“Sürdürülebilir kalkınma için %5 büyüme kalıcı olmalı”
Kuşadası’nda yapılan bu yılın son toplantısında konuşan GESİFED Başkanı Oktay Mersin, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması için yüzde 5 büyümeyi kalıcı hale getirmesi gerektiğini söyledi. Mersin, “Enflasyon-faiz-kur ve enflasyon-ücret sarmalından çıkmalıyız” dedi.
Haber Merkezi |Osman Nuri BOYACI
DENİZLİ - Güney Ege Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (GESIFED) Başkanı Oktay Mersin, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması için yüzde 5 büyümeyi kalıcı hale getirmesi gerektiğini, bunun için de enflasyon-faiz-kur ve enflasyon-ücret sarmalından çıkması gerektiğini söyledi. Mersin, asgari ücret artışıyla ilgili de, “Özellikle enflasyon sorununu çözmeden yapılacak asgari ücret zammı çalışanların refah ve alım gücünü artırmayacaktır” dedi.
Aydın, Denizli ve Muğla’dan 13 iş dünyası derneğinin yer aldığı GESİFED, 2022 yılının son toplantısını Kuşadası’nda yaptı. Kuşadası Belediyesi Başkan Vekili Oğuzhan Turan, Kuşadası Ticaret Odası Meclis Başkanı Bülent İlbahar, KALDER İzmir Şube Başkanı Dr. Senem Kılıç, GESİFED Yönetim Kurulu ve üye dernek başkanlarının katıldığı toplantıda 2022 yılı değerlendirildi, 2023 yılı beklentileri ele alındı. Toplantıda, EKONOMİ Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar ile turizm ve seyahat uzmanı Fehmi Köfteoğlu’nun konuşmacı olduğu “Türkiye Ekonomisi ve Turizmin Projeksiyonu” konulu bir söyleşi yapıldı.
“KOBİ’ler dört temel sorunla karşı karşıya”
Söyleşinin ardından konuşan Oktay Mersin, tedarik zincirinde devam eden aksamalar, Rusya-Ukrayna savaşı, enerji fiyatlarındaki artış ve Avrupa’ya Rusya tarafından uygulanan arz kısıtlamaları nedeniyle AB’nin resesyon riski ile karşı karşıya olduğunu belirtti. Mersin, “Ülkemizin en büyük ihracat pazarı olan AB başta olmak üzere dış ticaret pazarlarımızda görülecek resesyon, ihracat ürünlerimize yönelik talebin güçsüzleşmesine yol açabilir. Gelişmiş ve gelişen ekonomiler, 2021 yılı sonu itibarıyla uygulamaya başladıkları politika faizindeki artışlara devam ederken ülkemiz farklı bir politika izleyerek faizleri düşürdü. Ancak politika faizi ile reel faiz arasındaki makasın açılmasıyla birlikte bankaların kredi verme iştahında da bir azalma görüyoruz. Bu durum neticesinde işletme sermayesi ihtiyacı yükselirken, borçlanma maliyetleri arttı. Özellikle ekonomimizin belkemiğini oluşturan KOBİ’lerimiz üretim maliyetleri ve tedarik, yüksek enflasyon ve satın alma gücü, savaşın ihracat pazarlarına etkisi ile finansmana erişim ve kur artışı olmak üzere dört temel sorunla karşı karşıya kaldı” dedi.
“Enflasyonu çözmeden asgari ücret zammı çözüm değil”
OECD ve IMF’nin Türkiye için 2023 yılında yüzde 3’lük büyüme öngördüğünü ifade eden Oktay Mersin, “Bizim beklentimiz de yüzde 3 ila 4 arasında. Ancak ülkemizin sürdürülebilir kalkınması, kaliteli büyümesi, bunlarla birlikte istihdamın korunup gelişmesi için yüzde 5 ve üzeri büyümeyi kalıcı hale getirmemiz gerekiyor. Bunun için de yaklaşık 10 senedir ısrarla üzerinde durduğumuz enflasyon-faiz-kur sarmalı ile birlikte enflasyon-ücret sarmalından da çıkmalıyız. Özellikle enflasyon sorununu çözmeden yapılacak asgari ücret zammı çalışanların refah ve alım gücünü artırmayacaktır” diye konuştu.
“Orta vadede küresel üretimdeki payımız artabilir”
Ticaret savaşlarından enerji krizine kadar birçok dış sorunun yaşandığı bu dönemde ülkemizin, özellikle KOBİ’lerimiz açısından önemli bir yatırım üssüne dönüşebileceğini dile getiren Oktay Mersin, şöyle konuştu: “Ayrıca 30 milyona ulaşan genç nüfusumuz, gelişen deniz, hava ve kara ulaşımımız, uluslararası kurumlar ile olan güvenli ilişkimiz ve ciddi verimlilik potansiyeli taşıyan üretim yapımızla orta vadede küresel üretimdeki payımızı artırabiliriz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken, aynı ufka ve hatta ötesine yeniden bakabiliriz. GESİFED olarak kamuyu, özel sektörü, üniversiteleri, siyaset ve sivil toplumun tüm paydaşlarını uzlaşma zemininde bir arada çalışmaya davet ediyoruz. Her birimiz, aktif kurumsal vatandaş olarak elimizi taşın altına koyarsak, hayalimizdeki Türkiye’ye hep birlikte ulaşabiliriz.”