KSO’da, “Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Türk Sanayinin Uyumu” konuşuldu

Kocaeli Sanayi Odası (KSO) ev sahipliğinde ve Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu (S&D) Başkan Yardımcısı İsmail Ertuğ’un katılımlarıyla “Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Türk Sanayinin Uyumu” konulu panel gerçekleştirildi.

Haber Merkezi |

KOCAELİ - Kocaeli Sanayi Odası (KSO), ‘Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Türk Sanayinin Uyumu’ konulu panelde Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu (S&D) Başkan Yardımcısı İsmail Ertuğ’u ağırladı. KSO Konferans Salonu’nda düzenlenen panelde; KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, KSO Meclis Başkanı Hasan Tahsin Tuğrul, sanayiciler ve sektör temsilcileri Ertuğ’u ilgiyle dinledi.

Kocaeli Sanayi Odası (KSO) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, panelde yaptığı konuşmada, “Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında zaman zaman siyasi sorunlar ve gerilimler yaşansa da ekonomik ilişkilerimizin güçlü bir şekilde devam ettiğini görüyoruz. AB, geçen yıl yüzde 41.3 ile en büyük ihracat pazarımız olmaya devam ediyor. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu doğrudan yatırımların yaklaşık yüzde 60'ı Avrupa ülkelerinden kaynaklanıyor. Gümrük Birliği’nin önümüzdeki dönemde kapsamının genişletilerek ve derinleştirilerek güncellenmesiyle birlikte AB ile olan ticaretimizin öneminin daha da artacağını umuyoruz” dedi.

Türk iş insanlarının vize konusunda ciddi sıkıntılar yaşadıklarını vurgulayan Ayhan Zeytinoğlu, “İş dünyası olarak; Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, Avrupa Birliği ülkelerinin üçüncü ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşmalarında ülkemizin de taraf olması ve vize serbestisi en önemli önceliklerimiz arasında yer alıyor. Gümrük Birliği’nin güncellemesi, Türkiye ve AB ülkeleri bakımından iki tarafında yararına olan sonuçlar yaratacak bir süreç. Dolayısıyla çalışmaların bu yönde hızlandırılması her iki taraf için de önemli. AB ile olan ticaretimizde ulaştırma konusu da ticaret zincirleri açısından kritik bir konu. Ulaşım sıkıntılarını aşmak noktasında; orta ve uzun vadede, AB aday ülke sıfatını da kullanarak ve AB'nin fonlarından faydalanarak; AB'ye olan demir yolu hatlarının modernizasyonunun başlıca hedeflerimiz arasında yer alması gerektiğini görüyoruz. Türkiye - AB ticaretinde önemli olan bir başka konu da vize serbestisi. Ülkemiz bunu aşmak için önemli adımlar atarak 72 kriterden 66 tanesini yerine getirdi. Kalan 6 kriter bağlamında yapacağımız reformlarsa, ülkemizin ekonomik ve siyasi iklimi açısından çok değerli olacaktır” diye konuştu.

“Yeşil Dönüşüm ivme kazandı”

İklim değişikliğinin etkilerinin küresel ölçekte güçlü bir şekilde gözlenmesiyle birlikte, Yeşil Mutabakat ve dijital gündemin AB için en temel iki öncelik haline geldiğinden söz eden Zeytinoğlu,“En önemli ticaret ortağımız olan AB’nin, 2019’da açıkladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında; 2050 yılında karbon-nötr ilk kıta olma hedefini ortaya koyması, yeşil dönüşüm politikalarını hızlandırdı. Bu çerçevede uluslararası ticarette; üretim yöntemleri, ürün standartları ve iş yapma biçimlerinin hızla değiştiğine şahit oluyoruz. AB tarafından açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı ile öngörülen kapsamlı değişikliklere hızlıca uyum sağlamamız; ülkemizin küresel tedarik zincirlerine sağladığı entegrasyonun güçlendirilmesi ve yeşil yatırımların ülkemize çekilmesi bakımından da büyük önem arz ediyor. Yeşil dönüşüm tüm sektörler için, özellikle de karbon yoğun üretim yapan sektörler için değişim anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

Karbon ayak izi hesaplanması hizmeti verecek

İhracatımızda rekabetçiliğimizin korunması noktasında, Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde bizi en çok etkileyen uygulamalardan birinin de sınırda karbon düzenlemesi olduğunu biliyoruz diyen Zeytinoğlu, “Buna göre 5 ürün grubunda -elektrik, alüminyum, çelik, çimento, gübre- AB’ye yapılan ihracat 2026’dan itibaren karbon sertifikasına tabi olacak.  Bunun maliyeti de AB ETS sistemindeki fiyatlara göre belirlenecek. Türkiye’nin özellikle çimento, çelik ve alüminyum sektörleri AB’nin ithalat yaptığı ülkeler arasında ön sırada.

