Çevreciler, Uludağ’ın bakanlığa devredilmesine karşı çıkıyor

“Uludağ Alan Başkanlığı” sürecinin ilk adımı olan Uludağ’daki tesislerin Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devri tamamlandı. Alan Başkanlığı için de süreç yürütülüyor. Çevreciler, bölgede orman alanlarının, su kaynaklarının ve canlı yaşamının yok olma sürecine gireceğini iddia ederek tepki gösterdi.

Esra Özarfat |

Esra ÖZARFAT
BURSA - Türkiye’nin en önemli kış turizm merkezlerinden biri olmasına rağmen tesislerin yenilenememesi, yeni yatırımların yapılamaması gibi nedenlerle turizmden hak ettiği payı alamayan Uludağ’ın, 4 mevsim turizme katkı sağlaması için başlatılan Uludağ Alan Başkanlığı çalışmaları hız kazandı. Bu sürecin ilk ayağı olarak geçtiğimiz aylarda Bursa’ya gelen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2634 sayılı turizm teşvik kanunu değişikliği ile ilgili Orman Bakanlığı’na bağlı tesislerin Turizm Bakanlığı’na geçmesinin önünün açıldığını, Uludağ’daki tüm tesislerin de Turizm Bakanlığına geçeceğini açıklamıştı. Alınan bilgilere göre bu süreç tamamlandı ve Uludağ’da sözleşmesi biten oteller yeni sözleşmelerini Turizm Bakanlığı ile yapmaya başladı. Çobankaya, Sarıalan ve Uludağ Milli Park girişi de Turizm Bakanlığı’na geçti. Uludağ Alan Yönetimi Başkanlığı konusu da başta Turizm Bakanlığı olmak üzere Bursa Valiliği, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve turizm sektör temsilcileri tarafından yakından takip ediliyor. İlgili bakanlıklardan alınacak görüşlerin ardından ilgili kanun meclis gündemine gelecek. Öte yandan Bursa Barosu ve çevre dernekleri Alan Başkanlığı oluşturulması halinde bölgedeki ormanlara ilişkin alınacak kararların koruma öncelikli olmayıp yeni turizm aktivitelerinin geliştirilmesine yönelik olacağını, Milli Park alanlarının kuralsız ve kontrolsüz bir şekilde yapılaşmaya açılacağını savunuyor.

“Yeni rant projelerinin önü açılacak”

Sivil toplum örgütlerince oluşturulan Bursa Çevre Platformu, Uludağ’ın milli park statüsünden çıkarılarak Turizm Bakanlığı’na devredilme girişimlerine tepki gösterdi. Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun, “Kanun tasarısının kabul edilmesi, Uludağ Milli Parkı’nın en önemli kaynak değerleri olan orman alanlarını, Alpin dağ çayırlarını, su kaynaklarını ve canlı yaşamı yok oluşa götürmek demektir” dedi. Uludağ’ın turizm ve maden işletmeleri tarafından uzun yıllardır tahrip edildiğini iddia eden Öztosun, “Sürekli inşa edilen yeni oteller, artan yatak kapasiteleri ile birlikte “macera parkı” gibi inanılmaz gürültü kaynaklarının artması ile ekosistemin işitsel peyzajı da büyük zararlar görmektedir. Alan Başkanlığı ile amaçlanan; koruma kullanma maskesi altında Uludağ’da yeni gelişim bölgelerinin önünü açmak ve yıllardır mahkeme kararlarını aşamayan turizm sermayesinin yeni rant projelerinin önünü açmaktır” diye konuştu.

“Alan Başkanlığı Uludağ’ın idam fermanıdır”

Uludağ’da aşırı bir turizm baskısı bulunduğuna vurgu yapan Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER) Başkanı Sedat Güler de “Sadece oteller bölgesi ve kayak pistleri değil, Alaçam’a kadar uzanacak bir turizm bölgesi çalışması yapılıyor. Bu Uludağ’ın idam fermanı demektir. Bursa’yı besleyen iki barajımız da Uludağ’da. Turizm yapılaşmasıyla birlikte su ve hava kaynakları talan olacaktır. Uludağ Milli Park kalmalı” diye konuştu.

"İmar sorunları son bulacak"

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Güney Marmara Bölge Temsil Kurulu Başkanı Murat Saraçoğlu; Uludağ Alan Başkanlığı’yla ilgili yasanın en kısa sürede yürürlüğe girmesi gerektiğine işaret ederek, bu sayede hukuksal karmaşadan kaynaklanan imar sorunlarının da son bulacağını vurguladı. Saraçoğlu, “Konuyu hem turizm hem de çevre boyutuyla takip ediyoruz. Uludağ’ın dokusunu bozmadan ilave yatırımların yapılması noktasında hassasiyetlerimiz var. Doğa Koruma Kanunu nedeniyle Uludağ’ın 4 mevsim kullanılabilmesi için bölgenin tanıtımı yapılamıyordu. Mart ayı içinde Bursa Büyükşehir Belediyesi ile birlikte Kuveyt’e giderek B2B görüşmeler yapacağız. Ortadoğu’daki her brançtan spor kulüplerinin Uludağ’a gelerek burada kamp yapabilmesi için tanıtımlar yapacağız. Uludağ’ın 4 mevsim yaşanabilmesi ve halkın da bundan faydalanabilmesi için Alan Başkanlığı önemli bir konu” değerlendirmesini yaptı.

“Alan Başkanlığı, Uludağ için önemli”

Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Başkanı Ersin Yazıcı da Alan Başkanlığı’nın Uludağ için büyük önem taşıdığını söyledi. Uludağ’ı korumak, ürün geliştirmek ve turizmde daha iyi yerlere gelmesini sağlamak adına Alan Başkanlığı’nın önem arz ettiğini kaydeden Yazıcı şunları söyledi: “Otellerin Turizm Bakanlığı’na devri ile Alan Başkanlığı’nın ilk aşaması tamamlandı. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz.”

Bir ilimizde yanardağ riski! Bilim insanları magma odaları keşfetti: Püskürme ihtimali gündemde Borsa düşerken paniklemek yerine fırsatları yakalayın EYT'liler risk altında! Uzmanı tarih vererek uyardı: Hak kaybına neden olabilir Aile ve coğrafya etkisi: Zengin doğmak mı, aklını kullanarak zengin olmak mı? Apple Watch'unuzun pil ömrünü iki kat artıracak. Şarj sorununu tarihe karıştıracak 10 etkili ayar Kredi kartından nakit çekemeyen çözümü böyle buldu: 1 yılda katlandı