Mersin iş dünyası, işverenin korunması için destek bekliyor

ADNAN AÇIKGÖZ/MERSİN

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, yeni yılda uygulanacak asgari ücret tutarını 4’üncü toplantının sonunda belirledi. Komisyona 29 bin 583 lira teklif edip bu rakamın altına imza atılmayacağını bildiren Türk-İş’in yer almadığı son oturumda milyonların beklediği tutar netlik kazandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 1 Ocak 2025 tarihinden geçerli olacak asgari ücretin yüzde 30 artışla net 22 bin 104 lira olacağını, işverene çalışan başına ödenen asgari ücret desteğinin ise 700 liradan 1000 liraya çıkarıldığını açıkladı. Söz konusu zammın yüzde 47’lik TÜİK enflasyon rakamının altında kalması işçi kesiminden büyük tepki aldı. KESK yeni rakamı ‘rezalet’ olarak değerlendirirken, DİSK ‘asgari ücret dayatması’ndan kurtulmak için emekçilere örgütlenme çağrısı yaptı. Komisyonda işçi kesimini temsil eden Türk-İş’ten ilk olarak, “Bu rakam, çalışanların geçim şartlarını karşılamaktan çok uzak. Asgari ücret 6 aylık bir süre için belirlenmiş olsa dahi kabul edilemez bir seviyededir" açıklaması geldi.


Çözüm istikrarlı ekonomide
Ülke gündemin odağındaki asgari ücret konusuyla ilgili görüş belirten Mersin’deki kanaat önderleri de yeni dönemi yorumladı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hakan Sefa Çakır, geçim sıkıntısına karşı yapılan zammı gerekli gördüklerini kaydetti. Çalışanların maaşını bir yük olarak görmediklerinin altını çizen Çakır, ekonomi politikalarının bir disiplin içinde devam etmesini istediklerini dile getirerek, “Bu disiplin sağlanırken külfetin sadece birkaç kesime yüklenmesi doğru değil. İşverenin üstündeki kamusal yükler azaltılmalıdır. Asıl sorun, sık aralıklarla asgari ücrete zam yapmak zorunda kalışımızdır. Enflasyonun nedeni asgari ücret artışı değil, aksine yüksek enflasyon sürekli asgari ücretin zorunlu olarak artırılmasını gerektirmesidir. Enflasyonu kontrol altına alırsak, alım gücü istikrarı oturan bir ülke olarak böyle zamlar gündemden çıkar. Daha fazla katma değerli üretim yaparak arzı artırmak zorundayız. Üretimi destekleyen bir yapılanmaya daha çok destek verilmeli. Paradan para kazanılan bir ortamdan çıkarak üreteni ödüllendirmeliyiz. Artık yenilikçiliğe, girişimciliğe, üretime, yüksek teknolojiye, bilime ve akılcı politikalara dayalı bir başarı hikâyesi yazmak zorundayız. Çözüm, asgari ücretin sürekli artmasına gerek kalmayan istikrarlı bir ekonomi tesis etmektir” dedi.

“Hibe ve destekler devreye konulmalı”
Mersin Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Veysel Sarı ise “Asgari ücrette yeni dönem, SGK primleri başta olmak üzere tüm vergi ve harçlarla birlikte ek bir yük getirecektir. Esnaf ve sanatkârlarımızın üzerindeki bu yükün azaltılması için gerekli hibe ve desteklerin biran önce devreye konulması gerekiyor. Ayrıca üretimde kullanılan enerji ve hammadde gibi kalemlerdeki maliyetlerin azaltılması da büyük önem taşıyor” diye konuştu.


“Enflasyonla mücadele açısından önemli”
Çalışanların daha yüksek ücretleri hak ettiğini ancak bu zammın birçok kalemi etkileyeceğini belirten Mersin Ekonomi Platformu Başkanı Servet Özkaya da şunları kaydetti: “Açıklanan asgari ücretin ekonomik dengeler göz önünde bulundurularak belirlenmiş olması, özellikle enflasyonla mücadele konusunda atılacak adımlar açısından önemlidir. Bu bağlamda, asgari ücretin hem çalışanlar hem de işveren açısından sürdürülebilir ve dengeli bir seviyede olduğu, mevcut ekonomik politikayla uyumlu olduğu kanaatindeyiz.”

“Sözümüze sadık kaldık”
Öte yandan ek zam müjdesi çıkabileceği düşüncesiyle tüm gözlerin çevrildiği AK Parti Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise “Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüze bir kez daha sadık kaldık. 2002'de 184 lira yani döviz bazında 126 dolar olan asgari ücret, son artışla birlikte 628 dolara çıkmış oldu. Yeni asgari ücretin çalışanlara ve işverenlere hayırlı olmasını temenni ediyorum” diyerek beklentilere son noktayı koydu.

“Bir daha bizi çağırmasınlar”
Basın toplantısı düzenleyen Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, “3 toplantıda önümüze bir rakam getirmediler. Biz kamuoyuna bir rakam paylaştık. Bizim talebimiz insanca geçim şartlarına uygun olmalı. Asgari ücret pazarlık konusu olmamalı. Devlet harçlarının yüzde 44 olduğu yerde asgari ücret zammının yüzde 30 olması kabul edilemez. Bu komisyon adil değil. Adil olmayan bir komisyonda maalesef 50 yıl durduk. Bir daha Türk-İş olarak asgari ücret komisyonuna katılmayacağız. Bizi çağırmasınlar, artık burada yokuz” ifadesini kullandı.