“Örnek kooperatif modelimizle çiftçimizi kalkındıracağız”
Karacabey’in hem tarımsal üretim hem de gelişen sanayisi ile kendi kendine yetebilecek bir ilçe hüviyetine kavuşması adına çalıştıklarını söyleyen Belediye Başkanı Fatih Karabatı, “Toprağımızın verimliliğini korumak adına bir kompost gübre tesisi kurmak için çalışmalara başlarken, örnek tarımsal kooperatifimizle de çiftçimizi kalkındıracağız” dedi.
Ali Şahin |ALİ ŞAHİN/BURSA
Karacabey’in hem sanayisi hem de tarım gücü ile kendi kendisine yetebilen bir ilçe olması adına çalışmalarını yoğunlaştırdıklarını belirten Belediye Başkanı Fatih Karabatı, “İlçemizin üretimdeki gücü ile birlikte YHT hattının tamamlanmasıyla elde edeceği lojistik avantaj birikimimizi ortaya koymak adına elimizi fazlasıyla güçlendirecek. Göreve geldiğimizde kötü bir bilanço ile karşılaşmıştık. Borcumuzu sürdürülebilir seviyeye çekip önceliği insana ve ilçeye dokunan projelere vererek süreci atlattık. Kent lokantası açtık, kaldırım yaptık, ilçemize bir mavi bayraklı plaj daha kazandırdık. Kültür merkezimizi yakın bir zamanda açacağız. Arazi yollarımızı sürekli izliyor, bakımını yapıyoruz. Yaz aylarında artan nüfus nedeniyle sahil bölgemizde ihtiyaç duyulan alternatif yolun çalışmasını başlattık. Yine kıyı şeridinde ihtiyaç duyulan altyapı eksikliğini de onların görev alanına girdiği için Büyükşehir Belediyesi’ne aktardık. Bu çalışma ile birlikte ilçemizde bir arıtma tesisi kurulması ile ilgili de taleplerimizi ilettik ve her fırsatta da dillendiriyoruz” dedi.
“Karacabey’de Serbest Bölge kurulabilir”
Belediyenin imkanlarını verimli bir şekilde kullanarak ilçeye bir vizyon katmak istediklerini belirten Karabatı, “100 bin nüfuslu bir ilçeyiz. Ancak kırsal bölgelerden göç alan bir trende sahibiz. Karacabey olarak yıllardır beyaz yakanın ilçede kalması ve birikimini buraya aktarmasını sağlayamadığımız için ilçe vizyonunu bir üst seviyeye taşımakta zorluk yaşıyoruz. Güçlü bir sanayi yapılanmamız var. TEKNOSAB ile birlikte bu güç artacağı gibi önemli bir işgücünün de ilçemize göç yoluyla gelmesini bekliyoruz. Bölgedeki üretim tam kapasiteye ulaştığında 70-80 bin çalışanın orada olacağı yönünde bir öngörü var. İleriki süreçte yaşanacak nüfus artışına hazırlık yaparken mevcut tarım alanlarımızı da korumamız gerektiğini biliyoruz. Bu hassasiyetle ilçemizi geleceğe hazırlayacak vizyon projelerin fizibilite çalışmalarına da başladık” dedi.
Hem TEKNOSAB hem de ilçenin farklı noktalarında tarımsal üretimi destekleyici yeni yatırım süreçlerinde işbirliklerine hazır olduklarını da söyleyen Karabatı, “İlçemiz önemli bir üretim merkezi ama yakın coğrafyası ile birlikte bakıldığında bir serbest bölge yok. YHT hattı da dikkate alındığında oluşacak lojistik avantaj ve ihtacatçı firmalarımızın artışı sebebiyle Karacabey’de çevre ilçelerin de faydalanabileceği bir serbest bölge oluşumunu da istiyoruz. Bölgemizde bir tarıma dayalı endüstri var ama tarımsal bir organize sanayi bölgesi fikri üzerinde de duruyoruz” dedi.
“Toprağımızı korumak zorundayız”
Üreticiyi kalkındırmak adına da çalıştıklarını belirten Karabatı, “Yakın zamanda bir kooperatifleşme modeli ile üreticimizin karşısında çıkacağız. Alıcı ve satıcı ortakların içerisinde bulunacağı planlı üretimi destekleyici olarak kurulacak bu yapı ile sürdürülebilir bir tarım anlayışını üreticimize göstermek istiyoruz. Hayata geçireceğimiz bu kooperatif piyasada lokal düzeyde kalacak ama çiftçimize doğru üretim ve satış konusunda yeni bir vizyon sunmak adına çalışan bir örnek olacak. Akabinde de bu kooperatiflerin üreticilerce kurulmasına ve ürün deseninin de bu kooperatifler aracılığı ile geliştirilmesine öncülük etmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Karabatı ayrıca tarımda markalaşmanın önemine vurgu yaparken Karacabey salçası için coğrafi işaret tescili almak adına çalıştıklarını ve Türkiye’deki coğrafi işaretin alınmasının ardından AB coğrafi işareti için harekete geçeceklerini söyledi.
Vizyon projeleri arasında kendi enerjisini üreten sıfır karbon salınımı olan teknolojik köy projesi olduğunu hatırlatan Karabatı, “Toprak bizim için çok önemli. Gıda her geçen gün daha önemli bir hal alırken toprağımızı zehirlemeden onu ve verimli yapısını koruk zorundayız. Bu kapsamda bölgemizdeki hayvancılıktan elde edilen hayvan gübresi, salça fabrikalarından çıkan küsbe, budama atıkları gibi çıktıları toprağa zarar vermeyen ve kimyasal içeriği bulunmayan gübrelere dönüştürmek adına bir kompost tesisi kurmak adına çalışma başlattık” dedi.