısıyla denetim süreçlerinin etkinliğini artırır. İş sağlığı ve güvenliği gibi alanlarda risk yönetimini iyileştirerek işletmelerin daha güvenli çalışma ortamları sağlamasına yardımcı olabilir. Sürdürülebilirlik yönetiminde veri analizi ve raporlama süreçlerini destekleyebilir. İşletmelerin çevresel ve sosyal etkilerini daha iyi yönetmelerini sağlayabilir. Bu teknolojilerin kullanımıyla birlikte belgelendirme şirketleri daha hızlı, daha doğru ve daha verimli hizmetler sunabilirler. Bu da işletmelerin süreçlerini iyileştirmelerine ve rekabet güçlerini artırmalarına katkıda bulunabilir” ifadelerini kullandı.

“Akreditasyon sertifikaları sorgulanmalı”

Belgelendirme sektöründe yaşanan problemlerden de bahseden Kerim Daşbadem, ”Sektörümüzün en önemi sorun akreditasyonu olmayan firmaların işletmelere  sahte belge vermesi. Maalesef ülkemizde bu durumla sıkça karşılaşılıyor. Yetkisi olmayan kişi veya kurumlar geçerli olmayan sertifikaları vererek  firmaları mağdur etmektedir. Bu konudaki en önemli çözüm firmaların belgelendirme hizmeti talep ettiği kurumdan akreditasyon sertifikasını istemesi ve bunu sorgulamasıdır” dedi.