Saloni’den akıllı mobilya fabrikası

Esra ÖZARFAT

BURSA - Geçtiğimiz günlerde metaversete Türkiye’nin ve dünyanın ilk NFT mobilyalarının satışını yaparak gündeme gelen Saloni’nin CEO’su Haluk Özbek, DÜNYA’nın Bursa Temsilcisi Ömer Faruk Çiftçi’yi İnegöl Yenice Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (OSB) yeni tesisinde ağırlayarak markanın gelecek yolculuğu ile ilgili bilgiler verdi. 40 bin metrekare arazi üzerinde 24 bin metrekare kapalı alana sahip tesisin Saloni’nin 6 fabrikasında biri olduğunu belirten CEO Haluk Özbek, sadece altyapıya yapılan yatırımın yılsonunda 50 milyon lirayı bulacağını söyledi.

Yeni tesisin aynı zamanda diğer iştiraklerin de lojistik, moda ve tasarım merkezi olacağını dile getiren Özbek, çağrı merkezi ve müşteri ilişkileri ile yurt içi ve yurt dışı temasların da buradan yürütüleceğini aktardı. Tesisin tasarım, mühendislik ve verimli üretim merkezi olarak kurgulandığına işaret eden Haluk Özbek, “Buradaki fiziksel altyapı üretim akışının ve proseslerin modern dünyaya uygun, rekabetçi olunabilecek bir imkan verdi. Bu da maliyetlerin düşmesi, verimlilik artışı, hammadde girişinden çıkışına kadar tüm süreçlerin kontrol altında olduğu bir yapı sağladı. Bant mantığıyla ama butik üretim yapıyoruz. Yumuşak grup üretiminin olduğu bu fabrikada 490 oturum/gün kapasitemiz var. Yıl içinde 750’ye çıkaracağız. Sosyal donatı alanlarıyla tesisi bir yaşam alanı haline getiriyoruz. Mobilyacılığın aile olarak yaşandığı bir atmosfer yaratmaya çalıyoruz” dedi.

Toplam istihdamın 600 olduğunu kaydeden Haluk Özbek, yüzde 40 olan kadın çalışan oranını yüzde 60’a çıkaracaklarını, toplam istihdamın yüzde 10’unun mühendis kadrosundan oluştuğunu dile getirdi.

“Avrupa’ya çadırı kuruyoruz”

Ana pazarlarının Avrupa ve Amerika gibi ekonomileri oturmuş, yüksek gelir grubuna sahip, ürün kalitesi ve reçetesine önem veren ülkeler olduğuna işaret eden Haluk Özbek, mobilya sektöründe yumuşak grupta kilogram başına ihracatın 4 dolar civarında olduğunu, Saloni olarak bu rakamı 7 dolara yükselttiklerini vurguladı. Global bir marka olma yolunda ilk adımı Almanya Mannheim’da kurdukları ihracat merkeziyle attıklarını hatırlatan Özbek, “Testlerin yapıldığı, ürün ve reçetelerimizi iyi anlatan bir iletişim merkezi oldu. Fuarlarda yılda bir kez gelecek Avrupalıyı bekleyemeyiz. Avrupa’ya çadırı kuruyoruz ve süreçleri hızlandırıyoruz. Mobilya, Avrupalı’nın artık zorlandığı, dünyayla rekabet edemediği bir üretim yapısına sahip. Avrupalılar için Türkiye’de üretim yaparak, değerinde ürün satarak, o kazançları da şirketlerimizin gelişmesine harcayarak iyi bir döngü sağlayabiliyoruz. Bir adım ötesi de orada bir depo kurarak hızlı teslimat yapmak. Ayrıca Amerika’da adetlerin az ancak fiyatların yüksek olduğu alıcı grubuna da kendi markamızla ihracat yapıyoruz” diye konuştu.

Özbek, Saloni olarak dünya genelinde 210 noktada yer aldıklarını, 40 ülkede tabelalı satış yaptıklarını ve marka ihraç eden bir firma haline geldiklerini, 2021’de 72 ülkeye 18 milyon dolar ihracat yapıldığını, 2022 öngörülerinin de 25-30 milyon dolar bandında olduğunu ifade etti.

Örnek bir ortaklık modeli

İnegöl’de 6 lokasyonda 60 bin metrekare alanda üretim yaptıklarını belirten Haluk Özbek, örnek bir ortaklık modelini hayata geçirdiklerini bildirdi. Özbek şunları söyledi: “Biz yumuşak grup ev mobilyası üreticisiyiz. Bir evin diğer mobilyalara da ihtiyacı var. Ancak ev mobilyasının tamamına konsantre olmayı riskli gördük. Kazancı ve yükü paylaşma yoluna giderek tek marka çatısı altında daha mutlu şirketler oluşturduk. Aramızdaki sözleşmelerle bizim için çalışan şirketlerin karlılığını ve verimliliğini artırıyoruz. En önemlisi de dünya rekabetinde en önemli kriterlerden biri olan ölçeği yakalayabiliyoruz. Markanın tek elden üretildiği, tek merkezden yönetilen bir ekosistem oluşturuyoruz. Ana hissedarız ama şirketlerin icrasına uzak kalıyoruz. Bu da daha esnek ve yükün paylaşıldığı, aynı konuya konsantre olmuş ortak yatırımcılarla daha verimli bir yapı oluşturuyor. Bu tip işbirliği modelleri dünyada var.”