İhracatçı zor geçecek, 2023’te hedef büyüttü

Esra Özarfat

BURSA - UİB’in Koordinatör Başkanı ve Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Baran Çelik, 2022 yılını geride bırakmaya hazırlanırken özellikle yüksek enflasyon ve enerji maliyetleri, resesyon riski gibi küresel bazda yaşanan sorunlar nedeniyle rekabette zorlanan ve pazar daralması ile karşı karşıya kalan ihracatçı firmaların her şeye rağmen üretmeye ve ihracata devam ettiklerini söyledi.

Çelik, “Göstergeler, 2023 yılının zor geçeceğinin işaretlerini verse de birlik üyeleri olarak hedeflerimiz doğrultusunda yolumuza devam edeceğiz. Bu yılı başarılı bir şekilde tamamlayacağımıza dair inancım tam” dedi.

Otomotiv endüstrisinde 2022 yılı ihracat hedefini 33 milyar dolar olarak belirlediklerini ancak başta çipler olmak üzere, tedarik sorunlarının yıl boyunca devam etmesi nedeniyle 30,5 milyar dolarda kalacaklarını belirten Baran Çelik, “Diğer taraftan yüzde 85 Euro ile çalışan otomotiv endüstrisi bugüne kadar Euro-Dolar paritesi kaynaklı yaklaşık 2.5 milyar dolar kayıp yaşadı. Yılsonuna kadar bu rakamın 3 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. 2023 yılında çip sorununun büyük ölçüde aşılmasını bekliyoruz. Ancak bugünden bakıldığında Rusya-Ukrayna savaşı, artan enerji maliyetleri ve Avrupa’daki resesyon tehlikesi en önemli risk faktörleri olarak öne çıkıyor. 2023 hedefimizi 34 milyar dolar olarak belirledik. Yeni dönemde de ihracatçılarımızı milli katılım fuar organizasyonları, ticaret ve alım heyetleri ile yurtdışındaki muhatapları ile bir araya getirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Otomotiv endüstrisinde yaşanmakta olan dönüşümün, yeni trendler ve teknolojilerin endüstriyi tamamen farklı bir yapıya, bir mobilite ekosistemine dönüştürdüğüne işaret eden Baran Çelik, sektörün dönüşümü iyi okuması ve hazırlık yapması gerektiğine vurgu yaptı.

Temel hedef ‘Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye’

Uludağ Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı Pınar Taşdelen Engin, yılsonu hedefini 1 milyar 750 milyon dolar olarak belirlediklerini hatırlattı. Engin, “Rusya Ukrayna savaşı nedeniyle Avrupa ülkelerinde yaşanan enerji sorunu ve bazı alanlarda üretimin yavaşlaması bazı bölgelerdeki taleplerin ülkemize yönlenmesi bakımından yeni sonuçlar doğurabilir. Artık sadece bir pazara odaklanmış değil, yakın ve çevre ülkeler başta olmak üzere dünyanın tamamını pazar kabul eden bir anlayışa sahibiz. Türkiye tekstil sektörü sadece pazar çeşitlendiren değil, ürün çeşitlendiren bir konuma da yükseldi. Sektörün küresel rekabet ortamında öne çıkabilmesi için Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma, ekoloji dostu çevreci üretim gibi konularında çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Temel hedeflerimizden birini “Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye” olarak belirledik” diye konuştu.

Rusya ve Amerika pazarına odaklandı

Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) Başkanı Nüvit Gündemir, az adetli üretimlerde Türk üreticinin esnek yapısıyla tercih edildiğini aktardı. Eylül ayından itibaren resesyon ve enflasyon baskısı nedeniyle Avrupa’ya yapılan ihracatta durağan bir döneme girildiğine vurgu yapan Gündemir, bu süreçte öne çıkan Rusya pazarının ise Türk hazır giyimcilere fırsatlar sunduğunu belirtti. Nüvit Gündemir, ayrıca Amerika’da da Uzakdoğu’daki tek merkezli tedarikten kurtulma arayışları bulunduğuna dikkat çekerek, “Bazı büyük firmalar Türkiye’den uzun vadeli alımlar yapmaya başladılar. Burada olup da çok aktif olmayanlar daha aktif olmaya başladı. Amerika’da çok büyük kapasite var” şeklinde konuştu. Gündemir, bu yıl 1 milyar 50 milyon dolarlık ihracat rakamını geçmeyi beklediklerini aktardı.

“Sabitlenen kurla ihracatın önüne set çekildi”

Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB) Başkanı Özkan Kamiloğlu, ihracattaki artışın sevindirici olduğunu ancak sürdürülebilir olmadığını söyledi. Pandemi döneminde artan stok ihtiyacı ile döviz kurundaki yükselmenin ihracata olumlu etki ettiğini belirten Kamiloğlu, “2020’den 2022’ye kadar yüzde 50 oranında bir ihracat artışı gerçekleşti ancak artışlar bizi yanıltmamalı. Üretim maliyetleri düşmediği sürece ihracattaki artış sürdürülebilir değil. Yakıt ve enerji aşırı pahalı. Gübre fiyatları yükseldi. Bunlarla ilgili tedbir alınmadı. İlaç fiyatları aynı şekilde. Öte yandan artan girdi maliyetlerine karşın sabitlenen kurla ihracatın önüne set çekildi. Bu yükselişimiz kalıcı değil” değerlendirmesini yaptı. Kamiloğlu 2022 yılsonu hedeflerini 260 milyon dolar olarak öngördüklerini söyledi.

“İnovatif üretim tekniklerine geçilmeli”

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan, tarımda uzun vadeli politikalar, üretimde havza bazlı destekler ve pazarın dinamiklerine göre şekillendirilmiş doğru çeşitlerle ihracatta ciddi bir ivme yakalanabileceğini söyledi. Pazarın talepleri doğrultusunda katma değerli hale getirilmiş meyve sebze ürünleriyle ihracatta sürdürülebilir bir yapı oluşturulabileceğine işaret eden Yazgan, bu alanda yapılacak yatırımların da desteklenmesi yönünde bir mekanizma oluşturulması gerektiğini kaydetti. Geçen yıl 100’e yakın ülkeye ihracat yaptıklarını ve bu yılsonu hedeflerini 175 milyon dolar olarak belirlediklerini hatırlatan Senih Yazgan, narenciyede Türkiye’nin en büyük pazarının Rusya olduğunu vurgulayarak, doğru planlama, strateji ve katma değerli ürünlerle Avrupa pazarında da Türkiye’nin etkinliğinin artabileceğini ifade etti.