Dolayısıyla düşük karbonlu üretime geçiş sürecinde, ülkemizin pazar ve rekabet kaybı yaşamaması için AB ile uyumlu bir emisyon ticaret sistemi (ETS) tasarlanmasına öncelikle ihtiyacımız var. TOBB olarak, AB ile uyumlu bir ETS kurulması yönünde lobi çalışmalarına destek oluyoruz. Kocaeli Sanayi Odası da Avrupa Yeşil Mutabakatı konusunda ilk günden beri farkındalık ve bilgilendirme çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda düzenlediğimiz sektörel eğitimlerle firmalarımıza karbon ayak izinin nasıl ölçüleceğini anlatıyoruz. Ayrıca önümüzdeki dönemde üyelerimiz için daha avantajlı karbon ayak izi hesaplanması hizmeti de vermeye başlayacağız” dedi.

Zeytinoğlu, “İhracatçılarımız ve onlara girdi sağlayan firmalarımızın karbon ayak izlerini azaltmaları ve bunun için gerekli önlemleri almaları büyük önem taşıyor.  Bu süreçte, özellikle KOBİ’lerimize finansal ve teknolojik destek sağlanması gerekli. KOBİ’lerimiz için zorluklarına rağmen, yeni iş alanları ile birlikte yeni fırsat kapılarını da açacağına inandığımız yeşil dönüşümün uygulanabilir olması; büyük ölçüde KOBİ’lerimizin finansal kaynaklara erişimlerine bağlı. Bu konuda; AB’nin IPA fonları, Ufuk Avrupa gibi Araştırma ve inovasyon programları, Avrupa Yatırım Bankası ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası gibi kuruluşların sağladığı imkanlar bulunuyor. Ülkemizin tam üyelik perspektifinde, özellikle de KOBİ’lerin; AB fonlarından, yeşil dönüşümüne uyum çerçevesinde daha çok yararlanmalarını temenni ediyoruz” açıklamasını yaptı.

İklim değişikliği politikasında dünyanın gözü AB’de               

Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu (S&D) Başkan Yardımcısı İsmail Ertuğ ise yaptığı konuşmada, “AB, dünyada 2050 yılına kadar ilk karbon nötr kıta haline gelme yolunda ciddi adımlar attı. Fit for 55’e uyum paketi kanunlaşma yolunda. Tüm dünya, iklim değişikliğinin azaltılması konusunda AB’ye bakıyor diyebiliriz. Doğalgaz konusunda AB’nin Rusya’ya bağımlılığı bir gerçek. Bu konuda da Türkiye’nin öneminin daha da artacağı görülüyor. Pandemi ise bize tedarik zincirlerinin artık elimizde olmadığını gösterdi. Hem enerji hem de tedarik zincirleri konusunda AB için komşuları çok daha önemli hale geldi” dedi.

Avrupa Birliği’nin ekonomik olarak büyük bir güç olduğundan bahseden Ertuğ, “AB Yeşil Mutabakatı çalışmalarına Türkiye partner ülke olarak önemli bir ülke, ortak işbirlikleri olabilir. Siyasi konular çözüldüğünde Türkiye ilişkileri daha hızlı gelişebilir ki tıpkı 2006-2009-2010 döneminde olduğu gibi. Siyasette duygusallığa yer yoktur. Soğukkanlı ve stratejik yakalamak gerekir” ifadelerini kullandı. Ertuğ, Türkiye’nin karbon salınımını düşüren hamlelerle avantajlı ülkeler arasına gireceğini de sözlerine ekledi.

Kredi kartından nakit çekemeyen çözümü böyle buldu: 1 yılda katlandı Borsa düşerken paniklemek yerine fırsatları yakalayın Petrol fiyatları tırmanıyor! İran rafinerileri hedef tahtasında YouTube hesaplarına erişim sorunu yayılıyor! Kanallar silindi Eylül ayında WhatsApp’a gelen yeni özellikler! Dükkân kiraları esnafı da batırıyor! Artışlar ürünlere zam olarak yansıyor