Bursa Textile Show’un geliri deprem bölgesine bağışlanacak

Bölgenin en büyük kumaş fuarı unvanını elinde bulunduran Bursa Textile Show 9. kez kapılarını açtı. Fuarın açılışında konuşan BTSO Başkanı İbrahim Burkay “Fuarın gelirinin tamamını deprem bölgemize bağış yapacağız” dedi.

Ali Şahin |

ALİ ŞAHİN/BURSA

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde tekstil sektörünün dış ticaretini güçlendirmeyi hedefleyen ve bölgenin en büyük kumaş fuarı unvanını elinde bulunduran Bursa Textile Show 9. kez kapılarını açtı. Bu yıl ilk defa Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen fuarda 200’e yakın firma 2024 ilkbahar-yaz giysilik kumaş koleksiyonlarını sektör profesyonellerinin beğenisine sunuyor.

BTSO ve UTİB ortaklığında koordine edilen alım heyetleri ve KFA Fuarcılık’ın çalışmaları kapsamında Avrupa ve Ortadoğu ülkeleri başta olmak üzere 70 ülkeden gelen 1.000’in üzerinde nitelikli yabancı alıcı da firmalarla iş görüşmeleri gerçekleştiriyor. 4 holde, toplam 10 bin metrekarelik alanda düzenlenen fuarda ayrıca trend alanları ve seminerlerle katılımcılara sektördeki son yenilikleri keşfetme imkanı sunuluyor.

“Ciddi bir memnuniyet var”

Fuarın açılışında açılan stantları tek tek gezen BTSO Başkanı İbrahim Burkay, “Burtex fuarımız yeni yerinde ilk kez düzenleniyor ve bunu kıymetli buluyoruz. Moral motivasyonun tekrar sağlanmasında iş dünyası olarak dünya arenasındaki koruduğumuz pozisyonu daha da ilerilere götürecek organizasyonlara ihtiyaç var.

Alım heyetlerine baktığımız zaman, yurt dışından gelecek alım heyetleri konusunda çok az kaybımız oldu. Bugün fuarda firmaları ziyaretimde gerçekten ziyaretçi profili ve yoğunluğunda ciddi bir memnuniyet var. Bu fuarın yeni yerinde sektöre ve ülkeye dış ticaret katkısı sağlayacağını, üretim ve istihdama ciddi katkı koyacağını düşünüyorum. Fuarın gelirinin tamamını deprem bölgemize bağış yapacağız. Fuar katılımcısı 200 firmamız var. Onlarda özellikle deprem bölgesinde barınma ihtiyacını gidermek adına destek olacaklar” dedi.

“Standardın çok üstünde”

Fuarın standart fuarcılık anlayışıyla yapılmadığını ve sektör açısından bunun çok önemli olduğunu belirten Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “Standart fuarcılık anlayışının aksine siz ne kadar fazla ziyaretçi getirirseniz, katılımcıyı o kadar mutlu edersiniz. Katılımcının da devamlılığını sağlamış olursunuz. O yüzden de bu süre zarfında ona çok dikkat edildi.

Yakalanan büyüme ile doğru orantılı bu tarafa geçişi de o anlamda önemli buluyorum. Türkiye'de yapılan bir kumaş fuarı olarak standardın çok üstünde olduğunu zaten herkes görüyor. Zor bir deprem dönemi geçirdik. Geçirmeye devam edeceğiz. Bizim burada göstermemiz gereken en önemli şey Türkiye'de tekstil hazır giyim ve konfeksiyonun gerçekten çok güçlü olduğu. Stoklarımızın olduğu bir dönem olması sebebiyle siparişlerde herhangi bir gecikme ve problem yaşanacağını ben kendi adıma düşünmüyorum.

Tabii ki o taraftaki o bölgedeki arkadaşlarımızla en kısa zamanda ayağa kalkmaya çalışacaklar ve bunu da becereceklerine çok eminim. Orada da çok güçlü firmalar var. Bizim şu an yapmamız gereken en önemli şey çalışmak. Çünkü başka türlü bizim bu dönemi müreffeh bir şekilde atlatmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

“Tüm gücümüzle çalışıyoruz”

Fuarda Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (DOSABSİAD) olarak 43 firma ile yer aldıklarını söyleyen DOSABSİAD Başkanı Nilüfer Çevikel, “Tabii ki çok zor bir dönemdeyiz. Ekonomi açısından bu yıl göstergelerin daha altında kalacağını biliyoruz. Ama Türk iş dünyası olarak tüm gücümüzle çalışıyoruz. Ticaret Sanayi Odası ve paydaşları tarafından gerçekleştirilen fuarda yerimizi aldık. İyi olacağını düşünüyoruz. Deprem bölgesine iki sefer gitme fırsatı buldum.

Bizim de mal tedariki yaptığımız, dış ticarette son dönemlerde oldukça ileri giden firmalar etkilendi. Aslında sanayi bölgeleri gayet yerinde olsa da doğal gaz gibi, altyapı gibi elektrik gibi çok kısa sürede düzeltilebilecek problemler ve bunun yanında istihdamla ilgili sorunlar var var.

Çünkü insanların mevcut yaşayacak yeri yok ya da yakınlarını kaybetmişler. Ama çalışanlar açısından onların barındırılması ve normalleştirilmesi açısından da bir problem var. Bu sebeple hızla konteyner kentler, arkasından da kalıcı konutların yapılması gerektiğini söyledik ki yapılıyor. Kamu ve özel sektör iş birliğiyle inşallah bölge tahminimizden daha kısa bir süre içerisinde yeniden yapılanacak” dedi.

Zeytinyağında 'var yılı'na girildi: Fiyatlar nasıl etkilenir, düşüş görülür mü? Borsa düşerken paniklemek yerine fırsatları yakalayın Bir ilimizde yanardağ riski! Bilim insanları magma odaları keşfetti: Püskürme ihtimali gündemde EYT'liler risk altında! Uzmanı tarih vererek uyardı: Hak kaybına neden olabilir Aile ve coğrafya etkisi: Zengin doğmak mı, aklını kullanarak zengin olmak mı? Apple Watch'unuzun pil ömrünü iki kat artıracak. Şarj sorununu tarihe karıştıracak 10 etkili ayar